‘Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi’, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaştı. Kabul edilen kanuna göre görevleri arasında derse katılmak, nöbet tutmak, merkezi veya yerel sınavlarda görev almak, kurul ve komisyonlarda yer almak, etkinlikler ve kulüp faaliyetlerine katılmak, öğrencilere rehberlik yapmak ve eğitim süreçleriyle ilgili diğer iş ve işlemleri yürütmek bulunmakta. Buna göre öğretmenlerin hak, görev ve sorumluluklarına dair usul ve esaslar, eğitim kurumlarının tür ve kademelerine göre belirlenecek; ayrıca yöneticilerin ödevleri de aynı şekilde düzenlenecektir. Ayrıca bu yasa ile birlikte, özel alan eğitimi ile öğretmenlik meslek bilgisi açısından uzmanlık gerektiren bir alan olduğunu vurgulamakta. Yasada en çok dikkat çeken noktaysa eleştirilere neden olan 34. madde oldu. Bu madde öğretmenler arasında rekabeti artıracağın öngörülerek yasadan çıkarıldı. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun detayları neler? Öğretmenler bu kanundan memnun mu? Tartışmalı 34. madde neleri içeriyordu? Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak Sputnik’e anlattı.
“Öğretmenlik meslek kanunu eğitim emekçilerinin kadrolu güvenceli çalışmasını garanti eden bir kanun içeriği taşımıyor”
Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, kabul edilen Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun neredeyse tamamının “tartışmalı” olduğunu belirterek konuya ilişkin şunları söyledi:
“Öğretmenlik meslek kanunu neredeyse tamamı tartışmalı. Kanunun bazı maddelerini Anayasa Mahkemesi anayasaya aykırı buldu. Fakat yeni meslek kanununda itirazlarımız şu, eğitim emekçilerini öğretmenlerin hemen hemen karşı karşıya kaldığı hiçbir sorunla çözüm bulmadığı için bizler bu meslek kanununa karşıyız. Ama bütün bunlara rağmen parlamentodaki itirazlara rağmen parmak sayısı çoğunluğuyla maalesef geçirildi. Özet olarak neyine tam olarak karşıyız diye ifade etmek gerekirse mevcut öğretmenlik meslek kanunu eğitim emekçilerinin bir kere kadrolu güvenceli çalışmasını garanti eden bir kanun içeriği taşımıyor. Bu önemli bir mesele bizim için.”
“Öğretmenler arasında itibarsızlaştırmayı ve rekabeti derinleştiren hükümler var”
Irmak, kabul edilen Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun öğretmenler arasında itibarsızlaştırmayı ve rekabeti derinleştirdiğini belirtti:
“Bugün Türkiye’de birçok eğitim emekçisi güvencesiz ve kadrosuz çalışıyor. 90.000’in üzerinde hatta bu son 20.000 atanamayan öğretmenle birlikte 110-120.000 eğitimci, öğretmen, asgari ücretin çok altında çalışıyor. Bunları ortadan kaldıran bir kanun düzenlemesi olmadı. Bu son derece önemli. Diğer taraftan özel sektörde de çalışan eğitim emekçilerinin yaklaşık bizimle beraber 54 gün sürdürdükleri nöbet vardı ve temel talepleri vardı bu öğretmenin temel meslek kanunu ile ilgili. O da taban maaşlarının belirlenmesi ve belli bir şeye bağlantısı. Eğitim emekçilerinin çok ciddi psikolojik sorunları oluyor, meslek hastalıkları oluyor, bir meslek hastalığı tanımı yok, mevcut öğretmenlik mesleği kanununda, travma paylarına dair herhangi bir düzenleme yok mevcut kanunda. Yani neyi var? Öğretmenler arasında itibarsızlaştırmayı ve rekabeti derinleştiren hükümler var. Kariyer basamakları adı altında düzenlemeler var. Bu kariyer basamakları öğretmenleri birden fazla bir kategoriye bölüyor. Başöğretmen, uzman öğretmeni, öğretmeni, ata öğretmeni, ücretli ve sözleşmeli öğretmen diye 6 kategoriye bölüştürüyor. Oysa biz hepimiz eşit işleri yapıyoruz, aynı işleri yapıp aynı ücrete tabi kılmalıyız. Eşit ücret talebimize cevap veren bir kanun değil.”
“Madde 34’ün geri çekilmiş olması kötünün içinde iyimser bir durum”
Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, kabul edilen kanunda madde 34’ün geri çekilmesine ilişkin “kötünün içinde iyimser bir durum” olduğunu söyledi:
“Maddenin oradan çıkarılması gene de olumlu bulduğumuz bir şey. Buna da sendikamız olarak çok ciddi başından beri itirazda bulunduk. 34.maddenin geri çekilmesi konusunda muhalefet partilerine komisyonda görev alan üyelerine bu maddeyle ilgili bilgilendirme yaptık. Onlar da bu bilgilendirme doğrultusunda itirazlarını komisyonlarda ve mecliste yaptılar. Bunun geri çekilmiş olması, kötümün içinde iyimser bir durum olarak tanımlıyoruz, öyle bakıyoruz.”
“Bu kanunun bizim için hiç hayırlı bir yanı yok”
Irmak, meslek kanununu doğru bulmadığını belirtirken konuya ilişkin şunları aktardı:
“Bu kanunun bizim için hiç hayırlı bir yanı yok. Biz meşru görmüyoruz. Çünkü sadece bizim değil, bizim dışımızda birçok mesleğin meslek kanunları çıkarıldığı ve birçok meslek kurumu, meslek o kendileriyle ilgili çıkarılan kanunlara çok itirazları olmadı. Çünkü o meslek sorunlarını çözen bir kanun. Bu kanun bizim herhangi bir sorunumuzu çözen bir meslek kanunu değil. O yüzden biz bu yanıyla doğru bulmuyoruz ama bir meslek kanunu Türkiye gündemine girmiş olması, tartışılıyor olması bütün bu olumsuz, meşru olmayan hükümlerine rağmen önümüzdeki dönemde gerçek bir meslek kanunu tartışılabileceği olgusunu yaşattığı için sadece belki bu yanıyla olumlu bakabiliriz ama kanunun kendisine bir hüküm olarak olumlu bulduğumuz hiçbir şey yok o kanunda.”
Tartışma yaratan 34. Madde neydi?
Madde, “Bakanlık müfettişi veya eğitim müfettişi tarafından haklarında yapılan denetim ve inceleme sonucunda öğretmenlik mesleği yeterlikleri çerçevesinde görevini yerine getirmede yetersizliği tespit edilen kadrolu öğretmenler, Akademi tarafından eğitime alınır. Bunlar, düzenlenen eğitimin tamamlanmasını takip eden eğitim öğretim dönemi içerisinde ilk denetimde görev almayan Bakanlık veya eğitim müfettişlerince yeniden değerlendirmeye alınır. İkinci değerlendirme sonucunda da yetersizliği tespit edilenler, genel idare hizmetleri sınıfında durumlarına uygun kadrolara atanır” düzenlemesini içeriyordu.
SPUTNIK