İzmir’in Dikili ilçesinde çiçek üretimi yapan Queen Seracılık’ta çalışan yaklaşık 350 işçi, Birleşik Tarım Orman İşçileri Sendikasına (BTO-SEN) üye oldu. İşverenin sendikanın yetkisine itiraz ederek, açtığı davanın duruşması İzmir 4’üncü İş Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada işveren ve sendika avukatlarının yanı sıra işçiler de hazır bulundu.
Sendika avukatları yetki tespitinin delillerle mevcut olduğunu söyledi. Avukatlar, “Davacı tarafın iddiasını genişletmesine muvafakatımız yoktur. Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi kararlarına göre sendikal hakların kullanılması hususunda titiz davranılması gerektiği açıktır. Davanın reddini talep ediyoruz” dedi.
Mahkeme, davanın reddi talebini kabul etmeyerek, bir sonraki duruşmayı 19 Ağustos’a erteledi.
DURUŞMA ÖNCESİ AÇIKLAMA
Duruşma öncesi adliye önünde açıklama yapıldı. Açıklamada, “Queen Tarım’da taciz, mobing, sendikal baskı var. Toplu sözleşme hakkımız engellenemez” pankartı açıldı.
Açıklamayı yapan BTO-SEN Genel Başkanı Mehmet Çak, 2024 Kasım ayında Bakanlık tarafından iş yerinde yetkili olduklarının tespit edildiğini hatırlattı. Süreç içerisinde işverenin yetkiye itiraz ettiğini söyleyen Çak, “Bugün İzmir Adliyesi’nde görülen dava, yalnızca teknik bir yetki davası değil; örgütlülüğümüzü dağıtmayı, kadın işçileri susturmayı ve mahkeme süreçlerini uzatarak emeğin sesini kısmayı hedefleyen kapsamlı ve sistematik bir saldırının parçasıdır” dedi.
‘ANAYASAL HAKTIR’
Sendikaya üye olmanın, toplu sözleşme yapmanın anayasal bir hak olduğunu belirten Çak, “Bu hakkın önündeki tüm engeller yasa dışıdır. Devletin görevi ise bu hakkın hayata geçirilmesini sağlamak, örgütlenme özgürlüğünü korumaktır. Sendikal hakkımızı tanıyın. İşçiyi koruyun, tacizci amirleri ve tacizci servis şoförlerini iş yerinden uzaklaştırın. Haksızca işten çıkarılan temsilcimizi geri alın. Sarı sendika değil, işçilerin iradesi kazansın. Hukuka uyun, makul bir TİS teklifiyle masaya gelin” çağrısını yaptı.
MA
