Eğitim Bakanlığı, 8 Nisan Salı günü kamuoyunda “proje okul” adıyla da bilinen “Özel Proje ve Program Uygulayan Okullar” için öğretmen atamaları ve yönetici atamalarını açıkladı. Eğitim sendikaları atamaları “kıyım” olarak tanımladı. Eğitim meslek örgütlerinin ve bu okullarda eğitim gören öğrencilerin tepkilerine neden olan atamalar, birçok kentte eylemlere neden oldu. Yer yer süren eylemleri ve atamaları değerlendiren Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Genel Sekreteri Zülküf Güneş, eğitime müdahaleleri “siyasi angajman” müdahalesi olarak niteleyerek, bundan vazgeçilmesini istedi.
Din, ırk ve dil ayrımı gözetmeyen bilimsel bir eğitime ihtiyaç olduğunu belirten Güneş, “Başından beri haksız ve hukuksuz şekilde atamalar yapıldı. Bu okullarda eğitim gören öğrencilerin iradeleri ve tercihleri hiçe sayılarak hiçbir şekilde şeffaf olmayan bir süreçle öğretmenlerin görev yerleri değiştirildi. Dolayısıyla öğrencilerin de kendi öğretmenlerine, kendi geleceklerine, kendi okullarına sahip çıkmak için tepkilerin yükseldiğini görüyoruz. Biz, öğrencilerin her türlü tepkisinin kıymetli olduğunu düşünüyoruz. Kendi öğretmenlerine, okullarına sahip çıkmalarının çok kıymetli olduğunu biliyoruz. Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı yanlıştan bir an önce vazgeçmesini, öğrencilerin taleplerini ve seslerini duymasını istiyoruz. Tepkiler sonucunda Eğitim Bakanlığı kısmen de olsa geri adım attı. Resen atama sistemini durduğunu açıkladı. Ama bu yeterli değil. Bu öğretmenlerin kendi okullarında devam etmelerine yönelikte bir süreç yürütülmeli. Atama kriterlerinin her kademesi, şeffaf denetlenebilir ve hesap verilebilir şekilde olması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“GELECEKSİZLEŞTİRME KAYGISI”
Eğitim Sen Genel Toplu İş Sözleşmesi ve Hukuk Sekreteri Özlem Tolu ise iktidarın bu politikalarla, okullara kendi kadrolarını yerleştirmek istediğini ifade ederek, “Tam eğitim öğretim hayatının ortasında bu okullarda eğitim kalitesinin yükselmesinde büyük payı olan öğretmenlerin toplu bir biçimde gönderilmesine tepki gösteriliyor. Geleceklerini buna göre planlamışlardı, geleceklerine yatırım yapmışlardı bu okullara gelerek. Şimdi yeniden geleceksizleştirilme kaygısı vücut bulmuş görünüyor. Öğrenciler de buna haklı olarak tepki gösteriyor” diye konuştu.
MA
