Künye   Hakkımızda
19 Aralık 2025, Cuma
Politika Haber
  • GÜNDEM
  • EMEK
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • KADIN
  • GENÇLİK
Tüm Haberler
Sonuç Bulunamadı
View All Result
Politika Haber
Sonuç Bulunamadı
View All Result
Anasayfa Gündem

Temel: İktidarın komisyona sunacağı rapor sürecin ciddiyetiyle uyumlu olmalıdır

DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, sürecin temel dinamiğinin yasal düzenlemeler olduğunun altını çizerek, AKP’nin komisyona sunacağı raporun da sürecin ciddiyetiyle uyumlu olması gerektiğini söyledi.

18 Aralık 2025
Temel: İktidarın komisyona sunacağı rapor sürecin ciddiyetiyle uyumlu olmalıdır
Facebook'ta PaylaşTwitter'da PaylaşWhatsApp'ta Paylaş

DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, Medya Haber TV’de katıldığı programda Barış ve Demokratik Toplum sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Sürecin birinci aşamasının Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve Kürt Hareketi’nin attığı adımlarla tamamlandığını belirterek, “Bu süreç iyi değerlendirilebilseydi, şu an gelinen aşama çok daha fazla ilerde bir durum, ilerde bir aşama olabilirdi. Fakat hem iktidar hem devlet hem muhalefet aslında Öcalan liderliğinin, önderliğinin temposuna göre ve Kürt siyasi hareketinin, Özgürlük Hareketinin attığı tarihi adımlara göre bir tempo, bir hız ile çalışma yürütemedi. Meclis Komisyonu da açıkçası daha etkili, daha hızlı, daha sonuç alıcı bir çalışma yürütebilirdi. Fakat ilk aşamanın karakteri biraz az önce belirttiğim gibiydi. Tek taraflı iyi niyet adımları ve Türkiye kamuoyunu, Kürdistan kamuoyunu, hatta Ortadoğu ve dünya kamuoyunu bir şekilde mevcut çözüm perspektifine çekme, o gündeme çekme başarısını Önder Öcalan gerçekleştirebildi. Şimdi ikinci aşama biraz negatif, daha doğrusu negatif barış söylemi ya da negatif devrim süreci olarak tanımlanan 45 yıllık çatışmanın yarattığı ruh hali ve psikolojiyi aşarak, pozitif bir barış sürecine geçmeyi, pozitif bir devrim sürecine geçmeyi hedefliyor” dedi.

‘SÜREÇ DEVAM EDİYOR, BUNDAN DÖNÜŞ YOK’

Tayip Temel, ikinci aşamanın temel dinamiğinin yasal düzenlemeler olduğunun altını çizerek, “Yasal anlamda adımların hızlı bir şekilde atılması gerekiyor. Geçiş Yasası, Barış Yasası, özgürlük ve demokratik entegrasyon yasası gibi yasaların çıkarılarak barışın, toplumsal barışın ve kalıcı bir barışın önü açılmalı. Aslında ikinci aşamadan kastımız budur. Az önceki yasaların hızlı bir şekilde Meclis tarafından gündeme alınıp çıkarılması. Tamam, olumlu bir irade var, pozitif bir irade var. Hem iktidarda hem devlette bu sorunu müzakere ve diyalogla, çatışmasız bir şekilde çözüme dair bir irade ve inisiyatifin varlığından söz edebiliriz. Fakat bunu topyekûn bir siyasete dönüştürme, Türkiye toplumunun tümünün gündemine koyma ve toplumsallaştırma konusunda tutuk bir yaklaşım gözlemliyoruz. Bu çerçevede iktidarın uzunca bir süre bekleyen, irade göstermeyen, yine bekle-gör politikası sebebiyle aslında hem basında hem de kamuoyuna dönük negatif, yer yer olumsuz bir dilin kullanıldığını gördük ama artık herkesin anlaması gereken şey şu: Süreç devam ediyor, bundan dönüş yok. Bundan dönüşün hiçbir tarafa, hiçbir kesime faydası yok. Bundan sonra barışın sağlanması için, iç barışın ve bölgesel barışın daimi ve sürekli kılınması için riskler neyse göğüslenmeli, gereken adımlar atılmalı” diye belirtti.

‘İKİNCİ AŞAMA ESAS ADIMLARIN ATILMASINI GEREKTİRİYOR’

Tayip Temel, sürecin risklerine de dikkat çekerek, şunları söyledi: “Darbe sistematiği, Sayın Öcalan sürekli belirtiyor, devrededir. Norm dışı güçler devrededir. Gerçekten bu sürecin böyle asli düzenlemeleri ve asli adımları atılmadığı sürece, norm dışı devlet ve darbe sistematiği hem iktidarın içinden hem iktidarın dışından hem devletin içinden hem devletin dışından sürekli güç toplamaya, sürekli süreç karşıtı odaklar oluşturmaya dönük çabalarını biliyoruz, gözlemliyoruz. Bazen bir stadyumdaki provokatif bir söylem, bazen kimi etkinliklere yönelik provokatör diller kullanılarak oluşturulmuş olan nefret söylemleri, bazen de aslında geçmişte, 90’lardan bugüne denenen bütün çözüm süreçlerindeki daha tehlikeli ve riskli sabotajlar. Şimdi dışarıdan da bu süreci engellemeye çalışan güçler var. Dolayısıyla darbe sistematiğinin kendini tekrar oluşturmasına, örgütlemesine ve sürecin karakterine dair provokatif tutumlara girmesinin önünün alınmasının tek yolu bu süreci uzatmadan asli adımların, esas adımların atılmasını sağlamak. İşte ikinci aşama bunu gerektiriyor.”

‘MHP, RAPORUNDA BİR ÇÖZÜM PERSPEKTİFİ ORTAYA KOYAMAMIŞ’

DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Temel, siyasi partilerin Meclis Komisyonu’na sunduğu raporları da değerlendirdi. AKP’nin henüz rapor sunmadığını, CHP’nin bugün sunduğunu hatırlatan Temel, “TİP’in, Yeni Yol’un, MHP’nin raporlarını gördük. Kendimiz de DEM Parti olarak rapor sunduk. Aslında MHP raporunu dışında tutarsak, diğer parti ve siyasi grupların, yani meclis gruplarının sunduğu raporların büyük bir kısmında çözüme dair önemli belirlemeler var, önemli tespitler var. Hem Yeni Yol’un hem TİP’in hem zaten DEM Parti olarak biz kapsamlı bir çözüm projesiyle raporumuzu sunduk. MHP bu sürecin dinamiklerinden biriydi, Bahçeli’nin özellikle çağrısı gözetildiğinde, rapor o çağrıya, o çağrı sonrası gelişen çözüm iradesine denk bir perspektife sahip değil. MHP esas olarak devletin resmi kodlarının, ulus devletin o tekçi karakterinin çok ötesinde bir perspektif, bir çözüm anlayışı ortaya koyamamış. Dolayısıyla biz bunu bir tehlike, bir risk olarak görüyoruz” dedi.

CHP’NİN RAPORU: SÜRECE YAKLAŞIMI BÜYÜK TALİHSİZLİK

CHP’nin raporu gecikmesine rağmen beklentileri karşılamadığını dile getiren Temel, “CHP’nin raporunda: Aslında düşünün sürecin öncü aktörü ve sürükleyicisi Sayın Öcalan’dır ama CHP raporunda bir kez bile Sayın Öcalan’ın hem ismi geçmiyor hem de öncülüğünü yaptığı Barış ve Demokratik Toplum sürecinin tanımı ve ismi geçmiyor. Bu çok ilginç bir durum. Yeni elimize geçti, daha çok etraflıca bir araştırmayla, bir inceleme şansına sahip olmadım. Fakat sürecin esas aktörüne vurgu yapma gereği bile duyulmamış. İkinci bir husus: Bakın bu sürecin en önemli tarihi adımı neydi? PKK’nin, 50 yıllık bir hareketin, bir örgütün, Ortadoğu’da sarsıcı etkisi olan bir hareketin ismi geçmiyor CHP raporunda. PKK’nin feshi, 12. Kongre, PKK’nin bu süreçteki çözüme dair önemli ve tarihi adımları ve Sayın Öcalan’la bu yönlü muazzam uyum ve ahengine değinme gereği duyulmamış. Kürt meselesine, Kürt sorununa dair meseleyi de böyle Kürt ve Kürt olgusundan uzak tutarak değerlendirmeler yapmış. İşte yerel yönetimler düzenlemesi önerileri var, ihale yasalarının değiştirilmesi veya düzenlenmesi var, kayyum uygulamasına dönük tutum… Esasen Kürt ve Kürt sorununa dair neredeyse asli muhatapları ve öncüleri dahildir buna, buralardan kaçınmış bir perspektif. Çok üzülerek belirtmek gerekir ki ana muhalefet partisinin bu sürece yaklaşımı eğer buysa büyük talihsizlik” ifadelerinde bulundu.

‘AKP’NİN RAPORU İKTİDARIN CİDDİYETİNE UYGUN OLMALI’

Tayip Temel, henüz komisyona sunmayan AKP’nin raporunun kamuoyuna yansıyan kısımları üzerinden değerlendirerek, “Bazı haberlerle kamuoyunun, Kürtlerin, toplumun nabzı ölçülmeye çalışılıyor. Eğer AKP’nin Meclis’e sunacağı rapor belli yönleriyle kamuoyuna yansıttıkları gibiyse, geçmiş olsun. Böyle bir çözüm, bundan bir çözüm, bundan kalıcı bir barış, toplumsal barışın çıkması zor ve hatta mümkün değil. O yüzden AKP’nin raporunun iktidarın ciddiyetine uygun, devleti temsilen bu sürecin bir tarafı olmasının olgunluğuna uygun, kapsayıcılığına uygun bir rapor olması gerektiğini düşünüyoruz. Şu ana kadar sunulan raporlarda en azından önemli belirlemeler, hukuki düzenleme önerileri olsa bile, esasen MHP’nin raporunu kenara alırsak, yine faydalanılabilecek birçok başlık ve değerlendirme var denilebilir” şeklinde konuştu.

‘100 YILLIK SORUNUN ÇÖZÜMÜNDE TAKVİM OLMALI’

Tayip Temel, sürecin ikinci aşamaya geçişinde Meclis’in sorumlulukları üzerinde durdu. Şimdiye kadar siyasetin sorunun çözümü noktasında cesur ve etkili olmadığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Komisyon kuruldu, Sayın Öcalan İmralı’da ziyaret edildi komisyon adına, çeşitli kesimler dinlendi. Fakat siyaset kurumunun etkili hızlı bir şekilde kaygı duymaksızın oy kaygısı, seçim kaygısı, partisel çıkar ve partisel faydanın ötesinde toplumsal faydayı ve toplumsal çıkarları savunan bir cesaret henüz yeterli düzeyde gösterilmedi. 100 yıllık bir meselenin çözümünden bahsediyoruz. Elbette bu kendi içerisinde bir takvimi gerektirir. 100 yıllık bir süreci eğer çözmeye niyetliyseniz, bunun bir takvimi olmalıdır. Bunun bir uygulanabilir, toplumca bütün aşamaların detayları elbette belki bilinmeyebilir ama en azından muhatapların kamuoyunu da inandıracağı, ikna edeceği bir takvim gerekir ama henüz elimize ulaşmış net bir takvim yok. Buna rağmen süreç kendi rotasında ilerliyor. Bir pürüz, bir tıkanma yok ama bir yavaşlama hali var, bir zamana yayma hali var. Bu bazı odaklara, çözüm karşıtı odaklara cesaret veriyor.”

‘YASAL DÜZENLEMELER İÇİN MUTLAK BİR KONSENSÜS OLMALI’

Temel, demokratik entegrasyon yasası, PKK’ye özgü yasa gibi konuların partiler arasında mutlaka bir konsensüs ile ele alınıp çıkarılması gerektiğinin altını çizerek, “Herkesin Kürt sorununu tanımı farklı olabilir, herkesin Kürt sorunu dinamiklerine dair de yaklaşımı farklı olabilir ama bütün partilerin uzlaşması gereken nokta, yani esas nokta yasal düzenleme. Bir yasa, iki yasa, üç yasa sonuçta birçok başlık altında tek yasa çıkarılacak. Bu yasanın çoklu bir yaklaşımla çıkarılması mümkün olmadığına göre, yasal düzenlemelere dair partiler arasında mutlaka bir konsensüsün sağlanması gerekiyor. Çünkü mesele parti sınırlarını aşan toplumsal bir meseledir. Her partinin çözüme yönelik yaklaşımlarını biz farklılıklarıyla beraber kabul edebiliriz, anlayabiliriz, anlayışla karşılayabiliriz. Ancak sunulan raporlarda güvenlikçi dil ve işte bir halkın sorunu veya varlık sorunu olması yerine parantez içinde ya da tırnak içinde meseleyi ‘terör’ meselesi olmakla sınırlandıran yaklaşımlarla hala karşı karşıyayız. Bunlar elbette temel aşılabilir şüphesiz pürüzler olarak kendini gösteriyor. Bir ortak akıl, bir ortak dil, bir ortak politikayla bu sorunların önümüzdeki dönem aşılacağını, özellikle de aşılması konusunda Önder Öcalan’ın çok önemli bir rol oynadığını, oynayacağını düşünüyorum. Zaten sürecin tüm aktörleri içerisinde en fazla güven duyulan, en tutarlı, en sistematik olarak sürecin A’dan Z’ye nasıl yürütülmesi gerektiğine sahip bir projeye sahip olan tek aktör Önder Öcalan’dır” diye konuştu.

MA

İlgili Haberler

Devrimci Parti: Devrimci tutsaklara özgürlük için harekete geçelim
Gündem

Devrimci Parti: Devrimci tutsaklara özgürlük için harekete geçelim

18 Aralık 2025
İlk 8 maddesi görüşüldü: Bu bütçe emeğin değil
Gündem

İlk 8 maddesi görüşüldü: Bu bütçe emeğin değil

18 Aralık 2025
Cenk Yiğiter’e saldıranlara hapis cezası verildi
Gündem

Cenk Yiğiter’e saldıranlara hapis cezası verildi

18 Aralık 2025
Arkaş: Askerlerin mezarına çiçek koymaya varım, peki ya siz var mısınız?
Gündem

Arkaş: Askerlerin mezarına çiçek koymaya varım, peki ya siz var mısınız?

18 Aralık 2025
CHP’den 53 sayfalık rapor: Sürecin esasına ve ana aktörüne temas yok!
Gündem

CHP’den 53 sayfalık rapor: Sürecin esasına ve ana aktörüne temas yok!

18 Aralık 2025
Bütçe görüşmeleri: Bu ülkenin geleceği muhalefetin cesaretine bağlı
Gündem

Bütçe görüşmeleri: Bu ülkenin geleceği muhalefetin cesaretine bağlı

18 Aralık 2025
Politika'dan Günün Yorumu
AKP-CHP iktidar kavgası ve Süreç
Politika'dan Yorum

AKP-CHP iktidar kavgası ve Süreç

Politika Haber
15 Aralık 2025
Politika'dan Söyleşi
Sendikacı Nebile Irmak: Asgari ücret yoksulluk ücretidir, yoksulluk da kadınlaşıyor
Politika'dan Söyleşi

Sendikacı Nebile Irmak: Asgari ücret yoksulluk ücretidir, yoksulluk da kadınlaşıyor

Politika Haber
18 Aralık 2025

EN SON HABERLER

Devrimci Parti: Devrimci tutsaklara özgürlük için harekete geçelim

Devrimci Parti: Devrimci tutsaklara özgürlük için harekete geçelim

18 Aralık 2025
İlk 8 maddesi görüşüldü: Bu bütçe emeğin değil

İlk 8 maddesi görüşüldü: Bu bütçe emeğin değil

18 Aralık 2025
Cenk Yiğiter’e saldıranlara hapis cezası verildi

Cenk Yiğiter’e saldıranlara hapis cezası verildi

18 Aralık 2025
Arkaş: Askerlerin mezarına çiçek koymaya varım, peki ya siz var mısınız?

Arkaş: Askerlerin mezarına çiçek koymaya varım, peki ya siz var mısınız?

18 Aralık 2025
KESK: Yoksulluk ve adaletsizlik normalleştirildi

KESK: Yoksulluk ve adaletsizlik normalleştirildi

18 Aralık 2025
Temel: İktidarın komisyona sunacağı rapor sürecin ciddiyetiyle uyumlu olmalıdır

Temel: İktidarın komisyona sunacağı rapor sürecin ciddiyetiyle uyumlu olmalıdır

18 Aralık 2025
CHP’den 53 sayfalık rapor: Sürecin esasına ve ana aktörüne temas yok!

CHP’den 53 sayfalık rapor: Sürecin esasına ve ana aktörüne temas yok!

18 Aralık 2025
Politika Haber

© Tüm hakları saklıdır
Politika Haber'de yayımlanan yazı, haber, fotoğraf ve videoların her türlü telif hakkı Mustafa Suphi Vakfı'na aittir. İzin alınmadan, kaynak gösterilmeden ve link verilmeden alıntılanamaz.

Bizi Takip Edin

Kurumsal

Künye

Hakkımızda

Çerez Politikası

Gizlilik Politikası

Kullanım Koşulları

Politika Haber, MA ve SPUTNIK abonesidir.

© 2025 Politika Haber - Büyük İnsanlık İçin Politika!

Sonuç Bulunamadı
View All Result
  • Politika’dan Yorum
  • Politika’dan Söyleşi
  • Gündem
  • Emek
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kadın
  • Gençlik
  • Göçmen
  • Emeklilik
  • Eğitim
  • Doğa
  • Tarih
  • Kültür
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Spor
  • Video Haber
  • Foto-Galeri
  • Tüm Haberler

© 2025 Politika Haber - Büyük İnsanlık İçin Politika!