Künye   Hakkımızda
16 Aralık 2025, Salı
Politika Haber
  • GÜNDEM
  • EMEK
  • EKONOMİ
  • DÜNYA
  • KADIN
  • GENÇLİK
Tüm Haberler
Sonuç Bulunamadı
View All Result
Politika Haber
Sonuç Bulunamadı
View All Result
Anasayfa Politika'dan Yorum

AKP-CHP iktidar kavgası ve Süreç

15 Aralık 2025
AKP-CHP iktidar kavgası ve Süreç
Facebook'ta PaylaşTwitter'da PaylaşWhatsApp'ta Paylaş

Daha önceki “Barış ve demokrasinin öncülüğünü kim yapacak? başlıklı yazımızda CHP’nin hem iç çekişmeleri hem de “halk korkusu”ndan dolayı 19 Mart sonrasında bir kez daha kendini ortaya koyan demokratik muhalefete tutarlı ve kararlı bir şekilde önderlik edemeyeceğini savunmuştuk. İmralı’ya gitmeme kararı ve parti sözcülerinin hala kirli savaşın faşist propaganda dili olan “bebek katili”, “terör örgütü” vb. söylemindeki ısrarları da Kürt sorununda ulusalcı-şovenist çizgiden kopmak için çok da hevesli ve iradeli olmadıklarını gösterdi.

Elbette CHP’nin ve Kemalcilerin içlerinin fesat dolu olması, onların AKP-MHP karşısında bir ittifak gücü oldukları gerçeğini değiştirmiyor. İktidar ile halk güçleri arasındaki mücadelenin stratejik sorunu CHP ve Kemalcilerin hangi blokun yanında yer alacakları konusudur. Bağımsızlık, anti-emperyalizm, laiklik, cumhuriyetçilik, demokrasi gibi –her ne kadar soyut ve tarih/toplum dışı bir içerikle bunları savunuyor olsalar da- ilkeleri, idealleri savunan CHP’lilerin ve Kemalcilerin AKP sopası altında gün saymak istemiyorlarsa gerçekten demokrasi isteyen sosyalistlerle ve Kürtlerle ittifak kurmaktan başka bir seçenekleri yok.

Fakat ortada reel olarak başka bir durum var. Son birkaç seçimde görüldüğü gibi, “AKP karşıtı muhalet”in liderliği CHP’ye sunuldu. Çoğu sosyalist parti ve HDP/Yeşil Sol Parti/Dem Parti de CHP’yi destekledi. CHP bu destek sayesinde onlarca yıldan sonra ilk kez iktidarın kokusunu almaya başladı. Zaten başlı başına bir ülke olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni ele geçirmeleri devlet ve iktidar rantından pay verilmeyen CHP’li sermaye çevrelerinin başını döndürdü. Son yerel seçimlerde en az üç hizibin İstanbul’daki belediyeleri paylaşmak için kıyasıya mücadele ettiklerine şahit olduk. Ataşehir başta gelmek üzere birçok CHP belediyesinin kent suçları, imar yolsuzlukları, rüşvet vb. işlerde AKP belediyelerini aratmadığı da bilinen bir gerçek. Şimdi zamanı mı diye “Allah’ın bildiğini kuldan esirgemek” olmaz.

Bütün bunlara rağmen, son CHP Kongresinden kabul edilen yeni programlarındaki demokratikleşme, Kürt sorunun çözümü, Alevilerin sorunları ve siyasi özgürlükler konusundaki açılımları ve  Süreç’ten tamamen çekilmemeleri bakımından Özel-İmamoğlu ekibinin AKP-MHP iktidarına teslim olmama çizgisini devam ettirdiklerini gösteriyor.

CHP’nin ve Kemalcilerin sınıfsal karakterlerinden kaynaklanan tutarsızlıklarını, git-gellerini soldan yana bükmek için, Rosa Luxenburg’un dediği gibi, sosyalistlerin güçlü olmasına bağlıdır. Sosyalistler ise bugün siyasal alanda niceliksel bir güç değiller ama niteliksel bir güçtürler. Sosyalistler ve Kürtler, mevcut koşullardan dolayı, Yaşar Kemal’in “mecbur insanı”ı İnce Memed gibi, siyasal özgürlüklere, adalete ekmek su gibi ihtiyaçları olan kesimlerdir. Bu yüzden en tutarlı şekilde onlar demokrasiyi, bağımsızlığı, laikliği, adaleti savunuyor.

Fakat bu cephe de müthiş bir dağınıklık ve özgüvensizlik yaşıyor. Kürt siyasi hareketinin iktidarla ya da devletle girdiği “süreç” sosyalistleri ve Kürtleri iç bunalıma sürüklemiş durumda. Bir güvensizlik havası yayılıyor. Kurt dumanlı havayı sever misali, AKP’nin akıldanesi Mehmet Uçum bile sol nedir diye yazı yazıp ortalığı bulandırmaya cüret edebiliyor. Bazı sosyalistler Kürt siyasi hareketinin iktidarın oyununa geldiğini iddia ediyor. Tasfiyecilikten teslimiyete kadar bir sürü tez havada uçuşuyor. A. Öcalan’ın “demokratik sosyalizm” adı altında Marks’a, Marksistlere yönelttiği değerlendirmeleri Kürt hareketinin sosyalist olup olmadığı tartışmasını, sürecin ihtiyaç duyduğu politik görevlerin önüne geçmiş durumda. İdeolojik mücadele acil günlük politik mücadelenin atmosferini boğucu hale sokuyor. Kim sosyalist tartışması yapan sosyalistler, sürecin başlaması bir yılı geçtiği halde Kürt sorunun demokratik çözümü için hiçbir inisiyatif geliştirmiş değiller. Bu bir yıl içinde “sendikalı ol” ya da “kuyu tipleri kapatılsın” diye kampanyalar yapıldı ama hala daha Kürt sorununda barış ve demokratik çözüm istiyoruz başlıklı bir kampanya yapılmadı, hala daha böyle bir gündem hiçbirinin gündeminde yok.

Buna karşın hem Türkiye’de hem Suriye’de, ABD, AB emperyalistleri, İsrail ve bölgedeki diğer gerici devletlerin müdahil oldukları bir güç karmaşası içinde Kürt halkı, demokrasi, eşitlik, laiklik mücadelesi veriyor. Bu gerçeğin inkar edilecek hiçbir tarafı yoktur. Bu gerçeği inkar edenin de ne bu dünyada ne öbür dünyada yatacak yeri vardır.

Bundan dolayı bugün kimin gerçekten sosyalist olup olmadığı politik olarak kanıtlanmak zorundadır. Ve dün olduğu gibi, bugün de sosyalist olmanın turnusol kağıdı, Türk egemen burjuvazisinin sömürgeleştirdiği Kürdistan’ın, Kürtlerin “kendi kaderlerini tayin hakkı”nı tutarlı bir şekilde savunmaktır. Kürt halkının “kendi kaderini tayin hakkı”nı savunmak, bugün Kürt özgürlük hareketinin “Barış ve Demokratik Toplum” adı altında yürüttükleri mücadelenin desteklenmesi anlamına geliyor. Bu Kürt sorununun, sömürgeciliğin gerçek çözümünü olmayabilir (ki bizce bu demokratik halk devrimi ve sosyalist topluma geçişle mümkündür), ama bugünkü konjonktürde bir çözümdür. Daha fazlasını yapmak da yine de sosyalistlerin uzun vadeli görevidir.

Bugün, hem AKP-MHP faşizmini geriletmek, yıkmak, bir kısım siyasi özgürlüğün elde edilmesi, Kürt ulusunun siyasi ve kültürel haklarının tanınması için sosyalistlerin Kürt özgürlük hareketi ile ittifak kurmaktan başka şansı yoktur. Sosyalistler ve Kürt özgürlük hareketinin ittifakı ile gerçekten iktidara talip bir irade ortaya konabilirse AKP’nin sopası altında inleyen CHP ve diğer Kemalciler de daha sola yanaşacaklardır. Bu “mecburiyet ittifakı” kurulmak zorundadır. Bu “mecburiyet ittifakı” AKP-MHP’nin de iç çatışmalarını şiddetlendirecek, savaştan, faşizmden kanlanmış bitleri birbirine düşürecek. O zaman Demirtaş da, İmamoğlu da, Atalay da, Kavala da serbest kalacaklardır. Nasıl faşist iktidar “iç cepheyi berkitmek” için ummadık manevralar yapıyorsa muhalefet de iç cephesini berkitmek için ummadık manevralar yapmak zorundadır.

İlgili Haberler

Apocular, Kemalciler, Markscılar
Politika'dan Yorum

Apocular, Kemalciler, Markscılar

1 Aralık 2025
Barış ile demokrasinin öncülüğünü kim yapacak?
Politika'dan Yorum

Barış ile demokrasinin öncülüğünü kim yapacak?

9 Kasım 2025
“Dostum Trump” ile buluşma
Politika'dan Yorum

“Dostum Trump” ile buluşma

28 Eylül 2025
CHP’ye kayyum ve mücadele
Politika'dan Yorum

CHP’ye kayyum ve mücadele

6 Eylül 2025
Uçum’un uçurumları!
Politika'dan Yorum

Uçum’un uçurumları!

2 Eylül 2025
Gizli oturum devletin zayıflığını gösterdi
Politika'dan Yorum

Gizli oturum devletin zayıflığını gösterdi

18 Ağustos 2025
Politika'dan Günün Yorumu
AKP-CHP iktidar kavgası ve Süreç
Politika'dan Yorum

AKP-CHP iktidar kavgası ve Süreç

Politika Haber
15 Aralık 2025
Politika'dan Söyleşi
Sosyalist cumhurbaşkanı adayı Osman Zorba:  Burjuva güçler için çözümsüzlük en iyi çözümdür.
Politika'dan Söyleşi

Sosyalist cumhurbaşkanı adayı Osman Zorba: Burjuva güçler için çözümsüzlük en iyi çözümdür.

Politika Haber
26 Ekim 2025

EN SON HABERLER

ATK raporlarının kadın davalarındaki rolü: Asıl sorun sistemde

ATK raporlarının kadın davalarındaki rolü: Asıl sorun sistemde

15 Aralık 2025
Gülderen Varlı: Kayyımların usulsüzlükleri Şam’a kadar yol olur

Gülderen Varlı: Kayyımların usulsüzlükleri Şam’a kadar yol olur

15 Aralık 2025
Tom Barrack ile Netanyahu görüştü

Tom Barrack ile Netanyahu görüştü

15 Aralık 2025
DEM Partili Uçar: Norm dışı devlet hala devrede

DEM Partili Uçar: Norm dışı devlet hala devrede

15 Aralık 2025
Rojava Kadın Platformu’ndan sel mağdurları için yardım çağrısı

Rojava Kadın Platformu’ndan sel mağdurları için yardım çağrısı

15 Aralık 2025
DEM Parti milletvekilleri: Asker ve polisler çetelerle işbirliği yapıyor

DEM Parti milletvekilleri: Asker ve polisler çetelerle işbirliği yapıyor

15 Aralık 2025
Sevcan Demir’i katleden faile ağırlaştırılmış müebbet istendi

Sevcan Demir’i katleden faile ağırlaştırılmış müebbet istendi

15 Aralık 2025
Politika Haber

© Tüm hakları saklıdır
Politika Haber'de yayımlanan yazı, haber, fotoğraf ve videoların her türlü telif hakkı Mustafa Suphi Vakfı'na aittir. İzin alınmadan, kaynak gösterilmeden ve link verilmeden alıntılanamaz.

Bizi Takip Edin

Kurumsal

Künye

Hakkımızda

Çerez Politikası

Gizlilik Politikası

Kullanım Koşulları

Politika Haber, MA ve SPUTNIK abonesidir.

© 2025 Politika Haber - Büyük İnsanlık İçin Politika!

Sonuç Bulunamadı
View All Result
  • Politika’dan Yorum
  • Politika’dan Söyleşi
  • Gündem
  • Emek
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kadın
  • Gençlik
  • Göçmen
  • Emeklilik
  • Eğitim
  • Doğa
  • Tarih
  • Kültür
  • Sağlık
  • Teknoloji
  • Spor
  • Video Haber
  • Foto-Galeri
  • Tüm Haberler

© 2025 Politika Haber - Büyük İnsanlık İçin Politika!