Künye   Hakkımızda
1 Aralık 2025, Pazartesi
Politika Haber
  • GÜNDEM
  • EMEK
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • KADIN
  • GENÇLİK
Tüm Haberler
Sonuç Bulunamadı
View All Result
Politika Haber
Sonuç Bulunamadı
View All Result
Anasayfa Doğa

Profesörden ‘su tasarrufu’ çağrısı: Ülkenin aklı, tükettiği su ile ölçülür

Erzurum Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Tarımsal Yapılar ve Sulama Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Yasemin Kuşlu, kuraklığın baş gösterdiği bugünlerde, su tüketiminde çok cimri davranılması gerektiğini söyledi.

28 Ocak 2021
Profesörden ‘su tasarrufu’ çağrısı: Ülkenin aklı, tükettiği su ile ölçülür
Facebook'ta PaylaşTwitter'da PaylaşWhatsApp'ta Paylaş

Türkiye’de yağış azlığı ve su kullanımındaki hatalar nedeniyle son yılların en kurak dönemi yaşanıyor. Yurt genelinde sonbahar ve kışın ilk aylarında yeterli yağışın alınamaması sonucu baraj ve göletlerdeki su sevilerinin düşmesi, kuraklık endişesine yol açtı. ‘Kuraklıkla nasıl mücadele edilecek?’ sorusuna da uzmanlardan yanıtlar gelmeye devam ediyor.

Atatürk Üniversitesi’nden Prof. Dr. Yasemin Kuşlu, su kullanımında cimri olunması ve alternatif su kaynaklarının bulunması konusunda uyardı. Birleşmiş Milletler’den yerel yönetimlere kadar birçok yerde kuraklıkla ilgili eylem planlarının hazırlandığını söyleyen Kuşlu, “Kaynakların herkese yetmeyecek kadar az olmasına kıtlık, suyun az veya şiddetli kıtlığına da kuraklık denir. Kuraklık dünyanın birçok yerinde ortak sorun halinde ve çözüm için çalışmalar yapılıyor. Kuraklıkla ile ilgili uluslararası sözleşmeler yapılıyor ama zincirin bir yerinde tıkanıklık oluyor ve kopmalar yaşanınca kuraklığı iyi yönetemiyoruz” dedi.

‘KAR YAĞDI, KURAKLIK BİTMEDİ’

Sonbahar ve kış aylarında gereken yağış alınamadığını ve geç de olsa kar yağdığını belirten Prof. Dr. Kuşlu, bunun yeterli olmadığını vurgulayarak, şunları söyledi:

“Kar yağdı, kuraklık bitti mi? Hayır. Kuraklık maalesef bir gerçek. Geçtiğimiz yılların yağış periyotlarına bakarsak eğer kar yağması ile kuraklığın bitmediği sonucuna varabiliriz. Kuraklığın da kendi içerisinde türleri vardır. Bunların en basiti meteorolojik kuraklıktır. Örneğin; İstanbul’da yaşanan durum bir meteorolojik kuraklıktı. Belli dönemlerdeki yağış miktarını önceki yıllarla karşılaştırırsanız o yıl yağış daha az ise meteorolojik kuraklıktan bahsedilir. Meteorolojik kuraklık tarımsal üretime etki ediyorsa yani bitkinin yetiştiği dönemde toprakta yeterli miktarda su yoksa bu durumda tarımsal kuraklık adını alır. Örneğin; Erzurum’da şu anda her yer karla kaplı çok güzel kar yağışı beklediğimizden biraz geç oldu ama yağdı. Bu yağan kar, bitki üretim dönemine rastladı mı? Hayır, rastlamadı. Erzurum’da bitki üretim dönemi mayısta başlar eylül ayının ortalarına kadar sürer. Bu dönem içerisinde su kaynakları toprakta yeteri kadar bulunmuyorsa bu açığı bir şekilde karşılamak zorunda kalırız. Bahsettiğimiz kuraklık uzun yıllar boyunca bu seyirde devam ediyorsa ‘hidrolojik kuraklık’ adını verdiğimiz çok şiddetli ve tehlikeli bir kuraklık şekline dönüşüyor. Tarihe baktığınız zaman büyük göçler bu tip büyük, şiddetli kuraklık zamanlarında ortaya çıkmış. Nasıl sonuçları var? Mesela bitkisel üretim az olduğu için ona bağlı olarak hayvansal üretim de az olur. Az olunca yeterli besin gıda sağlanamaması bizi bu yönüyle dışarıya bağımlı yapar. Dışarıya bağımlı olursak ekonomik yönden hassas ve kırılgan bir yapı oluşur. Aynı zamanda temiz suya erişim, gıda üretimi konusunda sıkıntılar yaşanır.”

‘ALTERNATİF YOLLAR BULUNMALI’

Yeterli yağış olmadığı durumlarda mutlaka alternatif yolların bulunması gerektiğini anlatan Prof. Dr. Kuşlu, yağış yoksa açığın kapatılması gerektiğini belirtti. Açığın sulama ile kapatılması gerektiğini kaydeden Kuşlu, “Peki sulama için ne gerekli? Su kaynağımızın olması gerekiyor. Geçmişten günümüze baktığınız zaman insanlar doğa ile mücadele içinde ve bu su açığını kapatmak için su toplama yapıları, barajlar ve depolama yapıları kurmuşlar. Bundan 1200-1300 yıl önce Doğu Anadolu’da, İç Anadolu’da, Çorum tarafında tarihin ilk barajı yapılmış. İnsanlar, suyun yıl içerisinde adil dağılmadığını fark edince suyu bir yerde toplayıp depolama ihtiyacı duymuşlar. Van yöresinde Şamran Kanalı vardır ve Muradiye Ovası’na su taşıyan kanaldır. Urartular tarafından çok büyük emekle yapılmıştır. Urartulara ‘Hidrolik Uygarlığı’ denir. Baktığımız zaman tarihte hep var olan şey şudur; suyun olduğu zamanlarda olmayan zamanlar için su kaynağı elde etmek. Yani suyu kanaatli kullanmak kadar yeni su kaynakları bulmak ve suyu depolamak da çok önemli” dedi.

‘SULAMA YÖNTEMLERİ DEĞİŞTİRİLMELİ’

Tarımsal çalışmalarda sulama yöntemlerinin önemine vurgu yaparak, iletim kayıplarının minimuma indirilmesi gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Kuşlu, “Örneğin; tarlanın başına suyu taşımamız lazım. Taşırken, ‘Su kanalı kırık mı? Sızdırma yapıyor mu? Temiz mi?’ gibi birçok soruyu cevaplamak gerekiyor. Bu iletim ve buharlaşma kayıplarını minimuma indirilmeli. Bu noktada açık kanal sisteminden ise kesinlikle vazgeçilmeli. Yatırımcı kuruluşlar zaten ‘kapalı kanal sistemi’ne geçmeyi planlıyor. Tarlanın başına suyu getirdikten sonra suyu bitkinin kök bölgesine ulaştırmanız gerekiyor. Bitkinin kök bölgesine suyu ulaştırabilmek için suyu karık sulama, salma sulama gibi çok fazla su harcayan bir sistemle kök bölgesine veriyorsanız bu durum su kullanım oranınızın çok yüksek olduğunu gösterir. Suyu çok daha ekonomik kullanan basınçlı sulama sistemleri, örneğin damla sulama, yer altı sızdırma yöntemi gibi suyu daha cimri kullanan yöntemleri seçmek gerekir. Cimri sulama yöntemlerini kullanmamız ve bunu yaparken de çiftçinin, üreticinin geçmişten gelen alışkanlıklarını gözetmek lazım. Bir anda kesip atması çok zor, bir yatırım gerektiriyor. Devlet tarafından desteklenmesi ve özendirilmesi gerekiyor. Bu çalışmalar mutlaka yapılmalı. Baktığımız zaman dünyada ve ülkemizde tatlı su kaynaklarının yüzde 70’ten fazlasının tarımsal çalışmalarda kullanıldığını görmekteyiz. Bunu minimuma çekmek zorundayız” diye konuştu.

‘SU, DÖNÜŞTÜRÜLEREK KULLANILMALI’

Türkiye’de özellikle büyük şehirlerde arıtma tesislerinin yaygınlaştığını sözlerine ekleyen Kuşlu, “Suyu değiştirip, dönüştürerek kullanmak zorundayız. Örneğin; banyoda kullandığımız suyun analiz ve tahlillerinin yapılmasının ardından toprak için zararlı bir içeriği yoksa tarımsal çalışmalarda kullanmamız mümkün. Ülkemizde arıtma tesisleri özellikle büyük şehirde çoğunlukla kurulmuş durumda. Bu tesislerden çıkan su biraz daha iyileştirildikten sonra kullanılırsa alternatif bir su kaynağı elde etmiş olunur. Tatlı su kaynaklarını ise insan tüketimi, endüstriyel alanlarda kullanılmış oluruz” dedi.

‘DOĞAYA NE KADAR İYİ DAVRANIRSAK BİZE O KADAR CÖMERT OLUR’

Kuraklıkla baş etmenin en önemli yolunun farkındalık oluşturmak olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kuşlu, su yönetiminde alternatif kaynaklar bulmanın yanı sıra insanları da bu konuda bilinçlendirmenin çok önemli olduğunu vurguladı. Ülke genelinde kış mevsimin yağışsız geçmesi üzerine yağan karın haberlerinin olumlu işlenmesinden memnun olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kuşlu, şunları kaydetti:

“Kuraklıkla savaşmak için farkındalık yaratmamız çok önemli. Buna örnek olarak son zamanlarda haberleri yayınlayan medya organlarından bahsedebilirim. Kuralıktan sıkça bahsettiğimiz bir yılın içindeyiz ve kar yağdığında hiçbir manşette ‘kar esareti’ gibi cümlelere yer verilmemişti. Bundan ben çok mutlu oldum. Kar, yağmurdan çok daha değerli bir yağış türüdür. Eridiğinde toprağa usul usul sızar, erozyona neden olmaz, toprağı örterek yalıtım sağlar. Yer altı su kaynaklarını besler ve bu kaynaklar bizim için stratejik öneme sahiptir. Biz öğrenciyken hocalarımız bize ‘Bir ülkenin gelişmişliği kişi başına düşen enerji ve su tüketiminin fazlalığı ile belli olur’ demişti. Ben de şu an öğrencilerime, ‘Bir ülkenin aklını, tükettiği yeterli enerji ve su oranıyla ölçebilirsiniz’ diyorum. Eğer durum elverişliyle kişi başına günlük 200 litre su tüketimi hesaplayabilirsiniz ama bu gelecekte torunumuzun ağzından lokmayı çalmak gibidir. Şimdi dişlerinizi fırçalarken musluğu kapatıyorsanız bu torununuza bir lokma daha veriyorsunuz demektir. Bu bakış açısıyla bakmamız lazım. Doğaya ne kadar iyi davranır, kaynaklarını verimli kullanırsak o da bize iyi davranır ve fazlasıyla cömert olur zaten.”

DHA

İlgili Haberler

Ortak açıklama: Sarıçam ormanları coğrafyanın nefesidir
Doğa

Ortak açıklama: Sarıçam ormanları coğrafyanın nefesidir

24 Kasım 2025
İstanbul’da hava kirliliği alarmı
Doğa

İstanbul’da hava kirliliği alarmı

23 Kasım 2025
Bulancak madene teslim edildi: Yaşam alanları tehdit altında
Doğa

Bulancak madene teslim edildi: Yaşam alanları tehdit altında

12 Kasım 2025
“Türkiye’ye plastik atık ithalatı yasaklansın”
Doğa

“Türkiye’ye plastik atık ithalatı yasaklansın”

9 Kasım 2025
15 yıllığına planlanan ‘Çöp Depolama Tesisi’ 33 yıldır faaliyette
Doğa

15 yıllığına planlanan ‘Çöp Depolama Tesisi’ 33 yıldır faaliyette

9 Kasım 2025
Rapor: 240 gölün 186’sı kurudu
Doğa

Rapor: 240 gölün 186’sı kurudu

8 Kasım 2025
Politika'dan Günün Yorumu
Apocular, Kemalciler, Markscılar
Politika'dan Yorum

Apocular, Kemalciler, Markscılar

Politika Haber
26 Kasım 2025
Politika'dan Söyleşi
Sosyalist cumhurbaşkanı adayı Osman Zorba:  Burjuva güçler için çözümsüzlük en iyi çözümdür.
Politika'dan Söyleşi

Sosyalist cumhurbaşkanı adayı Osman Zorba: Burjuva güçler için çözümsüzlük en iyi çözümdür.

Politika Haber
26 Ekim 2025

EN SON HABERLER

TÜİK üçüncü çeyrek büyüme verileri açıklandı

TÜİK üçüncü çeyrek büyüme verileri açıklandı

1 Aralık 2025
Güney Afrika’dan Trump’ın ‘beyaz soykırımı’ iddialarına yanıt

Güney Afrika’dan Trump’ın ‘beyaz soykırımı’ iddialarına yanıt

1 Aralık 2025
Sudani ile Tom Barrack bir araya geldi

Sudani ile Tom Barrack bir araya geldi

1 Aralık 2025
Birçok kentte sağanak ve kar yağışı bekleniyor

Birçok kentte sağanak ve kar yağışı bekleniyor

1 Aralık 2025
Trump: Ukrayna konusunda Rusya için bir termin tarihi koymayı planlamıyorum

Trump: Ukrayna konusunda Rusya için bir termin tarihi koymayı planlamıyorum

1 Aralık 2025
Down sendromlu Zınar ilk hayalini gerçekleştirdi, sıra ikincisinde

Down sendromlu Zınar ilk hayalini gerçekleştirdi, sıra ikincisinde

1 Aralık 2025
Hasta tutsağın eşi: Orada kalırsa yaşamını yitirecek

Hasta tutsağın eşi: Orada kalırsa yaşamını yitirecek

1 Aralık 2025
Politika Haber

© Tüm hakları saklıdır
Politika Haber'de yayımlanan yazı, haber, fotoğraf ve videoların her türlü telif hakkı Mustafa Suphi Vakfı'na aittir. İzin alınmadan, kaynak gösterilmeden ve link verilmeden alıntılanamaz.

Bizi Takip Edin

Kurumsal

Künye

Hakkımızda

Çerez Politikası

Gizlilik Politikası

Kullanım Koşulları

Politika Haber, MA ve SPUTNIK abonesidir.

© 2025 Politika Haber - Büyük İnsanlık İçin Politika!

Sonuç Bulunamadı
View All Result
  • Politika’dan Yorum
  • Politika’dan Söyleşi
  • Gündem
  • Emek
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kadın
  • Gençlik
  • Göçmen
  • Emeklilik
  • Eğitim
  • Doğa
  • Tarih
  • Kültür
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Spor
  • Video Haber
  • Foto-Galeri
  • Tüm Haberler

© 2025 Politika Haber - Büyük İnsanlık İçin Politika!