Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Partisi) gözaltına kaybedilen ve katledilen kayıpların araştırılması için Meclis’e verdiği Araştırma Önergesi, AKP, MHP ve İYİ Parti’nin oylarıyla reddedildi.
KAYIPLARIN FOTOĞRAFI İLE KÜRSÜYE ÇIKTI
DEM Parti’nin önerisine ilişkin söz alan Ağrı Milletvekili Sırrı Sakık, Dersim ve Zilan katliamına işaret etti. Daha sonra katledilen Vedat Aydın’ın ve katledilen pek çok Kürt siyasetçinin fotoğrafını kürsüde açan Sakık, “Onların resmi Türkiye’de bir onur abidesi. Muhammed Aydemir ve Orhan Arslan; bunlar da Diyadin ilçesinde kurşunlanarak katledildi, yanlarına silahlar bırakıldı. Sonrasında bir açıklama: ‘Teröristler silahlarla birlikte ölü ele geçirildi.’ Bir kent ağladı. Bunlar bizim çocuklarımız, bunlar imam hatipte okuyorlardı ama bunların failleri de bulunmadı. Bu da Uğur Kaymaz, 13 yaşında bedeninde 13 kurşunla katledildi ve Uğur Kaymaz’ın katilleri de bulunmadı. Bu da Eren Bülbül yani bu ülkenin acıları hepimizin ortak acılarıdır, Eren de Uğur da bizim acılarımızdır. Şimdi, biz bu acıları yarıştırmak değil, ortaklaştırmak istiyoruz” dedi.
DEMOKRATİK SİYASET VURGUSU
Sorunun çözümünün “cebelleşmekten” geçmediğini ve ancak siyasetten büyük bir buluşma ile sorunun çözülebileceğini ifade eden Sakık, “Dün, Sayın Bahçeli’nin yaptığı konuşma, Parlamentoyu göreve davet etmesi de çok önemliydi, önemsiyoruz. Bu bedeller ödendi ve demokratik siyaset artık hepimizin vazgeçmeyeceği… Otuz beş yıldır biz ağır bedeller ödüyoruz. Türkiye silahlardan arınmış, silahsız bir dönem yaşanıyor ama buna engel olmak isteyenler var. Bunların tuzu kuru, bunların hiçbiri biri bir bedel ödemedi. Bunlara dönüp bakarsanız bu savaşta bir tek dalları bile kırılmamış. Silahlar bu ülkeyi terk edecek, barış sağlanacak, kardeşçe bir arada yaşayacağız” diye konuştu.
‘ADALETİN TESİSİ BİR SORUMLULUK’
Yeni Yol Partisi adına söz alan Birol Aydın, “Herkesin bildiği sır değildir, hepimizin malumu. Dün de bugün de bu konular hep gündeme gelmiş, gelmeye devam etmektedir. Acıların telafisi mümkün değildir fakat utanç verici hadiselerin tekrarlarının olmaması için herkese düşen sorumluluğun adaletin tesisi olduğunu hatırlatma ihtiyacı duyuyorum. Bir iç cephe tahkimi var. Kime karşı arkadaşlar ya? İç cephe tahkimi. Demek ki bir dış cephe var, dış güç var, dış tehdit var, düşman var. Bu dış düşman İsrail midir, Amerika Birleşik Devletleri midir?” dedi.
GEÇİŞ DÖNEMİ ÖNERİSİ
CHP Amed Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise gözaltında JİTEM tarafından kaybedilenlere ve Cumartesi Annelerinin mücadelesine işaret ederek, “Bir süreç başladı, eğer bu süreç gerçek anlamıyla bir barışla sonuçlanacaksa ‘geçiş dönemi adaleti’ dediğimiz bir dönemi de yaşamak zorundayız yani bu yurttaşlarımızla barışmak zorundayız. Vartinis davası, işte, geldi, Kırıkkale’ye geldi, yanı başımıza geldi, Muş’tan buraya geldi ve bunlarda, o aklanmalarda sizin katkılarınız var, sorumluluğunuz var; bunları da bilmenizi isterim. Yani eğer gerçek bir döneme saygınız varsa gelin bu araştırma önergesini kabul edelim, en azından bir yerden başlayalım. Bakın, adım atmıyorsunuz, hiç olmazsa buradan bir adım atalım. Bir komisyon kurulsun, yürüyelim buradan, hiç olmazsa bu sürecin hatırına yurttaşlarımıza bir güvence vermiş oluruz. Dolayısıyla, hani yasa yapmak zordur, süreç başlatmak zordur, komisyon kurmak zordur bir olaya özgü, müzakere edilmesi lazım ama herkesin ortaklaştığı bu konularda komisyon kurmak zor olmamalı” ifadelerini kullandı.
Söz alan İYİ Parti ve AKP’nin vekilleri ise öneriye karşı çıktı. Araştırma Önergesi daha sonra oylandı. Araştırma Önergesi kapsamında bir komisyon kurulması talebi İYİ Parti, AKP ve MHP tarafından reddedildi.
MA
