Kürt Özgürlük Hareketi yönetimi, Qendil’de dün yaptığı tarihi açıklamayla Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın onayı ve PKK’nin 12’nci Kongre kararları doğrultusunda, Türkiye’deki güçlerini Medya Savunma Alanları’na geri çekmeye başladığını duyurdu. Yapılan tarihi açıklamaya dair Amed’te mikrofon uzattığımız yurttaşlar, “Kürt Özgürlük Hareketi’nin attığı bu adım çok önemlidir. PKK Kürt-Türk kardeşliğini her zaman istemiştir ama devlet adım atmamıştır. Devlet hızlı bir şekilde yasal ve demokratik adımlar atmalı” dedi.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 1990’lı yılların başından beri barış adına gerçekleştirdiği tüm pratiklerinde samimi olduğunu vurgulayan Mecid Turgay, “Kürt Özgürlük Hareketi’nin bu kadar olumlu adım atması biz Kürdistan halkını onurlandırdı. Ama yasal-demokratik adımlar hızla atılmalı. Özellikle Sayın Öcalan ve siyasi tutsakların ‘umut hakkı’ derhal sağlanmalı. Çünkü Sayın Öcalan özgür oldu mu bir yılda gelecek olan barış bir ayda gelir. PKK her zaman ulusal önderliğine bağlı olduğunu söylemiştir. Ve her zaman önderliğinin de söylediğini uygulamıştır. Ben burada Özgürlük Hareketi’ne de Sayın Öcalan’a da sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum” diye kaydetti.
Barışın olması gerektiğini ifade eden Mehmet Günay, “Birçok ülkede farklı ırktan insanlar beraber yaşayabiliyorken Türkiye’de neden yaşayamıyor. Türkiye’de de barış sağlanmalı ve herkes huzur içinde yaşamalı” şeklinde konuştu.
KÜRTLER 3 ADIM ATTI DEVLETTE ADIM YOK
Kürt Özgürlük Hareketi’ne güvendiklerini dile getiren Ömer Dönmüş, “Türklere şuan inancımız yok çünkü biz 3 adım atmışız onlar hala bir adım bile atmamış. Cezaevinde olan tutsaklarımızın bir an önce bırakılması gerekiyor ki inanalım. Yoksa biz şuan Türklere değil kendi partimize inanıyoruz. Abdullah Öcalan özgür olmadan barış olmaz. Barış onun söylediği sözle, onun varlığı ve düşüncesiyle mümkündür. Halk buna inanmalı” dedi.
Kürt Özgürlük Hareketi’nin kararının kendileri için önemine değinen Sidar Görücü, “Özgürlük Hareketi bugün küçük bir şey değil. 40 yıldır mücadele ediyor. Onun için onlar ne yapacağını ve nasıl bir karar alacağını daha iyi biliyor. Bu kapsamda devlette adım atmalı. Bu adımlardan başta geleni, anadilimiz, ardından halkların özgürlüğü. Lakin Önderliğimiz İmralı Adası’nda olduğu sürece barış hayaldir. Bu esas üzerine ben önderimizin dışarda bizlerin yanında olmasını istiyorum. Eğer bugün bu halkın önderi yanında oldu mu, sorunda çözülür” diye belirtti.
Özgürlük Hareketi’nin bugün adım attığını fakat devlet kanadının hala bir adım atmadığını söyleyen Reşit Arda, “Benim devletin adım atacağına inancım yok. Mecliste komisyon kurulmuş onların samimiyetinden bile emin değilim. Yani PKK’nin kararlığı ortada, silahlarını bıraktılar ateşkes ilan ettiler, ardından Türkiye’den de çıktılar. Ama karşı taraftan adımlar atılmıyor ki, sürece inanalım. Karşı taraf hala bir adım atmamış. Mecliste boş toplantılar yapılıyor, o kadar. Yani öncelikle hukuki düzenlemeler yapmaları gerekir. Hukuk dışı hiçbir şey yapılmaz. Yani benim devlete inancım yok, inancımın olması içinde adım atmaları gerekir. Bu adımlardan biri de yasaların değişmesi. Örneğin siyasi tutsakların bırakılması için bir yasa düzenlemeleri gerekir” diye kaydetti.
‘BARIŞI GETİRECEK TEK KİŞİ ABDULLAH ÖCALAN’DIR’
Kürt Özgürlük Hareketi’nin verdiği bütün sözlerin arkasında durduğuna dikkat çeken Cengiz Kılıç: “Acaba devlet verdiği sözün arkasında duruyor mu? Ülkeye barışı getirecek tek kişi Abdullah Öcalan’dır. Abdullah Öcalan’ın ve PKK’nin verdiği bütün sözlere inanıyoruz. Biz Erdoğan’ın verdiği söze inanmıyoruz. Devletin barışa ne kadar önem verdiği de önemli. Ama devlet samimi değil. Devlet samimi olsaydı PKK zaten barıştan yana. Şimdiye kadar çoktan barış olmuştu. Herkes artık devletin adım atması gerektiğinin bilincinde. Bizim devletten tek istediğimiz, yıllarca ezildik, öldürüldük. Biz kimse ölsün istemiyoruz. Yani gerçekten devletin isteyip de yapamayacağı bir şey yoktur. Barışın sağlanması çokta zor değil. Devletin iki dudağı arasından çıkacak söze bağlı. Barış çok zor bir şey değil” diye konuştu.
‘GERİLLA İÇİN DÜZENLEME YAPILMALI’
Kürt Özgürlük Hareketi’nin Kürt sorununun çözümü ve barıştan yana her zaman net olduğunu vurgulayan Seyfettin Yetişmiş, “Sürece dair devlete, AKP’ye güvenimiz yok. Güvenin oluşması için öncelikle siyasi tutsakların özgürlüğü sağlanmalı. Abdullah Öcalan özgür olmadan, düşüncelerini özgür ifade etmeden barış mümkün değildir. Biz barışı sadece Abdullah Öcalan ve siyasi tutsaklar için tek istemiyoruz. Biz ezilen bütün halklar için barış istiyoruz. Genel af sağlanmalı gerilla için düzenleme yapılmalı ki gerilla tamamen gelsin” diye konuştu.
Kürt Özgürlük Hareketi’ne işaret ederek, “Bizimkiler barış istiyor” diyen Melek Bilen, devleti işaret ederek, “Hala gerilla demiyorlar ‘Terör’ demeye devam ediyorlar. Biz bu söylemleri kabul etmiyoruz. Biz barış istiyoruz, adım atıyoruz ama devlet adım atmıyor” dedi.
MA
