Erdexan’ın Mêrdînik (Göle) ilçesine bağlı Gewrik köyü, altın ve bakır madeni tehdidi altında. Koza Holding tarafından kurulması planlanan maden ocağı, Gewrik’in yanı sıra bölgede bulunan Qeretavûx, Lalo, Çardaxlî, Gulîstan, Oxam, Tahtikranî, Salut, Oxçî, Mixkarek, Kelpîkor ve Toptaş köylerini de olumsuz etkileyecek. Maden sahası için 2023 yılının Aralık ayında “Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) olumsuz” raporu verildi. Köy sakinleri, bunun üzerine verilen ruhsatların iptali için de Kars Bölge İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Köylülerin açtığı davanın ilk duruşması 27 Kasım’da görülecek.
‘SUYUMUZU KİRLETECEK’
Gewrik Köyü Dernek Başkanı Köksal Yıldırım, maden ocağının açılması durumunda bütün canlılığın olumsuz etkileneceği uyarısında bulundu. Yıldırım, “Burada hayvancılıkla uğraşıyoruz. Madenden çıkarılacak siyanür, insanları, hayvanları ve doğayı etkileyecek. Yine köyün eteklerinden geçen suyu kirletecek. Dere Artvin’den, Hopa’dan, Rize’den, oradan Kura Nehri’ne, oradan Ermenistan, Nahcivan ve Azerbaycan’a kadar uzanıyor. Buralar da etkilenecek. Yani maden geniş bir coğrafyayı etkiliyor. Siyanürün çıkarılması demek geleceğimizin yok olması demek. Bu nedenle madene karşı imza toplayarak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na gönderdik. Madene karşıyız” dedi.
‘ÇED OLUMSUZ RAPORU YETERLİ DEĞİL’
Maden çıkaracak bölgenin yapısına dair yeteri araştırmanın yapılmadığına dikkati çeken Yıldırım, “Oysa ruhsatın verildiği alanda kırılmamış fay hattı bulunuyor. Biz ÇED olumsuz raporunu olumlu görmekle birlikte yeterli görmüyoruz. Çünkü yarın başka biri yeni ÇED raporu ile maden çıkartabilir. Yeni bir ÇED raporu çıkarılması kaygısı nedeniyle ruhsat iptali için mahkemeye başvurduk. Toprağın altı zenginlik olabilir, ancak en büyük zenginlik toprak üstüdür. Burada bahar aylarından binbir çiçek yeşeriyor. Bu organik çiçeklerden yararlanmak istiyoruz. Burada tarım ve hayvancılık yapıyoruz. Doğamızın bozulmasını istemiyoruz. Tüm doğaseverleri bize desteğe çağırıyoruz” diye konuştu.
‘BİR İLİÇ DAHA OLMASIN’
Gewrîk köyü sakinlerinden Erdal Irmak, siyanürlü madene karşı olduklarını belirtti. Madenlerin çıkarılacağı bölgede bulunan tüm köylerde tarım ve hayvancılık yapıldığını aktaran Irmak, “Geçimimizi böyle sağlıyoruz. Eğer maden çıkarılırsa bir İliç olayı daha olur. Bu nedenle buranın İliç gibi olmasını istemiyoruz. Maden atıkları bu dereye akacak ve bu su nerden geçerse orayı etkileyecek. Kısacası tüm bölge etkilenecek. Açılacak bir maden sahası demek burada tarım ve hayvancılığın yok olması demektir. Aynı zamanda sadece buradaki bölgeyi değil sınırların ötesine bile geçerek oralara da zarar verecek” diye konuştu.
Irmak, şunları söyledi: “Bugün ÇED raporu olumsuz verilmiş olabilir. Maden için verilen ruhsat iptal edilmediği sürece ÇED raporu yarın başkaları tarafından çıkartılabilir. Burada önemli olan maden çıkartılan yer için verilen ruhsatın iptal edilmesidir. Duyarlı herkesi duruşmada yanımızda görmek istiyoruz. Bu çevre felaketine geçit vermeyelim. Devlet, ülkenin tüm alanlarını maden sahasına açarak her yeri delik deşik etmiş durumda. Şimdi de gözünü topraklarımıza dikmişler. Buna ‘dur’ demeliyiz. Topraklarımızın 3-5 kişiye peşkeş çekilmesine izin vermeyeceğiz.”
Mehmet Güleş / MA