Sanatçı Sabri Ejder Öziç sahne adıyla “Kaptan”ın, 2 Temmuz’da “Yol Yanmaz” albümü tüm dijital mecralarda yerini alacak. Öziç, albümde tüm kesimlerin HTŞ’nin Suriye’deki Alevilere yönelik katliamları kınarken, Türkiye’deki Alevi katliamlarına “susmalarına” dikkat, çekiyor. Albüm Madımak Katliamı tarihi olan 2 Temmuz’da çıkacak. Albümde Öziç 12 şiiri seslendiriyor. Çok sayıda müzisyen ise şiirlerin müziklenmesinde yer aldı.
Sabri Ejder Öziç, kendisini ve yeni çıkacak albümü hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Şiirlerle ilgilendiğini ve şiirin kendisi için “kıymetli” olduğunu ifade eden Öziç, “Yaşamın sanatla güzelleşeceğine, iyileşeceğine ve sanatında bunu yaparken yazarak, müzikle, çizimle, heykelle bütün alanıyla iyi bir yaşamı organize edebileceğine inanıyorum. Bu yüzden ben de şiir alanında faaliyet gösteriyorum. Birinci albümüm Yılmaz Odabaşı’nın ‘Feride’ şiiri oldu. 5’Nolu Cezaevi sürecini anlatan bir şiirdir. Bir saygı duruşu albümüydü. Şimdi de yeni bir projeyle albümle sanat faaliyetlerine devam ediyorum” dedi.
‘SAMİMİYETSİZLİĞE’ ALBÜMLÜ CEVAP
Albüm fikrinin ortaya çıkışına değinen Öziç, “Suriye’de, Alevilere dönük başlatılan ve soykırım gibi değerlendirebilecek katliam haberleri geldi. Türkiye’de ise en sağdan en sola her kurum hatta her kişi bu katliama bir şekilde ‘dur’ dedi. Bu çok da samimi gelmemişti. Neden? Çünkü Suriye’de bu katliamı gerçekleştiren akıl, katliamlara ortaklık eden bir aklın iktidarıyla devam eden politik bir süreci yaşıyor. Türkiye’de katliamlar tarihi ortadayken, böylesi bir kamuoyu oluşturmasını bir şeyi ıskaladığını düşünüyorum. Mesela Sivas katliamı. Sivas katliamında oluşan politik akıl bugün iktidarda. Bunlar hafızamda canlanınca bir samimiyetsizlik olduğunu düşündüm. Ve o herkesin çok çabuk hatırlayacağı, ‘Unutmadım aklımda’ mottosuyla hatırlatmak için yeniden hafızalara getirmek için ve bunu politik olarak da yeri belli olsun umuduyla yitirdiklerimize yeni bir saygı duruşunu hak ettikleri göstermek için bu albüme girişme kararı aldım” diye belirtti.
‘İSTEDİKLERİ KADAR YAKSINLAR YOL YANMAZ’
Albüm fikrinin ardından şiirler seçmeye başladıklarını dile getiren Öziç, “Şair arkadaşımız Ezgi Yılmaz’ın ‘Haykırışlar’ adli kitabında Sivas’ta yitirdiğimiz canlara adanmış şiirler vardı. Onlar dikkatimi çekti. Şiirlerden seçkiler yaptım. Bunların müziklenmesi konusunda da Türkiye’nin önde gelen müzik insanlarıyla ve bu yola inanan müzisyenlerle diyaloglara geçtim. Onlarla birlikte albüm sürecini başlattık. Albümün adı ‘Yol Yanmaz’ oldu. Ben yolun bir süreklilik olduğunu düşünüyorum ve siz bu yolu bir inançla ideolojiyle düşündüğünüzde ne yaparsanız, hangi zulümleri uygularsanız uygulayın bu yol yol oluşundan bir şey kaybetmiyor. Özgürlük, adalet, meşruluk bunlar önemli kavramlar. Bunların içinde olduğu bir yola siz istediğiniz kadar adaletsizlikler, baskılar uygulayın ama yol yolluğundan bir şey kaybetmez. Bu alevle bir ortaklaşma ismi, istedikleri kadar yaksınlar, istedikleri kadar yok etsinler ama yanmayacağını ve yok olmayacağını düşündüğüm bu için bu ismi verdim” diye konuştu.
‘İMECE USULÜYLE YAPILDI’
Albümde çok sayıda müzisyenin de yer aldığını sözlerine ekleyen Öziç, Erkan Oğur, İsmail Hakkı Demircioğlu, Çetin Akdeniz, Cemer Dost İleri, Mercan Erzincan, Engin Cengiz, Delil Öncü, Özgün Güzel’in kendi müzikleriyle albümde yer aldıklarını dile getirdi. Öziç, “Albümde 12 şiir yorumu var. 12 yitirdiğimiz insana adandı. Aziz Nesin, Hasret Gültekin, Behçet Aysan, Metin Altıok, Gülender Akça, Asım Bezirci’yi andık. Vicdan borcu diyebileceğimiz bir çalışma oldu. İmece usulüyle yapıldı. Albümü müziklerken, hiçbir müzisyen arkadaşımız hazır bir müzikle bize eşlik etmedi. Şiiri dinledikleri anda o şiirin onlarda uyandırdığı duyguları çaldılar. Spontane bir kayıt oldu” diye konuştu.
YÜZLEŞME VURGUSU
Öziç, yüzleşme vurgusu yaparak, “2 Temmuz tarihini bilerek seçtik. ‘Unutmadım aklımda’yı yeniden şiirle üzerine düşeni yapma güdüsüyle bu tarihi seçtik. Albüm 2 Temmuz’dan itibaren tüm dijital platformlarda yerini alacak. Hayat her alanıyla politiktir. Nefes aldığınız her an insanlık adına düşünmek bile bu politik duruşun yansımalarıdır. Sanat iyileştirir. Ama bu topraklar katliamlar tarihiyle bir yüzleşmeye gidilmezse ne demokrasi ne insan hakları ne sanatın işlevini yerine getirebileceğine inanmıyorum. Dolayısıyla yüzleşmelere, katliamlar tarihinin sorumlularını deşifre ederek başlayabileceğimize inanıyorum. O yüzden bu yangın çağa, karınca misali bir su götürme çabasındayız. Bu yüzleşmeye bir öncülük diyelim” dedi.
MA / Ömer İbrahimoğlu
