Kürdistan ve Türkiye’nin öncelikli gündemi olan Barış ve Demokratik Toplum Süreci’nde kritik gelişmelerin yaşanacağı bir haftaya giriliyor. Bu hafta Meclis’te Kürt sorunun çözümü ve Türkiye’nin demokratikleşmesine yönelik somut çalışmalar yürütecek komisyon kurma hazırlıkları devam ediyor. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında geçtiğimiz hafta parlamentoda grubu bulunan siyasi partilerin temsilcileriyle bir araya gelerek, komisyonun kurulma sürecini değerlendirmiş, karşılıklı görüş ve öneriler alınmıştı. Edinilen bilgiye göre, bütün partiler komisyona ilişkin görüş ve önerilerini yazılı olarak bu hafta Kurtulmuş’a sunması bekleniyor. Bu öneriler doğrultusunda söz konusu komisyonun kısa süre içerisinde kurulması ve çalışmalarına başlaması öngörülüyor.
Meclis’te komisyona dair bu çalışmalar yürürken, edinilen bilgilere göre Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın ise yeni bir adım atarak, gerilla güçlerine yakın zamanda çağrı yapması bekleniyor. Çağrının ardından gerilla güçlerinin de pratik adımlarla karşılık vereceği edilen bilgiler arasında. PKK’den bir grubun, silah bırakma töreni gerçekleştireceği ve bu grup içerisinde yönetici kadrodan isimlerinde yer alması bekleniyor.
İMRALI HEYETİ VE ERDOĞAN GÖRÜŞMESİ
Meclis’teki komisyon çalışmaları ve PKK’nin atacağı pratik adımlar neticesinde, önümüzdeki hafta beklenen DEM Parti İmralı Heyeti ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın görüşmesinin de süreç açısından büyük bir önem taşıyacağı vurgulanıyor. Görüşmede, süreçte gelinen durumun değerlendirilmesi ve önümüzdeki döneme ilişkin istişarelerde bulunulması bekleniyor.
SİLAH BIRAKMA TÖRENİ CANLI YAYINDA OLACAK
Federe Kürdistan Bölgesi’nde gerçekleştirilmesi beklenen törende, Kürdistan, Türkiye ve dünyadan medya kuruluşlarının da davet edileceği belirtiliyor. Törene Kürdistan ve Türkiye’den siyasi partilerden, sivil toplum örgütleri ve demokratik kitle örgütlerinden birçok isimin de davet edileceği öğrenilirken, törenin canlı bir şekilde yayınlanması bekleniyor. Törende, Barış ve Demokratik Toplum süreci kapsamında adım atmayan devlet ve iktidara, yasal düzenlemelerin yapılması durumunda “Demokratik siyasete katılmaya hazırız” mesajının net şekilde verileceği ifade ediliyor.
KRİTİK AŞAMAYA NASIL GELİNDİ?
Sürecin ilk adımı, Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’da yaptığı tarihi “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” ile atıldı. Abdullah Öcalan, bu çağrıda PKK’nın feshedilmesi ve silahlı mücadelenin sonlandırılmasını talep ederek, sürecin siyasi, sosyolojik ve felsefi arka planını sundu. PKK, bu perspektif doğrultusunda 5-7 Mayıs 2025’te gerçekleştirdiği 12. Olağanüstü Kongresi’nde, örgütsel yapısını feshetme ve silahlı mücadeleyi sonlandırma kararı aldığını duyurdu. Kongre sonrası süreçte, siyasi iktidarın somut adımlar atmadığı, vaatler ve istişarelerle sınırlı kaldığı gözlemlendi. Ancak Abdullah Öcalan, sınırlı imkanlarına rağmen süreci ilerletmek için perspektifler sunmaya devam etti.
ABDULLAH ÖCALAN’IN ÇAĞRISI YENİ BİR EŞİK
Gelinen aşamada, siyasi iktidar, Meclis bünyesinde bir komisyon kurulması hazırlıklarına başladı. Yansıyan bilgilere göre, ‘Toplumsal Barış ve Demokratikleşme Komisyonu’nun önümüzdeki haftalarda resmi olarak kurulması bekleniyor. Komisyonun yaz tatiline girmeden veya geç girerek çalışmalara başlayacağı belirtiliyor. Komisyonun, silah bırakma sürecinin hukuki çerçevesini oluşturması, demokratikleşme adımlarını tartışması ve toplumsal mutabakatı sağlaması hedefleniyor. Abdullah Öcalan’ın bu hafta içinde yapması beklenen çağrı da sürecin pratikleşmesi açısından önemli bir eşik olarak değerlendiriliyor. Silah bırakma aşaması, Abdullah Öcalan ve Kürt halkı için kritik bir öneme sahip. Süreçte sıçrama anlamına gelecek bu adım, siyasal iktidar için de samimiyet sınavı anlamına geliyor.
DEM PARTİ: KOMİSYON TOPLUMSAL MUTABAKATLA ÇALIŞMALI
DEM Parti ise, komisyonun geniş toplumsal mutabakatla çalışması gerektiğini vurgularken, iktidarın çekingen tutumuna karşı Abdullah Öcalan liderliğinin süreci ileriye taşıdığını belirtti. Siyasi partilerden CHP, sürece destek verdiğini ve Meclis bünyesinde yürütülmesi gerektiği görüşünde. Diğer muhalefet partilerinin de benzer görüşleri savunması, sürecin ilerlemesi için bir toplumsal mutabakatın olduğunu gösteriyor. Sürecin başarısı, siyasi iktidarın hukuki güvenceler ve demokratik reformlar konusunda atacağı adımlara bağlı.
Özgür Paksoy / MA
