İktidarın politikaları nedeniyle Türkiye’de ekolojik yıkım her geçen gün daha da derinleşiyor. Çevresel Etki Denetimi (ÇED) Yönetmeliği yıkımın artmasında kullanılan araçlardan birine döndü. Yönetmeliğe göre, “25 hektar ve üzeri çalışma alanında (Kazı ve döküm alanı toplamı olarak) açık işletmeler” için ÇED gerekli görülmüyor.
Koza Altın işletmesinin Eskişehir’in Sarıcakaya ilçesinde açmak istediği altın ve gümüş maden ocağı için de “ÇED gerekli değildir” kararı verildi. Valiliğin kararıyla birlikte alanı bin 600 hektar olan maden alanının 22 hektarı dinamit ile patlatılacak.
Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme (ESÇEVDER) Başkanı Sadık Yurtman, konuya dair değerlendirmelerde bulundu. Yurtman, işletmelerin çalışma alanını küçük göstererek “ÇED gerekli değildir” kararını almaya çalıştığını söyledi. Yurtman, “Firmalar ÇED Yönetmeliğinin açığını kullanıyor. Bunu yaparak ÇED sürecindeki kurumlardan görüş alma sürecini atlatıyorlar. ÇED sürecinde görüş alınmak mecburiyetinde. Öyle olunca da süreç bozuluyor. ÇED, kurumlardan görüşler alınıp oluşturuluyor bu da tabii süreci uzatmış oluyor. Bazı firmalar Sarıcakaya’daki gibi 22 hektarlık alanda çalışacağını beyan edip ‘ÇED gerekli değildir’ kararı alıyor. Biz Eskişehir Çevre Derneği olarak ‘ÇED gereklidir’ kararı alınmasına karşı dava açacağız ve bunun takipçisi olacağız” dedi.
‘HALK GELİRİNİ KAYBEDECEK’
Yapılmak istenen maden ocağı ile birlikte Eskişehir Sarıcakaya’da yaşayan halkın gelirini kaybedeceğine dikkat çeken Yurtman, “Yöre halkı bu konuda ilk başta bilgisizdi. Olursa da olur şeklinde yaklaşıyorlardı. Ancak olayı öğrendiklerinden bu yana halkın yüzde80-90’ı karşı çıktı. Yöre halkı geçimini tarım ile sağlıyor. Haliyle orada yapılacak bir maden araması çalışması, yöre halkının gelirlerinin yok olmasına neden olacak” şeklinde konuştu.
MA