Yeşil Sol Parti 4. Kongresi geçtiğimiz hafta sonu Ankara’da gerçekleşti ve partinin tüzüğünde yapılan değişiklik sonucunda adı Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi, kısaltması HEDEP olarak değiştirildi. Böylece HEP’den başlayan süreç onuncu parti değişikliği ile sürekliliğini sağladı. “Devlette devamlılık şarttır” derler. Biz de “demokratik alanda devamlılık şarttır” diyelim.
Bilindiği üzere HDK’nin kuruluşu ve ardından HDK’nin seçim partisi olarak HDP’nin kurulması ile Türkiye’de o güne kadar olmayan kalıcı ve sürekli bir birlik sağlanmış oldu. Türkiye işçi sınıfının devrimci, sol, sosyalist, komünist güçleri ile Kürt devrimci, demokratik, özgürlük hareketinin güçleri bir çatı altında birleşmesi niteliksel olarak çok önemli bir kazanım sağladı.
Öyle bir güç oluşturuldu ki, TBMM çatısı altında dahi üçüncü parti durumuna gelinebildi. Bu duruma ulaşmak on yıllardır sürdürülen parlamento dışı mücadelenin bir sonucu oldu. Kimse yanılmasın. Parlamentoya yansıyan sokaktaki mücadelenin sonuçlarıdır. Sonra parlamento kürsüsü de doğru olarak kullanılarak onun sokaktaki etkisi artırıldı. Bu da egemen sınıfları son derece rahatsız etti. HDP’nin kapatılma girişimlerinin başka bir nedeni yoktur.
Türkiye’de siyasetin çehresini değiştiren bu olgu aynı zamanda büyük bedeller ve fedakarlıklar ile mücadelenin kesintisiz sürdürülmesini gerektirdi. Bugün HDP’nin yönetici, vekil, seçilmiş belediye başkanları, kadroları ve üyeleri kadar cezaevinde üyeleri tutsak olan başka bir siyasi parti yok. Hem de parlamentoda temsil edilen bir parti olarak… Ve şunu da eklemek lazım. Türkiye’de hiçbir parti bu kadar baskı, tutuklama ve soruşturma sonucunda ayakta kalıp varlığını sürdüremez. Ama HEDEP geleneği sürdürür. Çünkü kökleri çok derinlerde ve gerçekten işçi ve emekçi halkların desteğine sahip. Bu kaynak sürekli yeniden üretebilecek bir nitelik taşır.
HEDEP sadece Kürt halkının partisi değildir. Kürt halkının partisi olan Demokratik Bölgeler Partisi DBP aynı zamanda HEDEP’in bileşeni ve omurgasıdır. Onun dışında HEDEP içinde bileşen olarak yer alan Türkiyeli devrimci, demokratik, sosyalist kurumlar ve komünistler ile Türkiye tarihinde bugüne kadar yaratılamamış bir güç birliği yaratılmış oldu. Bu çok önemli bir kazanımdır.
Önümüzdeki süreçte HEDEP’in faaliyetlerinde HDK faaliyetleri ile uyumu ve özellikle yığın çalışmasının HDK yerel meclisleri üzerinden örgütlenmesi, seçilmiş HEDEP vekillerinin TBMM kadar hatta ondan daha fazla kendilerini HDK vekilleri olarak görüp ona göre davranmalarının HEDEP’in geleceği açısından büyük önemde olduğunu düşünüyoruz.
Mayıs 2023 seçimleri sonrası binlerce toplantı ve konferanslarda tartışılan konuların çözümünün ana halkasının HDK meclis çalışmaları ve onun siyasi partisi olarak HEDEP bünyesinde çalışmaların olması gerektiği gibi düzenlenmesi ile gerçekleşeceğine inanıyoruz.
Birleşik demokratik parti geleneğini koruyup sürekliliğini sağlamak ve geliştirmek kadar önemli olan diğer bir konunun Mayıs seçimleri öncesinde kurulan ve aslında seçim ittifakı olmadığı duyurulduğu halde seçimlerden sonra atıl hale gelen Emek Ve Özgürlük İttifakı’nın canlı bir organizma olarak yaşam bulmasıdır. EÖİ’nin değeri, HEDEP çatısı altında birleşen farklı partilere ilave olarak daha geniş bir yelpaze ile bir araya gelerek ulusalcı solcularımızın dışındaki tüm güçlerin birliğinin sağlanmasıdır. HEDEP’te yönetici görev üstlenen arkadaşlarımızın bu konuya gereken önemi vereceklerine inanıyoruz.
HEDEP’in önüne koyduğu politik görevler EÖİ çerçevesinde genişletilerek hep birlikte politik faaliyette yaşama geçirilirse Türkiye’de barış, demokrasi ve sosyalizm mücadelesinin ciddi mesafe kat edeceğine inancımız sonsuzdur. Bu düşünce ile HEDEP’e hoş geldin diyor, tüm görev üstlenen arkadaşlara başarılar diliyoruz.