Künye   Hakkımızda
15 Haziran 2025, Pazar
Politika Haber
  • GÜNDEM
  • EMEK
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • KADIN
  • GENÇLİK
Tüm Haberler
Sonuç Bulunamadı
View All Result
Politika Haber
Sonuç Bulunamadı
View All Result
Anasayfa Gündem

Sarısözen: Uyarı yap, pratiğe bak

PKK’nin 12. Kongre kararlarını “tasfiyeci ve reformist” olarak değerlendiren MLKP’nin açıklamasına Veysi Sarısözen’den yanıt geldi. Sarısözen, kararların henüz pratiğe geçirilmediğini belirterek, kesin hüküm vermek yerine ihtiyatlı bir değerlendirme yapılması gerektiğini ifade etti.

29 Mayıs 2025
Veysi Sarısözen: 12’nci Kongre’ye selam olsun!
Facebook'ta PaylaşTwitter'da PaylaşWhatsApp'ta Paylaş

PKK’nin 12. Kongresi’nde alınan kararlar, Türkiye sosyalist hareketinde tartışmalara neden oldu. Kongre kararlarını “tasfiyeci ve reformist” olarak değerlendiren MLKP Merkez Komitesi açıklamasına, gazeteci-yazar Veysi Sarısözen’den dikkat çekici bir eleştiri geldi. Sarısözen, Yeni Yaşam gazetesindeki yazısında MLKP’nin değerlendirmesinin “aceleye geldiğini” vurgularken, kararların pratiğe geçirilmediği bir aşamada bu türden sert hükümlerin “savaş ilanı” gibi algılanabileceği uyarısında bulundu.

Yazının tamamı şu şekilde:

Mücadelesine sempatiyle baktığım MLKP de, PKK 12. Kongre kararlarının “tasfiyeci ve reformist” kararlar olduğunu söyleyenlerin listesine dahil oldu.

Acaba bu tutum biraz aceleye gelmiş olabilir mi? Karar, sonuçta karardır. Karardan sonra bunu “pratiğe geçirme” safhası var. Kararı hepimiz okuduk biliyoruz. Ama MLKP de dahil, hiçbirimiz bu kararın “pratiğe geçirilmesi” ile ilgili hiçbir şey bilmiyoruz. Çünkü henüz hem devlet bu karar karşılığında atması gereken hiçbir anayasal, yasal ve idari adım atmamış, hem de PKK aldığı kararı, devletin bu tutumu nedeniyle henüz pratik alana geçirmemiş. Taraflar birbirlerinin adımlarını beklemekte. Devlet de ayakta, PKK de. Devletin ordusu da ayakta, PKK’nin HPG ve YJA-Starı da ayakta.

MLKP MK’nin açıklamasını okuyanlar, PKK’nin “devrimden” vazgeçtiği kanısına kapılabilir. Ama ortada Türkiye’yi temel alırsak, devrimden vazgeçme gibi bir hadise yok. Çünkü Türkiye’de “devrim” yok.

Ama devrim Rojava’da gerçekleşmiş. Emperyalist ülkeler ve Türk devleti üstün gelirse Rojava’da bir karşı devrim olabilir. Ama şu anda Rojava devrimi kendini savunma gücündedir. Yani PYD devrimden vaz geçmemiş. MLKP’li arkadaşlar bir de 12. Kongre kararını Rojava devrimi bakımından ele alsaydılar, aceleci hükümlere varmazlardı diye düşünmekteyim.

Devrimin alanı “tek ülke” değil. “Bölge.” Bölgesel devrimci sürecin merkezi ne yazık ki, Bakur değil, Rojava. Ve Rojava durduğu yerde duruyor. Kürdistan’ın her bir parçası, bölgesel devrimci sürecin kendine özgü şartları olan birer “mevzii”. Mevziler arasında “eşitsiz gelişme kanunu” hüküm sürüyor. Devrimi savunabilmek ve koruyabilmek için bir mevziden eylemin ve örgütün yöntemi ve biçimi anlamında “geri çekilmek” devrimden vaz geçmek olur mu?

Henüz karşımızda olup bitmiş bir gelişme yok. Her şey olabilir. Devrim, insanlık tarihinde bir “istisnadır.” Halkların devrime ihtiyacı ve devrim için mücadelesi sürekli olsa da. 12. Kongre kararı da nice kararlar gibi başarıya ulaşamayabilir. Tıpkı MLKP’nin, tüm komünist ve sosyalist partilerin kurulduğu günden beri aldıkları kararlar gibi. Ama, 12. Kongre’nin aldığı karar henüz hayata geçirilmemiştir ve başarılı mı başarısız mı olacağı, devrime yararlı mı, yararsız mı olacağı hakkında hüküm verilemez. Elbette büyük riskler olduğu açıktır. Ama biliyoruz ki, devrimci mücadelede risksiz tek bir adım bile atılamaz. Sanırım komünistin görevi, bu kararın başarılı olması, Türkiye’de demokratikleşmeye yol açması, açtığı ölçüde devrimci süreci devrime yaklaştırması için çalışmaktır. Çünkü karşımızda iktidarı zorlayarak bu hedefe yönelebilecek ve bunu başarabilecek çapta muazzam bir Kürt özgürlük hareketi var. Sosyalist hareketimizin durumu ise meydanda. Kimimiz fabrika önünde kaybettiğimiz devrim kapısının anahtarını “dağda” arıyoruz, Kimimiz de kongrelerimizde kıpkızıl devrim kararları alıyoruz, sonunda hepimiz metropollerdeki “legal partilerde” çok konuşuyoruz.

Bu hali göz önüne alarak diyorum ki, MLKP bildirisinde 12. Kongre kararı “tasfiyecilik ve reformculuk” terimleriyle suçlanacağına, bu kararın böyle bir gelişmeye yol açabileceği söylenseydi, ben bunu PKK ile ittifak içinde yer alan bir partinin, kendi ideolojik tutumundan hareketle müttefiki PKK’yi yoldaşça uyarısı olarak yorumlardım. Ama durum böyle değil. Yolları ayıracak hüküm verilmiş.

Ve bu durum, MLKP MK’nin metninin son maddesini sanıyorum boşlukta bırakmakta. Bu son maddeye göre MLKP “tasfiyecilerle ve reformcularla”, hatta “silahlı mücadeleye” son verdikleri için, ifade edilmese bile, yaptıkları suçlamanın mantıki sonucuna göre “devrimden yüz çevirenlerle” “ittifaktan” söz ediyor. Metropollerde ellerine çakı bile almayan liberallerle, reformistlerle, legalist, parlamentaristlerle ittifakı anlayabiliriz de, eğer sen “tam da devrimci sürecin orta yerinde” PKK’nin “tasfiyecilik ve reformizme” saparak “devrimden yüz çevirme suçu işlediğini” düşündüğün zaman, ben bu “ittifak” sözcüğünü ciddiye almakta zorlanırım. Hepimizin tarihi tecrübelerine bakarsak, MLKP MK metni bir tür “savaş ilanı”nı andırmaktadır. “Tasfiyeci-reformist” suçlamasının partilerimiz arasında meydan savaşlarına yol açtığını unutmuş olamayız.

PKK gibi hiçbirimizin yanına bile yaklaşamayacağı devrimci işler yapmış bir partinin Kongre kararına, bence ihtiyatla yaklaşmak, “son sözü”, yani “tasfiyeciliğe ve reformizme yol açabilir” uyarısı yerine “son hüküm sözünü”, bu kararın pratikte nasıl uygulanacağını ve ne gibi sonuçlar vereceğini izledikten sonra sarfetmek MLKP gibi, ciddi bir parti için, daha isabetli olurdu.

Risklere karşı uyarı hepimizin görevidir. Bu risklerin arasında “tasfiyecilik de, reformizm de, bu, risklerden hareketle maceracı eğilimler de, ihanet ve bölünmeler de sayılabilir. Uyarı başkadır, suçlama başka.

Ve sonuç olarak şunu ifade etmeliyim: 12. Kongre PKK’nin örgütsel şemasına ve silahlı mücadeleye son vermiştir, ama buradan hareketle yarım yüzyıldır meydana gelen devrimci birikimin legalist ve parlamentarist bir biçime dönüşeceğini düşünmek bu birikimi küçümsemek olacaktır. Gün doğmadan neler doğar.

Abdullah Öcalan yoldaşın (önemli bir tanıdığımın önerisiyle artık yoldaş terimini kullanıyorum) “ulus devletçi toplum sosyalizmi” yerine “demokratik toplum sosyalizmi” paradigmasıyla ilgili suçlamayı sonraki yazımda ele alacağım.

HABER MERKEZİ

İlgili Haberler

Gündem

Depremin 28’inci ayında adalet çağrısı

14 Haziran 2025
Gündem

Van’da Kaytan ve Altun için anma

14 Haziran 2025
Aleviler Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nı tartıştı
Gündem

Aleviler Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nı tartıştı

14 Haziran 2025
Gündem

MGK’den Gazeteci Perihan Erkılınç için dayanışma çağrısı

14 Haziran 2025
Kürt siyasi parti ziyaretlerinde Kürtlerin birliği ön plan çıktı
Gündem

Kürt siyasi parti ziyaretlerinde Kürtlerin birliği ön plan çıktı

14 Haziran 2025
Kıbrıs paneli: Adada barışçıl bir gelecek nasıl mümkün olabilir?
Gündem

Kıbrıs paneli: Adada barışçıl bir gelecek nasıl mümkün olabilir?

14 Haziran 2025
Politika'dan Günün Yorumu
27 Şubat’tan bu yana yaşananlar
Politika'dan Yorum

Barış için harekete geçme zamanı

Politika Haber
18 Mayıs 2025
Politika'dan Söyleşi
Ömer Ağın: Öcalan’ın çağrısı ile yeni bir mücadele dönemi başlamıştır
Politika'dan Söyleşi

Ömer Ağın: Öcalan’ın çağrısı ile yeni bir mücadele dönemi başlamıştır

Politika Haber
14 Mart 2025

EN SON HABERLER

İsrail’den İran’ın 6 kentine saldırı

14 Haziran 2025

İran: 10 İsrail savaş uçağını düşürdük

14 Haziran 2025

İngiltere’den Ortadoğu’ya askeri takviye kararı

14 Haziran 2025

İsrail’de OHAL uzatıldı

14 Haziran 2025

Qaîm Sınır Kapısı yeniden açıldı

14 Haziran 2025

Suriye’de Mürşidi gençlerin katledilmesine karşı binlerce kişi alanlara çıktı

14 Haziran 2025

Depremin 28’inci ayında adalet çağrısı

14 Haziran 2025
Politika Haber

© Tüm hakları saklıdır
Politika Haber'de yayımlanan yazı, haber, fotoğraf ve videoların her türlü telif hakkı Mustafa Suphi Vakfı'na aittir. İzin alınmadan, kaynak gösterilmeden ve link verilmeden alıntılanamaz.

Bizi Takip Edin

Kurumsal

Künye

Hakkımızda

Çerez Politikası

Gizlilik Politikası

Kullanım Koşulları

Politika Haber MA, ANKA ve SPUTNIK abonesidir.

© 2020 Politika Haber - Büyük İnsanlık İçin Politika!

Sonuç Bulunamadı
View All Result
  • Politika’dan Yorum
  • Politika’dan Söyleşi
  • Gündem
  • Emek
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kadın
  • Gençlik
  • Göçmen
  • Emeklilik
  • Eğitim
  • Doğa
  • Tarih
  • Kültür
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Spor
  • Video Haber
  • Foto-Galeri
  • Tüm Haberler

© 2020 Politika Haber - Büyük İnsanlık İçin Politika!