Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) İstanbul İl Örgütü, Maraş Katliamı’nın 42’nci yıldönümü nedeniyle Beyoğlu’nda bulunan Taksim Tünel’de yapmak istediği açıklama, Valiliğin koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında aldığı kararlar gerekçesiyle polis tarafından engellendi. Engellemelerin ardından HDP’liler, Şişhane Meydanı’na kadar yürüyerek burada açıklama yaptı. Katliamda yaşamını yitirenlerin anıldığı açıklamaya birçok HDP’li katılırken, “Maraş katliamının 42. yılında yitirdiğimiz canları saygıyla anıyoruz. Maraş’ı unutmadık” pankartı da açıldı.
Katliama ilişkin fotoğrafların taşındığı açıklamada kırmızı karanfiller dağıtılarak yere konulan mumlar yakıldı. Açıklamada sık sık, “Katiller halka hesap verecek” ve “Maraş’ı unutma unutturma” sloganları atıldı.
Anma programını sunan HDP Örgütlenme Eş Sözcüsü Pınar Türk, Maraş katliamını lanetleyerek, katliamcı zihniyetin ülke topraklarında siyaset yapmaya başladığını söyledi. Katliamı yaratanların cezasızlıkla ödüllendirildiğini ifade eden Türk, bu zihniyete karşı mücadele edeceklerini belirtti.
‘İKTİDAR SAVAŞ İSTİYOR’
HDP İstanbul İl Eş Başkanı Elif Bulut, Türkiye’de her günün bir katliam anması ile geçtiğini söyledi. Bu katliamlara cezasızlık politikalarının yol açtığına işaret eden Bulut, “Halklar savaş istemiyor, iktidarlar savaş istiyor. Ama savaş istendiği sürece karşısında barış isteyen bizler var olacağız. Eşitlik, özgürlük ve barış bu ülkenin ihtiyacıdır. Bugün Leyla Güven’i tutuklamaları da korkularının göstergesidir. Bu ülkenin bu kadar acı sayfa açmasına karşın bizler mücadelemizle gurur duyuyoruz. Baskılar ne bizi alıkoyar ne de mücadelemizden vazgeçtirir. Bu karanlığa karşı mücadelemizi sürdüreceğiz. Ellerinizi üzerimizden çekerseniz biz zaten barış içerisinde yaşarız” dedi.
‘UTANÇ SAYFASI’
HDP İstanbul İl Eş Başkanı Erdal Avcı da, katliamların halkın belleğine kazındığına vurgu yaparak, insanlık tarihinin utanç sayfalarında yer alacağını belirtti. Katliamın faili olarak devleti işaret eden Avcı, “Failler de devlet tarafından ödüllendirildiler. Bu katliamlar halkları sürgün ettirme, yurdundan ettirme, toprağını gasp etme soykırımıdır. Eğer tarihin bu kirli sayfaları açılıp failler yargılanmaz, bu kiri zihniyet yeryüzünden silinmezse sorumlular katliamcı zihniyetin devamcısı olacaktır. Demokrasinin gelişeceği, halkların yan yana yaşayacağı, tek bir damla değil gözyaşının bile dökülmediği bir ülkeyi inşa etmek, hakikatlerin peşinden giderek olur. Tüm bu katliamları, sorumlular hesap verene dek unutmayacak ve izini süreceğiz. Hesaplaşma gününde katliamlardan kim sorumluysa mezarında dahi hesabını soracağız. Tüm ölenlerin direnişlerini selamlıyor onlara layık olmak için elimizden gelen her şeyi yapacağımızın sözünü veriyoruz” ifadelerini kullandı.
‘DÜN ALEVİLER, BUGÜN KÜRTLER…”
HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu ise, ülkenin katliamlar coğrafyasına döndüğünü belirtti. Bir katliam anmasından diğerine koşulduğunu söyleyen Piroğlu, “Bizi bitiremediler. Sorumluları biliyoruz, Maraş faşist devletin katliamıdır. Katliam günü ölüm çığlıkları atanlar, bugün kürsüden ölüm çığlıkları atmaya devam ediyor. Bilsinler ve duysunlar ki, son katil hesap verene de peşlerindeyiz. Maraş’tan bir şey öğrendik, katliamın sorumlularından adalet beklemiyoruz. Tüm katliamlar gibi Maraş’ın sorumlusu da devlettir. Bugün ülkede güpegündüz insanlar sokaklarda öldürülüyorsa ve katilleri ellerini kollarını sallayarak geziyorsa onun arkasında devlet vardır. Kendini devletin sahibi sananlar bugün de kürsülerden bize meydan okuyor. Meydan okunan HDP ve vekilleri, HDP’ye oy veren milyonlar değildir. Meydan okunan bu ülke haklarının geleceğidir. Bugün bize meydan okuyarak Maraş’ın karanlığını dayatıyorlar. Maraş kendinden sonra gelen birçok katliamın habercisiydi. Dün aleviler katledildi, bugün Kürtler katlediliyor. Ancak adalet; ezilenler, kadınlar, gençler özgürlük çığlığını birleştireceği gün gelecek. Saltanatlar da saray da yıkılacak” şeklinde konuştu.
‘SOYLU’NUN AÇIKLAMALARI HEDEF ŞAŞIRTMA’
Son olarak basın metni okuyan HDP PM üyesi Nesimi Aday, 42 yıl önce gerçekleştirilen katliamın faillerinin hala yargılanmadığını dikkati çekerek, “Gözleri kin ve yürekleri nefretle dolu faşist çeteler, Alevilere ait evleri önceden belirlemiş, sonra da bir provokasyon yaratarak katliamın fitilini ateşlemişlerdi. Maraş’ta yaşananların, bir sağ-sol, Alevi-Sünni çatışması ya da karşılıklı öldürme olduğunu söyleyerek; faille mağduru eşitlemeye çalışanlar oldu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ‘Maraş ve Çorum katliamları tiyatrodur’ deyip hedef şaşırtmıştı” dedi.
TARİHLE YÜZLEŞMEK
Ülkenin demokratik gelişiminin, tarihle yüzleşmeden gerçekleşmeyeceğine söyleyen Aday, “Onun için başta Alevi canlar olmak üzere tüm farklı inanç ve kimlikteki yurttaşlarımızın temel insan haklarının korunduğu bir sistem inşası için çabalıyoruz. Maraş Katliamı, aradan 42 yıl geçse de hafızalarda tazeliğini koruyor. Bu toprakların tanık olduğu en acımasız katliamlardan biri olarak anıldı, anılacaktır. Bu vahşi katliamda yitirilen canları saygıyla anarken katliamı planlayan, organize eden ve uygulayan katilleri lanetliyoruz” ifadelerini kullandı.
Açıklama katliamda yaşamını yitirenler için yakılan mumlar ardından sona erdi.
MA