Partisi Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) düzenlediği etkinliklere, kayyım atamaları protestolarına, cenaze ve taziye ziyaretlerine katılmak ile HDP önünde bekletilen kişilerin partililere saldırmasına tepki göstermesi üzerine polisi darp ettiği gerekçeleri öne sürülerek Amed Büyükşehir Belediye Meclis üyesi Şehriban Zuğurli hakkında “örgüt üyesi olmak” ve “görevi yaptırmamak için direnme” iddiasıyla açılan davada Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi 7 yıl 9 ay hapis cezasına hükmetti. Yerel mahkemenin kararına karşı İstinaf Mahkemesi’ne itiraz başvurusu yapıldı. Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2’nci Ceza Dairesi, Zuğurli’ye “örgüt üyesi olmak” ve “görevi yaptırmamak için direnme” suçlamasıyla Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği 7 yıl 9 ay hapis cezasını “hukuka aykırılık” nedeniyle bozdu.
‘CENAZEYE KATILMAK TEK BAŞINA SUÇ DEĞİL’
İstinaf Mahkemesi bozma kararında, Zuğurli’nin belediye meclis üyesi olduğuna işaret ederek, belediye meclis üyeliği kapsamında olan suç teşkil etmeyen faaliyetler ile taziye ve cenazelere katılmanın atılı suç yönünden tek başına delil ya da örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceğini belirtti. İstinaf, Zuğurli’nin katıldığı her eylem bakımından örgütün talimatının bulunup bulunmadığı, sanığın örgüt talimatıyla eyleme katılıp katılmadığının, Zuğurli’nin söz konusu eylemlere siyasi kişiliği gereği katılıp katılmadığının araştırılmasını ve dosya ile ilgili belge ve bilgilerin denetime açık olacak şekilde dosyaya konulmasını istedi.
‘POLİS İFADESİ NEDEN ATK RAPORUNDAN ÜSTÜN’
İstinaf Mahkemesi, HDP önünde bekletilenlerin partililere saldırması nedeniyle Zuğurli’nin masa ile polise saldırdığı ve polis memurları Recep Bahadır ve Turgut Kuşpınar’ı yaralaması nedeniyle masanın silah kabul edilerek açılan “görevi yaptırmamak için direnme” suçlamasıyla açılan kamu davasında verilen cezayı da bozdu. Polis tespit tutanağında sanığın grup halinde alınan masayla polise saldırdığının belirtildiği, polisin de Zuğurli hakkında ifadelerinin bulunduğu, ancak Adli Tıp Kurumu’nun (ATK), sanığın o kişiler arasında bulunduğuna karar vermenin yetersiz olduğu yönünde tespitinin yer aldığı belirtildi. İstinaf, polis ifadesinin neden ATK raporundan üstün tutulduğunun açıklanmamasını da bozma gerekçesi yaptı. İstinaf, ATK raporunun sanık lehine olmasına rağmen mahkûmiyet kararına niçin esas alınmadığının da açıklanmasını istedi.
‘GEREKÇE SOYUT’
İstinaf Mahkemesi, “görevi yaptırmamak için direnme” suçlaması nedeniyle verilen hapis cezasının “sanığın bir daha suç işlemeyeceğine dair mahkemede olumlu kanaat oluşmaması” nedeniyle cezasının ertelenmemesi yoluna gidilmemesini de “soyut gerekçe” olarak niteledi. İstinaf, bu konuda, müşteki ve katılan polis memurlarının olay tarihinde görevli olduklarına ilişkin görev belgesi getirmeden hüküm kurulmasının eksik inceleme olduğunu, tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesinin hukuka aykırılık teşkil ettiğini ifade etti.
CEZAYI BOZDU
İstinaf Mahkemesi verilen cezayı “eksik inceleme” ve “hukuka aykırılık” nedeniyle bozarak dosyayı, yargılamanın yapılacağı Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi.
MA
