Mezopotamya Ekoloji Hareketi, Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Özgür Kadın Hareketi (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) ekolojik tahribat ve orman kıyımına karşı Şırnak’ta 17 Eylül’de gerçekleştireceği yürüyüşe 2 gün kaldı. “Savaş Yıkımına ve Doğa Talanına Karşı Yürüyoruz” şiarıyla gerçekleştirilecek yürüyüş için birçok kentte hazırlıklar sürüyor.
DBP: DOĞAYA SAHİP ÇIKALIM
DBP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Hayretin Altun, 2015 yılı sonrası devreye sokulan “soykırım” saldırılardan doğanın da nasibini aldığına işaret etti. Altun, “Barajlarla, maden ocaklarıyla ormanları yok ediyorlar. Buna karşı mücadele hattı oluşturup, Kürdistan coğrafyasını talan etmek isteyenlere karşı birlik olunup, tepki gösterilmelidir. Dünyadaki ekolojist hareketleri ve tüm sivil toplum kuruluşları bilgilendirmek, AKP-MHP’nin bu kirli politikalarını teşhir etmek gerekir” diye kaydetti. Altun, “Hep birlikte doğaya sahip çıkalım. Cudi’de gerçekleşen doğa katliamına karşı tüm sivil toplum kuruluşları ve siyasi partileri bu yürüyüşü sahiplenmeli” çağrısı yaptı.
HDP: BİLİNÇLİ POLİTİKA
Savaşın yıkım ve talan olduğuna dikkati çeken HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Zeyat Ceylan, savaşlarda yaşanan can kayıpları ve ekolojik tahribatlara değindi. Doğa talanına karşı 17 Eylül’de yönlerini Cudi’ye çevireceklerini ifade eden Ceylan, tüm kesimlere yürüyüşe çağırdı. Ceylan, şunları söyledi: “Doğanın katledilmesine artık yeter diyoruz. Günde 50 kamyonluk ağaç kesilip, başka kentlere götürülüyor. Bu talan sadece Şırnak’ta değil, Diyarbakır, Serhat, Botan’da sürüyor. Bu politika Kürdistan’da sürdürülen kirli ve bilinçli bir politikadır. Hep beraber bu talan ve savaşa hayır demek için tüm halkımızı 17 Eylül’deki yürüyüşe davet ediyoruz.”
İNSANSIZLAŞTIRMA POLİTİKALARI
DBP Parti Meclisi (PM) üyesi Salih Mevali, ağaç kesimlerinin arkasında “bölgeyi insansızlaştırma politikaları” olduğu belirtti. Mevali, “Mesele sadece ağaç değil. Yıllarca Kürt köylerinin yakıp yıktılar. Kürt kimliğine dönük 4 taraftan bir saldırı mevcut” dedi. Söz konusu saldırı ve politikalara yürüyüş ile tepki göstereceklerini ifade eden Mevali, ekolojik tahribatın sadece ağaç katliamları değil, “güvenlik” adı altında yapılan barajlar ve HES ile de sürdüğünü kaydetti.
Mevali, geçmiş yıllarda yakılan ağaçların şimdi kesildiği ve rant kapısı haline geldiğine işaret ederek, “Kürt halkı 100 yıldır kendisine yapılan onca baskıyı ve katliamı kabul etmedi. Bunu da kabul etmeyecek. Bizim için değerli olan ormanlardan ellerini çeksinler. İnsanım diyen ve bu haksızlığı kabul etmeyen herkesi sesini yükseltmeye, bu yürüyüşe bekliyoruz. Urfa’dan Şırnak’a, bu vahşete cevap olmak için gideceğiz” ifadelerini kullandı.
URFA’DAN ŞIRNAK’A DESTEK
HDP Urfa İl Eşbaşkanı Aliye Kızıldamar, orman kıyımıyla bölgenin insansızlaştırılmak istendiğini belirtti. Kızıldamar, “Ağaç katliamlarının özellikle Kürt illerinde daha planlı, sistemli ve politik temelde geliştiğini görüyoruz. Uygulanan katliam, yaşamı herkes için güvencesiz bir hale getiriyor. Buna karşı bir mücadele yürütüyoruz. Şırnak’ta halk ağaçların kesilmemesi için başvurular yapmıştı. Ama henüz bir yanıt vermediler. Biz de yerelden doğru mücadeleyi desteklemek amacıyla 17’sinde Şırnak’a hareket edeceğiz. Bu doğa katliamının karşısında güçlerimizi birleştireceğiz” diye konuştu.
“Doğamızın katledilmesine izin vermeyeceğiz” diyen Kızıldamar, şunları söyledi: “Biz bunları barajların yapımında, enerji santrallerinin yapımında gördük. Doğayı korumak temel ilkemiz olmalı. Barışa, yaşama ve doğaya karşı duyarlı olan herkesi bu yürüyüşe davet ediyoruz. Hepimizin yaşamı birbiri ile bağlantılı. Gelin hep birlikte doğamızı koruyalım.”
TJA’DAN DAVET
TJA üyesi Garip Yeşil ise, “Ormanlar olmazsa toplum da olmaz” dedi. ağaç katliamıyla kadınların katledilmesinin arkasında benzer politikalar olduğunu kaydetti. Ağaç katliamlarının önü alınmaz ise fiziki katliamlar ile karşı karşıya kalınacağı uyarısında bulunan Yeşil, toplumun bütün kesimlerini yürüyüşe davet etti.
MA
