Koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle akşam Cuma günü saat 21.00’den itibaren uygulamaya koyulan ve Pazartesi günü saat 05.00’te son bulacak sokağa çıkma yasağının ilk gününde İstanbul’un genelinde sessizlik hakim. Metruk binalarda ya da sokakta yaşayan evsizler için yasak “açlık” anlamına gelirken, Tuzla ilçesindeki tersane işçileri ise kentteki sessizliği makine ve çekiç sesleriyle bozuyor.
EKMEK İÇİN SAĞLIĞI HİÇE SAYDILAR
Tuzla’da bulunan tersane iki günlük sokağa çıkma yasağı kapsamında alınmayarak işverenler tarafından işçilere çıkarılan özel izinle çalışmaya devam edildi. Maske ve sarı baretleri takarak sabahın erken saatlerinde fiziki mesafeden yoksun bir şekilde uzun kuyruklar oluşturarak işbaşı yapan tersane işçileri, yeterli tedbirlerden yoksun bir şekilde çalıştırılıyor. “Evimize ekmek götürmek için sağlığımızı hiçe sayarak çalışmak durumdayız” diyerek yaşadıkları duruma dikkati çeken işçiler, “Çalışmak zorundayız. Başka bir imkanımız yok. Çalışmazsak evde tenceremiz kaynamaz. Çalışmak zorunda bırakılmışız bari tedbir alsınlar” diye belirtti.
UZUN YEMEK KUYRUĞU
Ülkenin her yerinde “fiziki mesafeyi koruma” anlamında çağrıların yapıldığını hatırlatan tersane işçilerinin yemek için girdiği sıra salgına davetiye çıkarıyor. Kısa bir süre içinde yemek yiyerek tekrar iş başı yapmak zorunda kalan işçiler, iç içe uzun kuyruklar oluşturuyor. İşçiler, “Maalesef bu çağrıların burada bir anlamı yok” diyerek içinde bulundukları durumu özetliyor.
EKMEKSİZ KALMA KORKUSU
Tersane girişlerinde koca koca puntolarla çelik levhaların üzerine yazılmış “Önce iş güvenliği” uyarılarının “o kapıdan içeriye girince bitiyor” diyen işçiler, “Sağlığımız elbet önemli ya evde bekleyenler. Burada pandemi korkusu değil ekmeksiz kalma korkusu var” diyerek içinde bulundukları çaresizliği ifade ettiler.
İŞTEN ATILMA KORKUSU
Kentteki sessizliği makine ve çekiç sesleriyle bozan işçiler, “Çalışmak zorundayız, salgın hayatımızda olmadan önce de çalışıyorduk şimdi de çalışıyoruz. Bizim için değişen bir şey yok” diye konuştu. Mikrofonumuza konuşan birçok işçi, işten atılma endişesiyle konuşmak istemediğini dile getirdi.
YASAK AÇLIK DEMEK
Beyoğlu İstiklal Caddesi ve Taksim Meydanı’nda ise öğlen saatlerine doğru hareketlilik artıyor. Taksim Meydanı’ndan Tünel’e kadar cadde üzerinde polis kontrol noktaları yer aldı. Öyle ki caddeye bakan sokaklarda da bariyerler konumlandırıldı. Öte taraftan yasak itibariyle artık “dikkat çekici” olmaktan çıkmış olan bir diğer husus ise “evsizler” oldu. Taksim’de bulunan Cumhuriyet Alt Geçidinde yere serdikleri kartonlara uzanıp geceyi burada geçiren “evsizler”, sıcak havadan istifade edip meydanda bulunan bankların üstünde ısınmaya çalıştı. Yasağın olmadığı günlerde geçinmeleri diğer yurttaşlardan yardım alarak sürdüren “evsizler”, yasağın kendileri için açlık olduğunu vurguladı.
KORKU VARDI
Bunun yanı sıra İstiklal Caddesi ve ara sokaklarda küçük esnafın kepenk kapatırken, yurttaşlar açık olan market ve fırınlardan zaruri ihtiyaçlarını gideriyor. Bazı ara sokaklarında ise yaşam tamamen durma seviyesinde olurken, işçilerin çalışması dikkat çekti. Ayrıca ana yolarda trafik sakinliği göze çarpanken, evlere paket seferi yapan motosikletlerin biri gidip biri geliyor.
Aynı semtte bulunan Piyale Paşa Mahallesi’nde de benzer görüntüler yansıdı. Sadece mahalle bakkalları ve marketleri açık. Açık esnaflar, “Belki gelen olur” umuduyla kepenkleri açık tutsa da erkenden kapatacaklarını ifade ettiler. Öte yandan, yasağın ve ceza işlem uyarı ve tehditlerin yaratığı korku ile yurttaşlar cadde ve sokaklarda zaruri ihtiyaçlarını karşılamak üzere koşuşturuyor.
EVSİLER DIŞINDA KİMSE YOKTU
Bağcılar gibi işçilerin ve yoksulların yoğunlukta yaşadığı semtlerde ise yasak saatinden önce insan ve araç trafiği dikkat çekiyor. Normal şartlarda yoğun olan Bağcılar Meydan’ında birkaç evsiz dışında kimse yoktu. Ara mahallelerde, cadde ve sokaklarda ise tek tük insanların koşuşturmasının olduğu görüldü. Bunun yanı sıra plastik, karton ve katı atık madde toplayarak yaşamını sürdüren kimseler, çalışmaya devam ederken, kimileri de sokaklarda simit satmaya devam etti.
MA