Pêrtag’da İl Özel İdaresi, yasal süreç tamamlamadan yapılan GES projesini mühürledi. Bölge sakinleri, projenin tümden iptalini isteyerek, “GES tamamlanırsa bizler için köy hayatı bitecek” dedi.
Dêrsim’in Pêrtag (Pertek) ilçesine bağlı Sefkar köyünde, Özen Alışveriş Hizmetleri A.Ş adlı şirket tarafından köylülerin itirazına rağmen “Çevresel Etki Değerlendirmesi gerekli değildir (ÇED)” kararı sonrası köy yerleşim alanının çok yakınında Güneş Enerjisi Santrali (GES) kurdu. İl Özel İdaresi 23 Aralık 2025’te yaptığı incelemede GES’in mevzuata aykırı şekilde kurulduğu, yasal süreçler işletilmeden kurulan GES’i mühürledi. Projeye başından beri karşı olan ve seslerini çeşitli etkinliklerle duyurmaya çalışan Sefkarlılar, mühürleme kararını destekleyerek, projenin tümden iptal edilmesini istedi.
Köylerinde GES projesini istemediğini belirten Zeynep Öz, “Buradaki halk hayvancılıkla, tarımla geçiniyor. GES’ten dolayı suyumuz kesildi ve yolu kapattıkları için şimdi de arazilerimize gidemiyoruz. Başından beri bu projeyi istemediğimizi söyledik; ama kimse bizi dinlemedi. Buradaki insanların hepsi yoksul ve zor bela geçiniyor. Aldıkları mahsulle belki evlerine bir şey alacaklardı; ama şimdi onu da yapamayacaklar. Biz yapılan bu projenin iptal edilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘YAŞAYAMAYACAK DURUMA GELİRİZ’
GES yapılan alanın ormanlık alan olduğunu söyleyen Aydın Çem, alandaki ağaçların projenin yapım aşamasında tahrip edildiğini hatırlattı. GES’in kurulduğu alanın konumu nedeniyle insanların yaşamını olumsuz etkileyeceğini, doğal çevreye, mera alanlarına ve geçim kaynakları olan hayvancılığıa zarar vereceğini ifade eden Çem, “GES’in yapılmasını istemiyoruz. Burası bizim geleceğimiz. Hayvancılık yaparak doğayla iç içe büyüdük. Ama gördüğünüz orman alanı kaybolmuş yerine camdan, demirden bir şeyler konulmuş. Buda bizler ve çevremiz açısından zararlı ve hoş olmayan bir duruma sebep olmuştur. GES tamamlanırsa bizler için köy süreci bitecek ve bir şey üretemediğimiz için burada yaşayamayacak duruma geleceğiz” diye konuştu.
‘SEN YAP YASA ARKANDAN GELİR’
Uzun süre başka yerde çalıştıktan sonra emekli olduğunda köyüne geri döndüğünü söyleyen Fikret Kemal Ülgü, “Köyümüze geri döndük; ama köyümüze GES kurulmuş. Sonuçta bizlerin geçim kaynağı tarım ve hayvancılık. Bu projeden dolayı kimse hayvancılık yapamayacak. Tarım olmazsa bu insanlar ne ile geçinecek? İnsanlar hayvanlarını meraya bırakıyor ama koskoca GES var. Doğal olarak burada iklim değişecek. GES’in etrafındaki tarlalarda ısı değişikliğinden dolayı yeşermeyecek. Bu meralar biterse biz ne yapacağız? Metropollere gidip orada yaşayamayız. Dêrsim’liler de başka yerde yaşayamaz. Düne kadar ‘terör’ gerekçesiyle köylerimizi boşaltıyorlardı, bugün yasal legal bir ‘terör’ uyguluyorlar. İnsanların rızası, isteği olmadan bunu yapıp bu politikayı uyguluyorlar. Benim iznim olmadan arazimde direk dikiyorlar; Kemal Sunal’ın filmindeki gibi ‘Sen yap yasa arkandan gelir’ diyorlar. Biz bu GES’in bir an önce kaldırılıp insanların mağdur olmamasını istiyoruz” diye belirtti.
EKİN TARLADA KALDI
Hayvancılıkla geçinen Hıdır Gül ise yapılmak istenen projeye ilk günden beri karşı çıktığını ifade ederek, “Biz bu GES’e ilk günden beri karşı çıktık; ama bizi dinlemeyip yaptılar. Ben hayvancılıkla geçimimi sağlıyorum. Hayvanlarımı burada otlatmak istiyorum; ama GES nedeniyle geçiremiyoruz. Ekin ektiğim tarlayı biçerdöverin geçecek yeri olmadığı için biçemedim. Bu şekilde olursa muhtemelen ekin de ekemeyeceğim. İlerde çocuklarımız ne yapacak?” diye sordu.
MA / Şirvan Şilan Çil










