Demokratik Birlik İnisiyatifi delegeleri, Kürt birliğinin oluşmasının sürece katkısının büyük olacağını belirterek, “Biz Kürt halkı olarak birliğimizi oluşturmadığımız müddetçe hiç bir statüye kavuşamayız ve bir sonuç elde edemeyiz” dedi.
Kürt birliğiyle, diğer ulus ve dini kesimlerin birliklerini sağlayarak demokratik bir birlik çatısı altında bir araya getirme hedefiyle yola çıkan Demokratik Birlik İnisiyatifi, çalışmalarını sürdürüyor. Bir birlik oluşturarak gasp edilen haklarının iadesinde ortak bir mücadele zemini oluşturma çalışmalarını süreden İnisiyatif delegeleri, demokratik birliğin sağlanmasının Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın çağrısıyla başlayan Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ne büyük katkı sunacağını belirtti.
İnisiyatifin delegelerinden Orhan Ayaz il il dolaşarak Kürtlerin birliğinin oluşması için mücadele verdiklerini belirtti. Temas kurdukları yurttaşların kendilerine birliğin oluşmaması durumunda asimilasyon başta olmak üzere birçok konuda zor duruma düşecekleri uyarısında bulunduğunu kaydeden Ayaz, bu bilinçle hareket edilmesi gerektiğini söyledi. Sürecin ruhuna denk bir çalışma yürüteceklerini kaydeden Ayaz, “Yüzyıldır bir asimilasyon politikası oluşmuş ve halen de bu asimilasyonlar devam etmektedir. Sayın Öcalan’ın başlattığı süreç, Kürtlerin ve Türklerin bir arada yaşaması gerektiğini, yüzyıllık Kürt sorununun ise demokratik bir şekilde ele alınıp çözülmesi için Kürt cephesi tarafından büyük adımlar atıldı. Maalesef bir yıla yakındır bu süreç başlamasına rağmen devlet tarafından bir adım atılmadı” ifadelerini kullandı.
Sürecin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için hukuki zeminin oluşturulması gerektiğini kaydeden Ayaz, “Kürtler barışa hazır, Kürtler demokratik yapıya hazır. Hükümetin de bir an evvel demokratik bir barışı sağlamak için hukuki zemini başlatması lazım. Hem mecliste, hem de yasal ve anayasal çerçevede hukuki zemini hazırlaması lazım” dedi.
‘EŞİTLİK TEMELİNDE BİRLİĞİMİZİ SAĞLAMALIYIZ’
Kürt şair Cîgerxwin’in “Hûn nebin yek hûnê herin yek bi yek” sözünü hatırlatan İnisiyatif delegesi Gülser Yıldırım, “Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, ‘Kürtleri inkâr eden, yok sayan, dilini kültürünü kabul etmeyen, kendi iktidarları için her türlü kirli politikaları yürüten devletlere karşı birliğinizi kurun’ diyor. Bu tür politikaların Irak’ta, Suriye’de nasıl yürütüldüğünü gördük. Türkiye de bu politikayı yüzyıl yürüttü; ama Kürt halkı hiç bir zaman bunu kabul edip sindirmedi. Kürt halkı bu politikaya karşı yüz yıldır mücadele ediyor. Bundan dolayı yaşamı özgürlük ve eşitlik temelinde, hakikat temelinde ele alıp birliğimizi sağlamalıyız” diye konuştu.
‘BİRLİĞİMİZİ OLUŞTURURSAK VARLIĞIMIZI KABUL ETTİRİRİZ’
İnisiyatif delegesi Zinet Dinçer ise bireyci yaklaşımların birliğin sağlanmamasından rol oynadığına dikkat çekerek, “Yıllardır bu bireycilik anlayışı hakim bir şekilde sürdürülüyor, biran önce bundan kurtulmamız lazım. Şu anda dünya toplumları bizi bizden daha iyi tanıyor. Onlar da bizim bir olmadığımızı, birliğimizi oluşturamadığımızı söylüyor. Biz Kürt halkı olarak birliğimizi oluşturmadığımız müddetçe hiç bir statüye kavuşamayız ve bir sonuç elde edemeyiz. Bütün Kürt halkının bir olmasını, birlik olmasını istiyorum, renkleri, dinleri ne olursan olsun birliğimizi oluşturduğumuzda her türlü güç ve statüye kavuşuruz” şeklinde konuştu.
MA / Ozan Bayındır












