Dêrsim Emek (EMEP) İl Örgütü, benzin ve ürünlere gelen zamlara ilişkin Sanat Sokağı’nda açıklama yaptı. “Zamlar geri alınsın” pankartının ardından konuşan Dêrsim EMEP İl Başkanı Ergin Tekin, seçimlerden sonra başlayan zam yağmurunun 15 Temmuz gecesi yapılan akaryakıt zamlarıyla emekçilerin başına yağan doluya dönüştüğünü söyledi.
Temel tüketim mallarına yapılan zamlar, KDV artışları, katlamalı vergi salmaları ve peşinden gelen bu devasa akaryakıt zammının halkın yoksulluğunu çok daha derinleştireceğinin uyarısında bulunan Tekin, zamların arkasının kesilmeyeceğini belirtti. Tekin, “Çünkü iktidar uluslararası sermayeye teşvik ve ülkeyi ucuz emek cenneti olarak pazarlamaktadır. Patronlar karlarını yüzde 300’lere çıkarırken, krizin faturası yine emekçi halka çıkarılmaktadır” ifadelerinde bulundu.
‘DERSİM’LE İLGİLİ UYDURMA HABERLER’
Dersim’in “uydurma haberler” ile enflasyonun ve pahalılığın girmediği şehir olarak lanse edildiğini belirten Tekin, “Şurası açık ki, enflasyonun ve pahalılığın girmediği değil tam tersine çıkmadığı, giderek yükseldiği bir kentteyiz. Temel tüketim maddelerinin ücretlerinin yükselişi, barınma sorunu ve konut kiralarındaki devasa artış herkes tarafından bilinmektedir. Hayvancılık ve tarım girdi fiyatlarında ki artıştan dolayı bitme noktasına gelmiş, üretici köylü ‘Aslı astarından pahalı’ diyerek üretimden çekilmektedir. Kentimiz işsizliğin de en yüksek olduğu illerden biridir. Tüm bu nedenlerden dolayı Dersimliler için de yaşam gittikçe zorlanmaktadır! Bu haberleri yapanlar Dersim’e ve Dersim’de ki yaşama yabancıdırlar! Dersimliler de enflasyonun pençesinde her gün iğneden ipliğe gelen zamlara karşı yaşamaya çalışmaktadırlar!” dedi.
ZAMLARA KARŞI BİRLEŞME ÇAĞRISI
Halkın bu yükü taşımaya mecbur olmadığını belirten Tekin, yapılan zamların geri alınması, asgari ücret dahil çalışan ücretleri ve emekli aylıkları zamlarının yeniden düzenlenmesi, insanca yaşanacak çalışma-ücret koşullarının sağlanması için herkesi ses çıkarmaya davet etti. Tekin, “Emek ve demokrasi güçleri olarak, halk güçleri olarak taleplerimizi birleştirerek mücadeleyi büyütelim. Mücadele etmedikçe bizi daha fazla yoksulluk ve sefalet bekliyor. Yoksulluğa ve sefalete dur demek için, başta işçiler olmak üzere, üretici köylüsü, küçük esnafı, kamu emekçisi, kadını ve genciyle bir bütün olarak emekçi halkımızı mücadeleye, hayatı durdurmaya çağırıyoruz. Sermaye düzeninin siyasetini yapan AKP iktidarının emekçiler için, halk için adım atması söz konusu bile olmaz, kazanmanın tek yolu birleşmek ve mücadele etmektir” şeklinde konuştu.
MA
