Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Güney Afrika’nın Johannesburg kentinde düzenlenen 15. BRICS Zirvesi’ndeki ‘BRICS Plus/Outreach’ formatındaki toplantıda video konferans yöntemiyle bir konuşma yaptı, şunları aktardı:
“Brezilya Devlet Başkanı (Luiz Inacio Lula da Silva), gelişmekte olan ülkelerin borç yükünden bahsetti. Elbette bir yandan kaynaklar büyük miktarlarda dışarı pompalanıyor. Öte yandan krediler alanında öyle bir ilişki oluşuyor ki, bu kredilerin geri ödenmesi neredeyse imkansız hale geliyor. Kredi borcuna değil tazminata benziyor”
Rusya lideri, Batı’nın gelişmekte olan ülkelere kredi vererek onları mali esarete sürüklemeyi amaçladığının altını çizdi.
‘Yeni dünya düzeni kurma sürecinin uzlaşmaz muhalifleri olduğu aşikar’
BRICS’in kimseyle rekabet etmediğini ve kendisini kimsenin karşısında konumlandırmadığını belirten Putin, “Fakat her şeye rağmen bu obejktif sürecin, yeni dünya düzeni kurma sürecinin bu süreci yavaşlatmaya, dünyada yeni, bağımsız kalkınma ve nüfuz merkezlerinin oluşmasını kısıtlamaya çalışan uzlaşmaz muhalifleri olduğu aşikar” ifadelerini kullandı.
Sözde ‘altın milyar’ ülkelerinin geçmişteki tek kutuplu dünyayı korumak için her şeyi yaptığını, zira o dünyanın onların çıkarına olduğunu söyleyen Putin, söz konusu ülkelerin uluslararası hukuk sistemi yerine hiç kimsenin görmediği, kendi bencil amaçları için kullandıkları ve mevcut siyasi konjonktüre uygun şekilde değişen kurallara dayalı kendi düzenlerini getirmeye çalıştığını vurguladı.
Sözde ‘altın milyar’ ülkelerinin bu tutumunu ‘özünde kötü görünümlü yeni bir paket içindeki sömürgecilik’ olarak niteleyen Rusya lideri, “Demokrasi ve insan hakları gibi güzel sloganların arkasına saklanan modern sömürgeciler, sorunlarını başkaları üzerinden çözmeye çalışıyor ve gelişmekte olan ülkelerin kaynaklarını utanmadan dışarı pompalamaya devam ediyor” diye konuştu.
‘Yeni dünya düzeninin kurulması önündeki bir diğer tehdit geleneksel değerlerin yok edilmesini amaçlayan radikal neo-liberalizmdir’
“Yeni dünya düzeninin kurulması önündeki bir diğer tehdit de, bazı ülkeler tarafından dayatılan, aile müessesesi, ulusal ve bölgesel geleneklere saygı gibi hepimiz için önemli geleneksel değerlerin yok edilmesini amaçlayan radikal neo-liberalizmdir” diye devam eden Putin, bazı politikacıların konjonktürel amaçlar uğruna neo-Nazizmi, yabancı düşmanlığını, her türden aşırıcılığı meşrulaştırmaktan utanmadıklarını ve teröristlere göz yumduklarını söyledi.
SPUTNIK
