Tüm dünyayı etkisi altına alan ve yaşamı adeta felç eden koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle ara verilen yüz yüze eğitim, EBA (Eğitim Bilişim Ağı) üzerinden uzaktan devam ediyor. Eğitimin aksamaması için hayata geçirilen EBA’ya, ancak birçok ilçe ve kırsal mahallelerde internete erişim sorunu nedeniyle ulaşılamıyor. Van’da da kimi yerlerde internet altyapının olmayışı kimi yerlerde telefon şebekelerinin çekmemesi kimi yerlerde ise elektriklerin dahi olmayışı eğitime katılımı oldukça zorlaştırıyor. Özellikle maddi yetersizliklerden ötürü bilgisayar ya da tablet sahibi olmayan öğrenciler, eğitimden geri kalanların başında geliyor. Uzaktan eğitime ilişkin konuşan Van’daki eğitimciler, bazı ilçelerde canlı derse katılımın yüzde 20-30’larda olduğunu belirtti.
24 ÖĞRENCİDEN 3’Ü KATILIYOR
Derse katılımın bazen hiç olmadığını ifade eden eğitimcilerden Lokman Babat, ileriki süreçlerde daha ciddi sorunlarla karşı karşıya kalınacağını söyledi. 24 öğrenciden sadece 3’ünün derse katılım sağlayabildiğini belirten Babat, “Benim 24 öğrencim var ancak sabit internete ulaşan yok. Sabit internet altyapısı yok. Normal mobil internetten ya annesinin ya da babasının cep telefonunda ulaşabilen ders başına iki öğrenci katılıyor. Bu sayı bazen 3 ve 4’e çıkıyor bazen hiç kimse katılmıyor. Hafta içleri genelde babalarının telefonuyla katılıyorlar, babaları da o saate işte oluyor. Biz eğitime Eğitim Bilişim Ağı (EBA) üzerinden erişimi de geçtik, daha çok EBA saatleri dışında babalarının eve geldiği saatte whatsapp üzerinde kendi imkânlarımızla yapıyoruz” dedi.
OKUMADA GERİLEME
Öğrencileri arayarak internet paketinin olup olmadığını sorduklarını ifade eden Babat, daha çok kısa mesajlarla haftalık ödevler vererek eğitim sürecini sürdürmeye çalıştıklarını söyledi. Babat, “4’üncü sınıf okutuyorum. Sınavın nasıl yapıldığını bilmeden uzaktan eğitime geçildi. Bu da ileride ortaokul ve lise öğrencilerinin çok zorlanacağını gösteriyor. Çocukların okumalarında çok ciddi bir gerileme var” diye belirtti.
ALT YAPI VE İMKÂNSIZLIKLAR
Eğitimde fırsat eşitsizliğinin ciddi boyutlarda olduğunu vurgulayan Babat, özelikle olağanüstü durumlarda bu eşitsizliğin derinleştiğini kaydetti. İnternet altyapısının kırsal kesimlerde olmadığına dikkat çeken Babat, şöyle dedi: “Mart ayında okullar tatil edildikten sonra Milli Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı açıklamada, Haziran ve Ağustos’ta okulların açılması öngörüsünde bulunulmuştu. Maalesef Eylül ayında okullar yüz yüze eğitime açıldı ve hiçbir hazırlığın yapılmadığını gördük. Hükümetlerin böyle olağanüstü durumlar için hazırlıklı olmaları ve belli planlamalarının olması gerekiyor. Yapılan tek hazırlığın Sayın Bakanın özel okullara verdiği indirim ve özel okullarda olan öğrencilerin devlet okullarına geçme yasağının getirilmesi oldu. Gerçeklik çok daha farklıdır. Özelikle kırsal kesimde gerçeklik farklıdır. Şöyle bir hazırlık yapılabilirdi? Operatörler üzerinden ücretsiz ve sınırsız internet sağlayabilirdi. Verilen 8 GB internet EBA üzerinde zaten kullanılmıyor. EBA da canlı dersler Zoom üzerinde sağlandığı için Zoom’a girdiğiniz an kendi internetinizden gidiyor. Bir de bilgisayar ve tablet gibi iletişim araçları noktasında destek verilebilirdi.”
MERKEZ İLÇELERDE KATILIM YÜZDE 20
Van’ın merkez ilçelerinde derse katılımın yüzde 20-30’larda olduğuna işaret eden Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Van Şube Eşbaşkanı Murat Atabay ise, köylerde bu erişimin hiç olmadığının altını çizdi. Kentte yaptıkları çalışmada eğitime katılımın çok düşük olduğunu tespit ettiklerini söyleyen Atabay, “Sanki tüm öğrenciler internete bağlanabiliyor gibi tüm müfredattan da sorumlu tutuluyor” diye tepki gösterdi. Merkezde yaşayan öğrencilerin dahi canlı derse katılım noktasında ciddi sorunlar yaşadığını dile getiren Atabay, “Hem internet kotası noktasında hem de teknolojik araçlar noktasında sorunlar yaşanıyor. Bu süreçte teknolojik araçlara ulaşımın desteklenmesi gerekirken, internetler taahhütlü ve yüksek ücretlerle verilmeye başlandı” diye belirtti.
YÜK DE SIKINTIDI DA VATANDAŞA
Bilgisayar ve tabletlerin fiyatının mevcut süreçle birlikte neredeyse iki katına çıktığını belirten Atabay, “Devlet eğer bu işi gerçekten uzaktan eğitimle sürdürmek istiyorsa; hem canlı ders noktasında hem de internetin sağlanması noktasında ciddi girişimlerde bulunması gerekiyor. Bunları ticari bir araç olarak görmekten ziyade öğrencilere ücretsiz bir şekilde sağlamalı. Hal böyle iken dezavantajlı gurupların durumu daha da kötüye gidiyor. İnternet altyapısı çoğu köylerde yok. Uzun vadeli olarak düşünülüyorsa operatörlerle bir anlaşma yoluna gidilebilir ve o vericiler üzerinde internet sağlanabilir. Baştan beri bir sorumluluk yok. Her şeyi vatandaşın sırtına yıkıyorlar. Böyle devam ederse birçok öğrenci eğitim noktasında ciddi sorunlar yaşayacak” dedi.
Barış Dönmez / MA