25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü kapsamında kadınların eylem ve etkinlikleri devam ediyor.
WAN
Wan’da Tevgera Jinên Azad (Özgür Kadın Hareketi – TJA) öncülüğünde 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü etkinlikleri kapsamında Van Cezaevi önünde basın açıklaması yapıldı. Kentteki siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin katıldığı açıklamada “Cezaevlerindeki tecrit ve şiddete karşı jin, jiyan, azadî” pankartı açılırken, basın metnini Rêya Armûşê (İpekyolu) DEM Parti İlçe Eşbaşkanı Nurhayat Polat okudu.
Kadına yönelik şiddetin hayatın her alanına sirayet ettiğini belirten Polat, şiddetin kaynağını dünyada yaşanan savaşlardan aldığını vurguladı. Polat, Ukrayna, Filisitin, Lübnan, Yemen gibi birçok ülkede devam eden savaşlara ve kadın kırımına dikkat çekerek, “İran’da molla rejimine karşı mücadele eden kadınlar tutsak edilmiş, işkence edilmiş ve İdam kararı verilmiştir. Aynı zamanda bir sembol haline gelen Jîna Emînî’nin, Şiler Resuli’nin katledilişi, Pexşan Ezîzî, Werişe Muradî, Şerîfe Muhammed ve aktivistler hakkında idam cezası verilmesi erkek egemen sistemde kadın mücadelesine olan saldırılardır” dedi.
‘TECRİDİ KABUL ETMİYORUZ’
İdam kararlarının kişilerin Kürt kimliklerinden kaynaklandığını dile getiren Polat, “İran’da ‘jin, jiyan, azadî’ serhildanlarının yaratmış olduğu ruh, cesaret ve kararlılık ile idama karşı mücadeleyi yükselteceğiz. Bizler Kürt kadın hareketi olarak, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Gününe giderken ‘cezaevlerindeki şiddeti ve tecridi kabul etmiyoruz’ haykırışıyla bugün bir kez daha buradan cezaevinin önünden sesleniyoruz; mücadelemiz dört duvar arasında tutsak edilemeyecek, gözaltı, tutuklama ve baskılarla asla mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.
Erkek egemen devletlerin kadınların tüm kazanımlarına saldırdığını söyleyen Polat, buna karşı mücadeleyi büyüteceklerini belirterek, “Özgür yaşam özgür kadınlarla gerçekleşecek, özgür toplum kadınların ortak mücadelesiyle inşa edilecektir” dedi.
Açıklama, “Jin, jiyan, azadî” ve “Bijî berxwedana zindana” sloganlarıyla son buldu.
MERSİN
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mersin Kadın Meclisi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü etkinlikleri kapsamında Akdeniz ilçesinde bulunan Karaduvar Mahallesi’nde tarım işçisi kadınlarla bir araya geldi. DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca ve Akdeniz Belediyesi Meclis üyelerinin de katılım sağladığı etkinlikte, seralarda çalışan tarım işçisi kadınlara 25 Kasım’ın önemine ilişkin bilgilendirmelerde bulunuldu.
Kadınlara sohbet eden Perihan Koca, kadınlara yönelik şiddet ve cinayetlere dikkat çekerek herkesi 25 Kasım’da sokaklarda olmaya çağırdı.
Burada yaşadıkları sorunlardan bahseden tarım işçisi Hatice Koral, bu süreçte çocuklarını sokağa çıkartmaktan korktuklarını belirterek, “Nereye kadar böyle gidecek? Sürekli korku içinde yaşıyoruz. Bu kadın cinayetleri nereye kadar sürecek? Kadınların yaşadığı korku ne zaman bitecek” diye sordu.
DEM Parti Mersin İl Eşbaşkanı Bedriye Kuş ise birleşik mücadele vurgusu yaparak kadın cinayetlerine ve çocuk tecavüzlerine karşı kadınları 25 Kasım’da saat 19.00’da Kushimato Sokağı’nda gerçekleştirilecek yürüyüşe çağırdı.
Ziyaret, “Jin jiyan azadî” sloganı ile son buldu.
ADANA
DEM Parti Adana Kadın Meclisi de 25 Kasım kapsamında İnönü Parkı’nda stant kurdu. Standı KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak ile KESK üyeleri de ziyaret etti. Yurttaşlara bildiri dağıtan kadınlar, 25 Kasım akşamı saat 18.00’de Uğur Mumcu Meydanı’ndan Atatürk Parkı’na kadar yapacakları yürüyüşe katılım çağrısında bulundu.
ERZIROM
TJA, 25 Kasım kapsamında “Toplumsal Cinsiyet Atölyesi” düzenledi. DEM Parti Erzirom İl Örgütü binasında gerçekleşen etkinliğe siyasi parti temsilcileri ile çok sayıda kişi katıldı. 3 oturum şeklinde yapılan atölyelerde, “erkeklik algısı”, “erk zihniyeti” ve “jineoloji” tartışıldı. TJA aktivisti Aynur Sarıca, toplumsal cinsiyet rollerine dikkat çekerek, erk zihniyetini anlattı. Tartışmalarının ardından açık kürsü olarak devam eden atölye çalışmasının son oturumunda ise eleştiri ve özeleştiri yöntemiyle erk zihniyetin önüne nasıl geçileceği, özgür eş yaşamın nasıl tesis edileceğine dair, yol ve yöntem tartışıldı.
MA