Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutsak bulunan Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı ziyaret etti. Demirtaş’ın yanı sıra Selçuk Mızraklı ile görüşen eş genel başkanlar, ziyaret sonrası ise cezaevi önünde açıklama yaptı.
‘AİHM KARARLARI HAYATA GEÇİRİLMELİ’
İlk olarak basına konuşan Tülay Hatimoğulları, hem Demirtaş’ın hem de Mızraklı’nın barışa dair umutlarının yüksek olduğunu belirterek, “4 Kasım’da eş genel başkanlarımızın içerisinde bulunduğu kapsamlı bir operasyonla Türkiye bir karanlığa sürüklendi. Tutukluluklarının 10’uncu yılını geride bıraktık. Ortada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Daire’nin kararı olmasına rağmen hala içerideler. Bunun hiçbir hukuki dayanağı yoktur. Bugün Türkiye’de mevcut yasalar ve mevcut anayasaya karşı bir ihlal söz konusudur. Türkiye, AİHS’e taraf bir ülkedir. AİHS’e taraf bir ülke olarak AİHM kararlarının uygulanmaması uluslararası hukuku tanımamak anlamına gelir. Haksız ve hukuksuz bir şekilde arkadaşlarımızın hala içeride olmasını kabullenmek mümkün değildir. Özellikle barış sürecini ve demokratikleşmeyi konuştuğumuz bugünlerde atılacak en önemli adımlardan bir tanesi AİHM kararlarının hayata geçirilerek Kobanê Kumpas Davası’ndan tutuklu bulunan Sevgili Selahattin Demirtaş, Figen yüksekdağ ve bütün Kobanê tutsaklarının acilen serbest bırakılmasıdır” ifadelerini kullandı.
Tutsak arkadaşlarının dışarıya önemli mesajlarının olduğunu söyleyen Tülay Hatimoğulları, şöyle devam etti: “Barış sürecini sonuna kadar desteklerini bir kez daha bugün altını çizdiler ve ifade ettiler. Sevgili Selahattin Demirtaş’ın ısrarla yaptığı en temel vurgusu ‘Barış sürecinin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi açısından ilerletici adımların ve yasa yapma süreçlerinin hızlanması” oldu. Bu konuda bizler de bir kez daha DEM Parti olarak diyoruz ki; bu süreçte atılacak önemli adımlardan biri AİHM kararlarının hayata geçmesi ve Sayın Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ile bütün Kobanê tutsakların serbest kalmasıdır. Cezaevinde dört duvar arasında barışı desteklemekten öte açık alanda bugün bizlerle birlikte dışarıda barış sürecinin toplumsal inşasında çok büyük katkıları olacak ve bu katkıyı cezaevinde değil dışarıda özgür bir şekilde bütün toplumla paylaşabilmeleri çok önemli ve çok anlamlı. Son cümlem şudur: AİHM kararı derhal uygulanmalıdır. Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Kobanê Kumpas Davası’nın bütün tutsakları acilen serbest bırakılmalıdır. Barış sürecine büyük katkı sağlayacağına inancımız da sonsuzdur. Arkadaşlarımız serbest olarak bugün basın karşısında kendilerinin sizlerle konuşabiliyor olması gerekiyor. Bu konuda beklenecek bir durum kalmamıştır. Karar acilen hayata geçirilmelidir.”
‘ARKADAŞLARIMIZIN YERİ CEZAEVİ DEĞİL’
Ardından konuşan Tuncer Bakırhan, Kobanê Davası’ndaki tutsaklıkların devam etmesinin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, “Yeni bir sürece girdik. Yeni bir sürecin tartışmalarını yürütüyoruz. Suçsuz insanlar, 10 yıldır içeride kalan insanlar özgürleşmeyecekse özgür olmayacaksa biz bu sürece güveni, desteği nasıl toparlayacağız? Dolayısıyla en başta suçsuzlukları mahkeme kararlarıyla kesinleşmiş, başta Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve Kobanê Kumpas Davası’ndaki yoldaşlarımızın bir an önce artık bırakılması gerekiyor. Arkadaşlarımızın yeri cezaevi değildir. Barışı toplumsallaştırmaları için serbest bırakılmalıdırlar. Gerçekten bir süreç yürütüyorsak, gerçekten bu sürece inanıyorsak; en büyük katkıyı sunacak arkadaşlarımızın halen cezaevlerindeki hücrelerde bulunmasının bir anlamı yoktur. Arkadaşlarımızın, eş genel başkanımızın dediği gibi bu sürece büyük katkılar sunacaklarını düşünüyoruz. Onların yeri artık hücreleri değil, cezaevleri değil, bizim yanımızdır. Bizimle birlikte bu barışı toplumsallaştırmak için bir an önce bırakılmaları gerektiğini tekrar ediyorum” diye belirtti.
Konuşmalardan sonra Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Kandıra F Tipi Cezaevi’nde tutulan HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ı ziyaret etmek üzere yola çıktı.
MA