Tarihçi Doç. Dr. Mehmet Perinçek, Rusya-Ukrayna arasındaki görüşmeler sonrasında hem esirlerin değişimi hem de ölen insanların bedenlerinin değişimi konusunda varılan anlaşmanın insani açıdan önemli olduğunu belirtti.
‘Barışa giden yolun dışarıdan güçler tarafından sabote edildiği görülüyor’
Ancak Perinçek, barışa giden yolun dışarıdan güçler tarafından sabote edildiğine dikkat çekerek, özellikle İstanbul görüşmelerinin hemen öncesinde yaşanan gelişmelerin barış sürecini olumsuz etkilediğini vurgulayarak şunları katardı:
“Barışa giden yolun dışarıdan güçler tarafından sabote edildiği görülmektedir. Özellikle İstanbul görüşmelerinin hemen öncesinde Rusya’nın hava alanlarına yönelik yapılan saldırılar, tren yollarına yönelik sabotajlar , Kiev rejimi içerisinde ve onların hamiliğini yapan, onların onları kontrol eden Avrupa’daki Şahinlerin barışı istemediğini göstermekte ve Rusya’yı aslında çok daha sert bazı cevaplar vermeye zorlamaktadır. Amaçları bu türden provokasyonlar ve terör eylemleriyle Rusya’yı sert cevaplar vermeye zorlayarak barış ihtimalini ortadan kaldırmaktır.”
Rusya’nın bu provokasyonlara oldukça ağırbaşlı bir şekilde soğukkanlı bir şekilde yaklaştığını söyleyen Perinçek, “Daha yapıcı bir tavır aldığı görülmektedir. Zaten Rusya daha savaşın başından, bu çatışmanın özel operasyonun başından itibaren sivil nüfusun zarar görmemesi için oldukça büyük bir özen göstermektedir. Zaten Rus ordularının belki de Ukrayna’nın içlerine yavaş ilerlemesinin en önemli sebebi de oradaki sivil nüfusu zarar görmesini engellemektir. Ben kendim de Donbass bölgesine ve diğer bölgelere gittiğimde oradaki yerel halkla da görüşme fırsatını bulmuş ve yerel halkın anlattığı üzere de Neo-nazi güçlerin, azak taburlarının, sivil nüfusu bir kalkan, canlı kalkan olarak kullanırken Rus askerlerinin kendi canları pahasına yavaş ilerlediklerini ve hatta kendilerini tehlikeye atarak canlı kalkanların olarak kullanılan sivil nüfusun zarar görmemesi için ellerinden geleni yaptıklarını anlatmışlardı. Buna benzer başka olaylara da bölgeye gitmiş arkadaşlarımız da ifade etmişlerdir. Dolayısıyla bu türden sabotajların, bu türden barış girişimini engelleme çabalarının üstünü örtmek için Ukrayna tarafının, Kiev tarafının bu çocuk kaçırma olayını ortaya attığı görülmektedir. Bu çocuk kaçırma olayı tamamen bu barış girişimini sabote çabalarının üstünü örtmek içindir. Daha İstanbul görüşmelerinin bir gün öncesinde sivil nüfusa hayatını kaybettiği terör eylemleri bizzat Ukrayna devleti tarafından üstlenilmiştir, kabul etmişlerdir bu saldırıları kendilerinin gerçekleştirdiklerini. Dolayısıyla bunun hemen ertesinde çocuk kaçırma olayı gibi mesnetsiz iddiaları da ortaya atmaları açıktır ki bu sabotaj girişimlerinin üzerine örtme çabasıdır” dedi. ve ekledi:
‘Barışa giden yol ancak ve ancak savaş kışkırtıcılarının bu sabotaj girişimleri engellenerek olabilir’
Bununla birlikte Türkiye’nin rolü açısından da şu söylenebilir. Türkiye bu barış görüşmelerinde önemli bir misyonu yerine getirebilir. Bu barış görüşmelerinde Türkiye’nin en doğru şekilde görevini yerine getirebilmesi için Ukrayna üzerindeki, Kiev üzerindeki, Kiev iktidarı üzerindeki Batı etkisini, Avrupa’nın Şahinlerin etkisini azaltmaktır. Çünkü barışa giden yol ancak ve ancak savaş kışkırtıcılarının bu sabotaj girişimleri engellenerek olabilir. Türkiye, Ankara ne kadar Kiev üzerindeki Batı etkisini Avrupa etkisini İngiliz etkisini azaltırsa ancak o zaman barış imkanı doğacaktır. Tam anlamıyla o zaman bütün dünyanın içinin rahat edeceği sonuçlar alınabilecektir. Yoksa bu tür sabote girişimleriyle birlikte, sabotajlarla birlikte ancak esir değişimi vs. gibi önemli olan fakat tam sonuç vermeyen sonuçların ötesine gidilemez
SPUTNIK
