Halkların Demokratik Partisi (HDP) Muğla İl Örgütü, Marmaris ilçesinde süren orman yangınlarına ilişkin yazılı açıklama yayımladı.
Açıklamada, Türkiye’nin korunması gereken en değerli yerlerinden biri olan Marmaris’te 3 bin hektar civarında ormanlık alanın yok olduğu belirtilerek, “Söndürülemeyen yangınla birlikte kaygılarımız çoğalıyor. Geçen yıl yaşanan, söndürmeye ayrılan kaynakların, devlet tarafından yürütülen söndürme çalışmalarının yetersizliği, bu yılki ilk önemli yangında sorulan temel sorulardan birini oluşturuyor. Yetkililerin doğru düzgün önlem alması gerekmiyor mu? Yangının hızıyla birlikte, yangının çıktığı yerler, son yıllarda bölgemizde yürütülen ormansızlaştırma uygulamaları, yanan alanlar, yine hangi çevreler için heba ediliyor sorusunu da sorduruyor?” denildi.
TOMA İLE YANGINA MÜDAHALE
Orman yangınına tomadan su sıkılarak söndürülmesine tepki gösterildiği açıklamada, “Bir yandan yurttaşların ormana girmesinin yasaklandığı, orman varlıklarını azaltmaktan başka sonuç vermeyecek endüstriyel plantasyon ve ormanların maden, konut yapımı gibi kullanımı artırıcı politikaların bugün karşılaşılan sonuçları doğuran yanlış resmi politikalar olduğu ortadadır. Bir yandan da ormanı yok eden Sinpaş’ın mevzuattaki bütün yasakları hiçe sayarak hukuksuz biçimde yürüttüğü inşaata devam etmesi; bunu dile getirenlere ceza soruşturmalarının başlatılması resmi bakış açısını ortaya koymaktadır” diye belirtildi.
BÜYÜK FELAKET
Marmaris Ekoloji Mücadele Komitesi de yaptığı yazılı açıklamada, “Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’ ilan edilen Bördübet mevkiinin büyük bir bölümünün şu an itibariyle maalesef yandığına şahit oluyoruz. Yapılması gereken tüm kurumların koordineli bir şekilde çalışması, yangınların nedeninin doğru tespiti, buna yönelik önlemlerin STK’lar ve gönüllülerin de içinde olduğu organizasyonlar/komisyonlar aracılığı ile tüm halka yayılan bilgilendirme, bununla beraber orman ve yol kıyısı taban temizliği, çok övündüğümüz İHA’larla birlikte gelişen teknolojiyi kullanarak kurulacak erken müdahale sistemleri olduğu ortadadır. Ama ilk yangından bugüne hiçbir adım atılmaması, yangın tehlikesinin artacağı Temmuz-Ağustos aylarında bizi daha da büyük felaketlerin beklediği hissini ve umutsuzluğunu yaşamamıza sebep olmaktadır” ifadelerine yer verildi.
MA
