Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Milletvekili Semra Güzel’in, “Çözüm süreci” diye adlandırılan diyalog sürecinde bazı PKK’lilerle çıkan fotoğrafları gerekçesiyle “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla yargılandığı davanın duruşması görüldü. Semra Güzel, Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutulduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden alındı. Duruşmayı, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Meral Danış Beştaş, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, DEM Parti milletvekilleri Saliha Aydeniz ve Ayten Kordu da takip etti.
Duruşmada, tutukluluğa ilişkin mütalaa veren iddia makamı, “kaçma şüphesi” nedeniyle Semra Güzel’in tutukluluğunun devamına karar verilmesini istedi. Tutukluluğa ilişkin verilen mütalaaya karşı savunma yapan Semra Güzel, dosyaya delil toplama sürecinin sona ermesine rağmen mütalaada bir değişiklik olmadığını ifade ederek, bir yıldır esas hakkında savunma yapmak için mütalaayı beklediklerini söyledi. Bunun sürekli ötelenerek, tutukluluk değerlendirmesi yapıldığını ifade eden Semra Güzel, yargılamasının 4’üncü yılına girdiğini, yargılandığı suçlamadan ceza verilse bile, tutuklu bulunduğu süre göz önüne alındığında bu cezanın infazının da bu süreye yakın olduğunu dile getirerek, tahliyesini talep etti.
Yaşanan süreç kapsamında yasal düzenlemelerin yapılacağına dair yetkilerden yapılan açıklamalara işaret eden Semra Güzel, “Şimdi yasal düzenlemelerden bahsediyoruz ama bakıyoruz ki bunun buraya yargı mercilerine olumlu bir yansıması olmadı” dedi.
‘TÖRENİ İZLEYENLER DE Mİ YARGILANACAK?’
Dava sürecinde basına yansıyan fotoğraflar üzerinde bir kara propaganda yapıldığını dile getiren Semra Güzel, “Bu fotoğrafların nasıl çekildiğini nereden geldiğini söylemiştik. 2013-2015 Çözüm Süreci’nde çekilmişti. Ve o zaman da dönüş yasaları konuşuluyordu. Aileler ‘Bizim çocuklarımız dönecekse onlarla görüşmekte ne sakınca var’ diyordu. Ve gidiş gelişler vardı, bu gidişler devlet bilgisinde oluyordu ve çok iyi biliyorlardı. Süreç bitirildikten sonra bu fotoğraflar yargılandı. Kobanê Davası’nda da konuşuldu; ama mahkeme fotoğraflar üzerinden beraat verdi. Bugün de benzer bir süreç var. Halk silah bırakma törenini izledi, görüntüler çekildi. Bu süreç olumlu bitmezse ola ki bunlar da mı yargılama konusu olacak?” diye sordu.
‘SOYLU’NUN BAŞLATTIĞI SİYASİ HESAPLAŞMA DAVASIDIR’
Müvekkilinin tutuklanmasına gidilen sürece değinen Eylem Arzu Kayaoğlu, “Dava, dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ölüm tehditleri üzerinden açılmış ve Soylu’nun başlattığı bir siyasi hesaplaşma davasına dönüşmüştür. Örgütsel bir faaliyet geliştirdiğini dair ne bir somut ifade ne de delil vardır. Açık tanık dinlendi onun da verdiği beyanların nasıl çelişkili ve yalan olduğu mahkemede açığa çıkmıştır. Artık bu aşamadan sonra 37’inci ayını tutuklu olarak doldurmuş olan müvekkilim, tutuklu olarak yargılanmaya devam edilirse bu bir infaz niteliğindedir” ifadelerini kullandı.
‘TAHLİYE TALEP EDİYORUZ’
Delilere bakıldığında müvekkilinin üzerine atılı suçun somut unsurlarının oluşmadığını söyleyen Avukat Senem Doğanoğlu ise, “Delilin olmadığı; ama ithamın olduğu, en başından beri duyguların yönettiği bir dava sürecindeyiz. Bu 3 yılda bambaşka tarihsel süreçteyiz. Semra Güzel’in idam edilmesini, tehdit mesajlarını çokça okuduk size burada. Bu tarihi süreçte bu sözler bir Kürt kadına söylenir mi? Bu tarihi süreçte bu nefretin, cinsel saldırı tehditlerinin son bulacağını da umuyoruz. 37’nci aydayız ve tahliyesi konusunda talebimizi yerini getirmenizi istiyoruz” diye konuştu.
Savunmaların ardından mahkeme, tahliye taleplerini reddederek, duruşmayı 3 Kasım’a erteledi.
MA
