Ankara’da 6 Şubat’ta Maraş (Mereş) merkezli yaşanan depremde hayatını kaybedenlere adanan 2023 Newroz’u, “Her der Newroz, her dem azadî” Ankara Anıtpark’ta düzenlenen program ile gerçekleştirildi. Birçok kente yapılacak olan Newroz etkinlikleri, Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Tevgera Jinên Azad (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Hakların Demokratik Partisi (HDP) ve Yeşil Sol Parti öncülüğünde gerçekleştiriliyor. Newroz’un depremde hayatını kaybedenlere adanmasının yanı sıra PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit, halklar üzerinde uygulanan baskı, şiddet ve iktidarın politikaları vurgusu yapıldı.
DEPREM PANKARTLARI ALANA ALINMADI
Ankara Anıtpark’ta gerçekleşen Newroz’da flama ve “Kapitalizmi Newroz ruhuyla enkaza çevireceğiz”, “ Bedeniyle newrozlaşanların ruhuyla tecridi kıracak, faşizmi yeneceğiz” yazılı pankartlar açıldı. “Newroz piroz be”, “Yaşasın halkların kardeşliği”, “Jin, jiyan, azadi”, “katil devlet hesap verecek” sloganları atılırken, Maraş merkezli depremin 40’ıncı anmasını da gerçekleştirmek için getirilen flama ve pankartlar ise alana alınmadı. Pankartlarda “Deprem değil cinayet” ve “Hükümet istifa” yazıları yer alıyordu.
Diyarbakır (Amed) Newroz’unda katledilen Kemal Kurkut şahsında tüm yaşamını yitirenler anısına 1 dakikalık saygı duruşu gerçekleştirildi, ardından program başlatıldı. Emek ve Demokrasi güçleri adına ortak metin Hüseyin Gökoğlu tarafından okundu. Ardından depremde ihmaller nedeniyle kızı Eylem Şafak Aydın’ı kaybeden ve enkazdan günler sonra çıkarılan Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren söz aldı.
“MİLYONLARIN ÖFKESİNİ KUŞANARAK GELDİM”
Öneren, “Milyonların öfkesini kuşanarak geldim” diyerek konuşmasını gerçekleştirdi. Öfkeyi isyana dönüştürmek için bugün Newroz alanlarında buluştuklarını belirten Öneren, “Sözün bittiği yer diyoruz ama asıl sözün ve mücadelenin başladığı yer burası. Bugün işçi sınıfının mücadelesini Kürt halkının özgürlüğüyle buluşturuyoruz. Öfkemizi kalbimize gömerek bu isyan ateşini bugün yakacağız. Bundan daha önemlisi zamanımız Dehaklarına baktığımızda 12 Mart’lardan, 12 Eylül’lerden başlayarak Maraş’ta, Suruç’ta, Gar katliamından görüyoruz. Bu katliamlarla bizi bitiremediler ve asla bitiremeyecekler. 6 Şubat’ta zalim Dehak’ın zehrinin vücut bulmuş şeklini karşımıza koydular. Halkaları 3 gün göz göre göre ölüme terk ettiler. Bize ölümlerden ölüm beğenin dediler. Bizim bedenimiz enkaz altında kaldı ama onların ise vicdanları enkaz altında kaldı. Devlet halkı ölüme terk ederken yardımımıza koşan sosyalistlerdi, devrimcilerdi” diye konuştu.
TUTUKLULARA SELAM GÖNDERİLDİ
Newroz alanından tutuklu bulunan siyasetçiler Sebahat Tuncel, Leyla Güven, Gültan Kışanak , Ayla Akat Ata, Figen Yüksekdağ, Selahatin Demirtaş, Keskin Bayındır, İdris Baluken, Selçuk Mızraklı şahsında tüm tutuklulara selam gönderildi.
“14 MAYIS’TA HALK İRADESİNİ GÖSTERECEK”
Ardından HDP Batman (Elih) Milletvekili Necdet İpekyüz konuşma yaptı. Tecrit politikalarına vurgu yapan İpekyüz, iktidarın depremde yarattığı yıkıma değindi. İpekyüz, ihmallere değinerek “Sadece bir vali istifa etti. Hepiniz istifa etmeliydiniz, 14 Mayıs’ta halk iradesini gösterecek. Ölüm, deprem ve sel kader değildir. Tek dertleri iktidarlarını korumak. Ellerindeki tek şey savaş, rant, baskı ve şiddet. 2013 Amed Newrozu’nda bir mektup okundu. Sayın Öcalan’dan. ‘Savaş duracak’ diyordu. Aradan 10 yıl geçti ve iktidar ne yaptı? Savaşı ve tecridi derinleştirdi” dedi.
“GELECEĞİ OMUZ OMUZA KURACAĞIZ”
Konuşmasının devamında deprem pankartlarının alana alınmamasına tepki gösteren İpekyüz, “Yüzleşemediler. Kimse bize helalleşme demesin. Yüzleşemediğiniz bir hakikatle asla helalleşemezsiniz. Kimse katliam yazılan pankartları içeri almamak için, Kawa’dan bugüne gelen isyanı bastırmak için hep direnenlerle karşı karşıya kaldılar. Onlar kaybettiler direnenler büyüdüler. Direnenler yol açtı, gün dayanışma günüdür. Biz geleceği yeni yaşamı umutla kurmak istiyorsak el ele omuz omuza bir halay çekercesine geleceği 14 Mayıs’ta beraber kuracağız” diye belirtti.
Newroz programı, sanatçı Berfin Aktay’ın türküleri ve ardından Hızır Çelebi’nin deyişleriyle sona erdi.
MA
