Lavrov, “ABD ve müttefikleri tarafından ticari ve ekonomik ilişkilerde ve küresel tedarik zincirlerinde dikta yöntemlerini yaygınlaştıran yeni bir gerilim dalgası yaratılıyor” dedi.
Batı’nın bu tür eylemlerinin maliyetinin esas olarak en savunmasız ülkelerin vatandaşlarının omuzlarına yüklendiğini ve sıradan tüketiciyi vurduğunu belirten Lavrov, bunun, dünyanın eski egemenlerin çok kutuplu bir dünya düzeninin oluşumunun kaçınılmaz tarihsel sürecine direnişi için ödediği bedel olduğunu vurgulayarak, şunları ifade etti:
“Sonuçları özellikle ‘yeşil dönüşüm’ tariflerinin zorla uygulanması, arz ve talebi düzenleyen piyasa mekanizmalarına tamamen politik nedenlerle müdahale edilmesi ve enflasyonun hızlanması gibi, Batı eylemleri sonucunda yapay olarak yaratılan gıda ve enerji güvenliği alanlarında belirgin bir şekilde ortaya çıkmaktadır.”
ABD ve müttefiklerinin Rus tahılının tedarikine yönelik engellerinin kaldırılması durumunda mevcut gıda krizinin çok hızlı bir şekilde çözülebileceğini kaydeden Lavrov, “Avrupa ve dünyanın geri kalanı ucuz ve uygun fiyatlı Rus enerjisini almaktan vazgeçmeye zorlanıyor. Gıda konusuna gelince, ABD ve AB’nin Rus tahılının tedarikine yönelik ödeme ve lojistik engelleri kaldırılırsa sorun çok hızlı bir şekilde çözülebilir. Bizim açımızdan, her şey uzun zamandır hazır. Söz konusu olan gelişmekte olan ülkelere yönelik kaygılar değilde, Vladimir Zelenskiy’nin Ukrayna limanlarını mayınlardan temizlemek istememesi bahanesiyle ön koşullar dayatma ve NATO’nun katılımıyla Karadeniz’de bir tür kontrol mekanizması oluşturma arzusuysa, o zaman bu gıdaya ihtiyacı olan insanların jeopolitik planlara kurban edildiği başka bir sorundur” ifadelerini kullandı.
SPUTNİK