Brigitte Bardot’nun, Saint-Tropez’deki evindeyken ani bir rahatsızlık geçirmesi üzerine, yakınlardaki Toulon kentinde bulunan bir hastaneye kaldırıldığı bildirildi.
Bardot’nun, ameliyat sonrası iyileşme sürecinde olduğu biliniyordu.
Bardot’ya 1984 yılında meme kanseri teşhisi konuldu. Kemoterapiyi reddeden Bardot, yalnızca radyoterapi görmeyi tercih etti. Kanseri atlattıktan sonra son yıllarda çeşitli rahatsızlıklarla mücadele etti.
Küresel bir ikondu
Fransız sinemasının simge isimlerinden Brigitte Bardot, 1934’te Paris’te doğdu. 1950’li ve 1960’lı yıllarda rol aldığı filmlerle yalnızca Fransa’da değil, dünya genelinde ün kazanan Bardot, özellikle And God Created Woman (Ve Tanrı Kadını Yaratta’ filmiyle küresel bir ikon haline geldi. Oyunculuğunun yanı sıra moda ve popüler kültür üzerinde de büyük etki yarattı.
Hayatını hayvan haklarına adadı
1973 yılında henüz 39 yaşındayken oyunculuğu bırakan Bardot, hayatının geri kalanını hayvan hakları savunuculuğuna adadı. 1986’da kurduğu Brigitte Bardot Vakfı aracılığıyla hayvanların korunması için uluslararası kampanyalar yürüttü. Sanat kariyeri kadar, siyasi açıklamaları ve tartışmalı çıkışlarıyla da kamuoyunda sık sık gündeme geldi.
Bardot, sinemayı erken yaşta bırakmasına rağmen, 20. yüzyılın en tanınan kültür figürlerinden biri olarak anılmaya devam etti.
Brigitte Bardot’nun öne çıkan filmleri
And God Created Woman – Ve Tanrı Kadını Yarattı (1956)
Roger Vadim imzalı film, Bardot’yu küresel bir ikon haline getirdi. Cinsellik ve kadın bedeni temsiline dair tartışmaları kökten değiştirdi.
The Bride Is Much Too Beautiful – Gelin Fazla Güzel (1956)
Dönemin popüler romantik komedilerinden; Bardot’nun ‘star’ kimliğini pekiştirdi.
Babette Goes to War – Babette Savaşa Gidiyor (1959)
Casusluk ve komediyi birleştiren yapım, Bardot’nun uluslararası popülaritesini artırdı.
A Very Private Affair – Çok Özel Bir İlişki (1961)
Louis Malle yönetmenliğinde, şöhret ve yalnızlık temalarını işleyen dramatik bir film olarak kayıtlara geçti.
Contempt – Nefret (1963)
Jean-Luc Godard’ın sinema tarihine geçen filmi. Bardot’nun en ‘sanatsal’ performanslarından biri olarak kabul edilir.
Viva Maria! (1965)
Jeanne Moreau ile başrolü paylaştığı, macera ve komediyi birleştiren kült yapım olarak sinema tarihine geçti.
Two Weeks in September – Eylül’de İki Hafta (1967)
Modern ilişkiler ve özgürlük arayışı üzerine daha olgun bir Bardot portresi.
Shalako (1968)
Sean Connery ile birlikte rol aldığı, Hollywood yapımı western türü film.
Don Juan, or If Don Juan Were a Woman (1973)
Roger Vadim’in yönettiği film, Bardot’nun son sinema filmi oldu.
SPUTNIK











