Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi Sezai Temelli, AKP imzasıyla Meclis’e sunulan Torba Kanun ve AKP’li Cumhurbaşkanı kararıyla vergilere getirilen zamlara ilişkin Meclis’te basın toplantısı düzenledi. Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlanacak olan AKP’nin Torba Kanunu’na işaret eden Temelli, AKP’nin torbayı, “Milli Dayanışma Paketi” şeklinde lanse ederek, meşrulaştırmaya çalıştığını kaydetti.
“ZAMLAR ŞAFAK OPERASOYNU”
Torbayı, “Millete zam dayatma paketi” olarak nitelendiren Temelli, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile getirilen zamları “şafak operasyonu” olarak değerlendirdi. Temelli, “Zaten bu ülke bir adaletsizlikler ülkesi ve bu adaletsizliklerden birinin de vergi alanında yaşandığını biliyoruz. Çok ciddi adaletsizlikler üzerine yeni adaletsizlikler eklendiğini hem torba yasadan hem de bu sabah açıklanan zamlardan görüyoruz” dedi.
“İNSANLARIN ÜMÜĞÜNE GEÇİRDİ”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ekonomiye ilişkin açıklamalarına da değinen Temelli, bu açıklamaların “Kemer sıkma” anlamına geldiğini kaydederek, şunları söyledi: “Kemeri bu sefer insanların ümüğüne geçirme peşindeler. İnsanlara para dağıtarak, ücrete zamlar yaparak, her şeyin çok yolunda gittiğini göstererek kaşıkla verdi, sapı ile aldı. Asgari ücrete zam yaptılar. 480 olarak açıkladılar, bugün itibariyle 430 dolara düştü. Yani dahi insanlar ücretini almadan 1200 TL’yi kaybettiler. Aynı şeyi ücret artışlarında da yaşayacağız. Daha bugünden açıklanan zamlar henüz yasa görüşülmeden maaşlar erimeye başladı. Ortada bir istikrar yok, ortada bir kaos var. Bu kaosun bedelini yoksul halk, emekçiler, kadınlar ve özellikle Kürt halkı ödüyor. Neden mi? Çünkü bu ülkede savaş var, militarist politikalar hala hakim ve bunun finansmanı bütçe açığı ve cari açığa katlanmamıza neden oluyor. Yoksullukla mücadele etmek yerine yoksulluğu idare etmek gibi bir politika ile karşı karşıyayız.”
“İKTİDAR CEBİMİZE GÖZ DİKTİ”
Erdoğan’ın aldığı zam kararlarına vurgu yapan Temelli, “KDV artışlarında yüzde 8’den 10’a çıkan, yüzde 18’den 20’ye çıkan cetveldeki ürünlere baktığınızda içinde bebek bezini göreceksiniz, insanların zaruri ihtiyaçlarını göreceksiniz. İktidarın neye göz diktiğini önümüze koymuştur. Yani cebimize göz dikmiştir ve bunu da vergiler aracılığıyla yapıyor” dedi.
DEPREM VERGİLERİNE NE OLDU?
Temelli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Deprem vergilerini deprem dışındaki alanlara nasıl rahatlıkla harcadıklarını itiraf etmişlerdi. Demek ki deprem vergileri bugün karşımıza çıkan deprem sorununu çözmek için kullanılmamış ve kullanılmayacak. Bir de deprem bağışları vardı. Bu deprem bağışları yanlış hatırlamıyorsam 115 milyar lira kadar bir rakam açıklandı. Ortada bu para da yok. Oysa deprem alanında ortaya çıkan maliyet 104 milyar liraydı. Bunlar yetmezmiş, şimdi karşımıza çıkan pakette bu kamuflajla insanları kandırmaya devam ediyorlar. Devasa bütçe ve cari açık vardır. Böyle militarist bir anlayışla yoksulluğa karşı acımasız yaklaşımla Türkiye’nin yapısal sorunlara çözülmediği gibi bu açıklar devam edecektir.
“SARAYIN SİLAHLANMA ÇARKI ENFLASYONDAN GEÇİYOR”
Enflasyonla mücadele mi etmek istiyorlar? Hayır! Enflasyon ile halkın satın alma gücünü düşürmek istiyorlar. Enflasyonla aslında aşırı borçlandıkları borç kağıtlarının değerlerini düşürmek istiyorlar. Çünkü enflasyonla yönetmek istiyorlar. Sarayın, silahlanmanın, yolsuzluk çarkının finansmanı buradan geçiyor. Bu göz boyamaya karşı biz mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu çarpık ekonomik anlayışa karşı hem siyasi hem de iktisadi alanda, Türkiye’deki haklar, emekçiler yoksullar ile beraber her alanda mücadele edeceğiz. Biz toplumsal barış istiyoruz, adalet istiyoruz, ücret adaleti istiyoruz, yaşam hakkını savunmaya ediyoruz. Bunun da yolu iktidarın bu politikalarına son vermekten geçiyor.”
MA