Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda bugün toplanan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, iktidar ve işveren temsilcilerinin katılımıyla 2026 yılında uygulanacak asgari ücretin 28 bin 75 lira olmasını kararlaştırdı. 2026 yılı asgari ücret kararı birçok çevreden tepki topladı.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), iktidar ve sermayenin ortaklaşarak asgari ücreti belirlendiğini vurgulayarak, “2025 yılı resmi enflasyonu yüzde 31 civarında beklenirken, asgari ücrete yüzde 27 zam yapıldı. İnsanca yaşanabilecek seviyede olmayan bu rakamla emekçiler, işçiler nasıl geçinecek diye soruyoruz? Hükümet asgari ücreti belirlerken çalışanların bakmakla yükümlü olduğu kişiler olduğu gerçeğini yine görmezden geldi. Belirlenen bu miktarla milyonlarca emekçi bir kez daha açlığa ve yoksulluğa mahkum edildi. DEM Parti olarak altını bir kez daha çiziyoruz: Asgari ücret en az 46 bin TL olmalıdır. Yapılan zam, milyonlarca işçiyi sefalet koşulları altında yaşamaya zorlamak demektir. Kabul etmiyoruz! Emeğin değersizleştirilmesine karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” dedi.
‘SADAKA DEĞİL, ALIN TERİNİN KARŞILIĞI’
Açlık sınırının altında belirlenen asgari ücretin kabul edilemez olduğunun altını çizen DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Yıllardır söylüyoruz: TÜİK’in talimatlı rakamlarıyla belirlenen zam ve ücretler adil değildir. Milyonlar kira, gıda ve enerji giderleri altında ezilirken açıklanan bu rakam olsa olsa bir emekçiye sefalet reva görmektir. Şimdiden açlık sınırının altında kalan, kronikleşmiş enflasyon karşısında günden güne eriyecek bu ücret emekçiye onurlu bir yaşamı değil, sefaleti ve ölümü dayatmaktadır. Unutmayın ki; asgari ücret sadaka değil, alın terinin karşılığıdır. Asgari ücret emekçiye bahşedilen bir lütuf değil, insanca ve onurluca yaşam hakkının en temel ücretidir. Emeği değersizleştiren, yoksulluğu kalıcı hale getiren bu düzene karşı emeğiyle geçinenin, asgari ücretle yaşamaya çalışan emekçinin yanında olmaya devam edeceğiz” diye belirtti.
‘YOKSULLUK SINIRININ 4’TE 1’İ’
Milyonlarca işçinin açlık sınırı altından ücretle yeni yıla gireceğini belirten Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Seyit Aslan, “Belirlenen asgari ücret, yoksulluk sınırının dörtte biri düzeyinde. Asgari ücret belirlenirken işçilerin talepleri değil, uluslararası sermaye kuruluşlarının talep ve istekleri esas alındı. Yerli ve yabancı tekellerin daha fazla kâr, daha fazla sömürü ve düşük ücret politikalarına uygun bir ücret belirlendi. Sendikal bürokrasinin ‘İktidar yıpranmasın’ tutumu ve uğursuz rolü ise iktidar için adeta can suyu oldu. 2026 için belirlenen asgari ücretle, sermayenin sınırsız ve dizginsiz sömürü koşullarının önüne kırmızı halı serildi. İşçi sınıfı, tek taraflı belirlenen bu açlık ücreti karşısında mücadelesine devam edecektir. Saray iktidarının açlık ve sefalet politikalarına karşı işçi ve emekçileri direnmeye ve mücadeleye çağırıyoruz” dedi.
‘İLK DEFA AÇLIK SINIRI ALTINDA’
Asgari ücretin cumhuriyet tarihinde ilk defa açlık sınırı altında açıklandığına işaret eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Bu ülkede havaalanını, köprü, yol işleten zenginlere geçiş garantisi var ama asgari ücretlilere geçim garantisi yok” diye belirtti.
Sigortalı çalışan 17 milyon yurttaştan en az 10 milyonunun asgari ücretle çalıştığına dikkat çeken CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 28 bin 75 liranın asgari ücretlileri ölüme mahkum etme ücreti olduğunu vurguladı.
‘KOLAYSA SARAY GEÇİNSİN’
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın günlük harcamasının en az 58 milyon lira olduğunu belirten DEM Parti Milletvekili Perihan Koca, “Ev kirasına bile yetmeyen, temel insani ihtiyaçları bile karşılamayan, 30 bine dayanan açlık sınırının altında bir sefalet ücreti belirlendi. Bu parayla kolaysa Saray ve şürekası geçinsin” diye tepki gösterdi.
Öte yandan çok sayıda sanal medya kullanıcısı da asgari ücret olarak belirlenen rakama tepkilerini gösterdi.
MA















