Ankara, Diyarbakır, İstanbul başta olmak üzere birçok merkezde sağlık meslek örgütü, Sağlık Bakanlığı’nın dayattığı “5 dakikada bir randevu” uygulamasını alanlara çıkarak, protesto etti. Sağlık örgütleri, “Sağlıkta Dönüşüm” programı adı altında yürütülen politikalarla hastanelerin ticarethane, hastaların ise müşteriye dönüştürüldüğünü belirtti.
ANKARA
Ankara Tabip Odası (ATO), Merkezi Hekim Randevu Sistemi’ndeki (MHRS) randevu aralığının beş dakikaya düşürülmesi ilişkin basın toplantısı düzenledi. ATO binasında toplantının yapıldığı salona “5 dakikada hekimlik yapılmaz, sağlık 5 dakikaya sığmaz” pankartı asıldı.
Basın toplantısında söz alan ATO Başkanı Ali Karakoç, “Hasta muayenesi için yeterli zaman tanımamak, hekim hasta ilişkisini birkaç dakikaya sığdırmak; etik ilkelerimiz açısından kabul edilemez ve mesleki özerkliğimize yönelik bilinçli bir saldırıdır. Bu uygulamalar daha çok istifa, daha çok hekim göçü, daha çok hastalık, daha çok sağlıksızlık ve daha çok şiddet ortamı hazırlayarak kamusal hizmetin çökmesine neden olmaktadır. Halk sağlığını ve sağlık çalışanlarının sağlığını tehdit eden bu uygulamalardan hızla vazgeçilmelidir” dedi.
Karakoç, nitelikli sağlık hizmetinde ısrarcı olduklarını belirterek, “Sağlıklı yaşam hakkımızdan vazgeçmeyelim” diye konuştu.
İSTANBUL
İstanbul Tabip Odası, Merkezi Hekim Randevu Sistemi’nin (MHRS) 5 dakikada bir randevu verecek şekilde yeniden düzenlenmesini Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde yaptığı açıklamayla protesto etti. Açıklamada, “5 dakikada hekimlik yapılamaz” pankartının yanı sıra, “Sağlıkta dönüşüm yıkımına son” ve “Hekimler köle, hastalar müşteri değildir” dövizleri taşındı. Hekimler, sık sık “Sağlık hakkı satılamaz” ve “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz” sloganları attı.
İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Osman Küçükosmanoğlu, hekimlerin yaşadıkları sorunlar için Sağlık Bakanlığı’ndan görüşme için randevu talep ettiklerini fakat cevap verilmediğini ifade etti. Küçükosmanoğlu, “17 gün içinde randevu verilmezse tüm ülkede eylemlilik süreci başlatacağımızı duyurmuştuk. Bugün bu süreci yaşıyoruz. Her hafta farklı bir sorunumuzu öne çıkararak kamuoyu ile paylaşacağız. Sesimizin duyurulmasını istiyoruz. Bunlardan da sonuç alamazsak 23 Kasım’da İstanbul’dan Ankara’ya doğru yürüyüşe geçeceğiz. Ankara’da 27 Kasım’da beyaz forumla sorunlarımızı dillendireceğiz” dedi.
İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Güray Kılıç ise, “Sağlıkta Dönüşüm” programı adı altında yürütülen politikalarla hastanelerin ticarethane, hastaların ise müşteriye dönüştürüldüğünü söyledi. “Dayatılan 5 dakikada ne kişinin yakınmasını anlayabilmek, ne de yeterli muayenesini yapabilmek mümkün değildir” diyen Kılıç, “Sağlık Bakanlığı ve hastane idarecileri unutmamalıdır ki malpraktis bireysel değil sistemsel bir sorundur ve bu dayatma ile hastaların sağlığına yansıyacak olumsuzlukların sorumluluğu kendilerindedir” uyarısında bulundu. Muayene için yeterli zamanın tanınmaması gerektiğini vurgulayan Kılıç, “Bu yapılan mesleki özerkliğimize yönelik bilinçli bir saldırıdır. Bu uygulama daha çok istifa, daha çok hekim göçü, daha çok hastalık, daha çok sağlıksızlık, daha çok sağlıkta şiddet getirir. Halk sağlığını ve sağlık çalışanlarının sağlığını tehdit eden bu uygulamalardan hızla vazgeçilmelidir” çağrısı yaptı.
VAN
Van-Hakkari Tabip Odası, Van Bölge Eğitim Araştırma Hastanesi önünde yapmak istediği basın açıklaması polis tarafından engellendi. Valilik tarafından kentte ilan edilen 15 günlük eylem ve etkinlik yasağını gerekçe gösteren polis açıklamaya izin vermedi. Tabip Odası Başkanı Hüseyin Yaviç ile polisler arasından tartışma yaşandı. Tartışmanın ardından hastane önünde ayrılarak kent merkezindeki binalarının önünde açıklama yaptı. Polis tarafından engellenmelerine ilişkin konuşan Yaviç, yapılan engellemeyi kınadı. Yıllardır sağlıkta dönüşüm programı adı altında yürütülen politikaların, hastaneleri ticarethaneye, hastaları müşteriye dönüştürdüğünü belirten Yaviç, Sağlık Bakanlığı sağlık hizmetlerinde niteliği değil niceliği önceleyen politikalarında ısrara devam ettiğini ifade etti. Bu anlayışla yönetilen sağlık sisteminin toplumun nitelikli sağlık hizmeti alma hakkını ve hekimlik değerlerini yok saydığını söyleyen Yaviç,“Hekimlik yapabilmek için bir hastaya ayrılması gereken muayene süresi en az 20 dakika olarak kabul edilmesine rağmen ülkemizde birçok hastanede bu süre 5 dakikaya düşürülerek hekimlere günlük yaklaşık 100 hasta randevusu dayatılmaktadır” dedi.
ADANA
Adana Tabip Odası (ATO), Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Poliklinikleri önünde açıklama yaptı. ATO Başkanı Selahattin Menteş, son yıllarda hekimlerin ve sağlık çalışanlarının iş yükünün arttığını ifade etti.
Emekliliğe de yansıyacak yaşanabilir temel ödeme istediklerini belirten Menteş, taleplerini şu şekilde sıraladı: “Hekimlere 7200 ek gösterge istiyoruz. Her yıla 120 gün yıpranma payı istiyoruz Covid19 meslek hastalığı yasası istiyoruz. Hastaya yeterince zaman ayıracağımız süre istiyoruz. 5 dakikada muayene olmaz. Güvenli, sağlıklı çalışma alanları istiyoruz. Etkin ve uygulanabilir sağlıkta şiddet yasası istiyoruz.”
TTB 2’nci Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten ise 23 Kasım’da Ankara’da yapacakları “Beyaz Yürüyüşe” katılım çağrısında bulundu.
MERSİN
Mersin Tabip Odası (MTO), “5 dakikada iyi hekimlik olmaz” sloganıyla açıklama yaptı. Tabip Odası üyelerinin katıldığı açıklamada MTO Başkanı Mehmet Antmen konuştu. Antmen, hastalara müşteri mantığıyla yaklaşılan politikaların yönetilen sağlık sistemi toplumun nitelikli sağlık hizmeti alma hakkını ve hekimlik değerlerini yok saymakta olduğuna dikkat çekti. Antmen, “Hekimlik yapabilmek için bir hastaya ayrılması gereken muayene süresi en az 20 dakika olarak kabul edilmesine rağmen kimi hastanelerde bu süre 5 dakikaya düşürülerek hekimlere günlük yaklaşık 100 hasta randevusu dayatılmaktadır. Bu randevular, hekimin isteği ve bilgisi dışında MHRS sistemi üzerinden açılmakta, hekimin hastasına yeterli zaman ayırmasına; halkın nitelikli sağlık hizmeti almasına engel olmaktadır. Hekimlere performans baskısıyla daha çok muayene ve işlem dayatması yapılarak mesleki özerkliğimize müdahale edilmekte, halkın sağlığı tehdit edilmekte, sağlıkta şiddete zemin hazırlanmaktadır. Hem hekimlerin hem de toplumun sağlık hakkı için bu uygulamalara itirazı birlikte yükseltelim. Hekimler köle, hastalar müşteri, hastaneler ticarethane değildir. Sağlıklı yaşam hakkımızdan vazgeçmeyelim” dedi.
DİYARBAKIR
Amed Sağlık Platformu, Sağlık Bakanlığı’nın hekimlere günlük 100 hasta randevusu dayatmasını Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi binası önünde yaptığı açıklama ile protesto etti. Açıklamada, “Sağlık 5 dakikaya sığmaz. Ji bo tenduristiyê 5 daqqe têr nake” pankartı açıldı. Açıklamada konuşan Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konsey üyesi Halis Yerlikaya, 5 dakikanın anadil sorunu olan bölge şehirlerinde hastayla iletişim için bile yeterli olmadığını belirterek, bu kararın sağlıkta şiddeti de arttırabileceğinin altını çizdi.
Diyarbakır Tabipler Odası Yönetim Kurulu Üyesi Fırat Akengin, yıllardır sağlıkta dönüşüm programı adı altında yürütülen politikaların, hastaneleri “ticarethane” hastaları “müşteriye” dönüştürdüğünü söyleyerek, “Sağlık Bakanlığı sağlık hizmetlerinde niteliği değil niceliği önceleyen politikalarında ısrara devam etmektedir. Bu anlayışla yönetilen sağlık sistemi toplumun nitelikli sağlık hizmeti alma hakkını ve hekimlik değerlerini yok saymaktadır” dedi. Akengin, “Hekimlik yapabilmek için bir hastaya ayrılması gereken muayene süresi en az 20 dakika olarak kabul edilmesine rağmen ülkemizde birçok hastanede bu süre 5 dakikaya düşürülerek hekimlere günlük yaklaşık 100 hasta randevusu dayatılmaktadır. Sağlık Bakanlığı ve hastane idarecileri unutmamalıdır ki malpraktis bireysel değil sistemsel bir sorundur ve bu dayatma ile hastaların sağlığına yansıyacak olumsuzlukların sorumluluğu kendilerindedir. Halk sağlığını ve sağlık çalışanlarının sağlığını tehdit eden bu uygulamalardan hızla vazgeçilmelidir.”
Açıklama “Sağlık 5 dakikaya sığmaz” sloganlarıyla sonlandırıldı.
MA
