Kovid-19 ile birlikte evlere hapsolan öğrenciler yüz yüze eğitimden uzak kalırken, yeterli seviyede eğitim desteği de alamadı. Eğitimden uzak kalan yerlerin başında bölge kentleri gelirken, bu kentlerdeki özellikle kırsal kesimlerde bulunan öğrenciler, uzaktan verilen eğitimden de faydalanamadı. Yeni eğitim-öğretim yılında okulların açılmasıyla birlikte öğrencilerin yaşadığı sorun ve sıkıntılara ise, henüz kalıcı çözüm bulunamadı. Pandemi karşısında okullarında yeteri kadar önlemin alınmaması hem öğrencilerin hem de öğretmenlerin yaşamını riske atıyor. Bin 383 ilköğretim, ortaöğretim ve lisenin bulunduğu Antep’te, öğrenciler kısıtlı imkanlarla okula gitmek ve salgına karşı kendileri önlem almak durumunda kalıyor. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Antep Şubesi, 6 Ekim’den bu yana 40 okulda salgına yakalanan öğrenci ve öğretmen sayısı ile kapatılan sınıfların verilerini çıkarıp, çözüm önerileri sundu. Eğitim Sen’in 25 günlük verilerine göre, 1 personel ve 1 öğretmen yaşamını yitirdi, 223 öğretmen, 471 öğrenci salgına yakalandı, salgından kaynaklı 160 sınıf kapatıldı.
‘ADIM ATILMADI’
Eğitimde yaşanan sorunları değerlendiren Eğitim Sen Antep Şubesi Başkanı Ömer Parlakçı, geçtiğimiz yıl uzaktan eğitimde yaşanan sorunları anlatarak, bu yılda yeni eğitim öğretim yılı başlamadan önce Milli Eğitim Bakanlığı ve İl Eğitim Müdürlüğü’ne birçok talepte bulunduklarını ifade etti. Parlakçı, “Bu taleplerden birisi de seyreltilmiş sınıf uygulamasıydı. Ondan sonra okullara sağlık personeli ataması, ders sürelerinin 30 dakikaya indirilmesi, ders sayısının azaltılması, okullara ek bütçe verilmesi, ek öğretmen ataması yapılması noktasında birçok talebimiz vardı. Milli Eğitim Bakanı çıkıp bütün önlemlerin alındığını ve okullarda bir eksikliğin olmadığını söylüyor. Ama bizler o okullarda çalışıyoruz, sahada olan bizleriz. Yaşanan eksiklikleri bire bir görüyoruz. Yaşanan bir çok sorun var ama taleplerimize rağmen bakanlık herhangi bir adım atmadı” dedi.
ÖĞRENCİ BAŞI 20 TL BÜTÇE
Yüz yüze eğitimin başlamasıyla maske ve dezenfektan konusunda bazı önlemlerin alındığının altını çizen Parlakçı, şu anda o önlemlerin de alınmadığını söyledi. Öğrencilerin kendi imkanlarıyla maskeleri kantinden almak zorunda kaldığını belirten Parlakçı, “Antep’te 50’den fazla 45-50 kişilik sınıflar, 3 bin kişilik okullar var. Bu okullara giriş çıkışlarda öğrenciler ister istemez sürekli birlikte hareket ediyorlar. Bundan kaynaklı da vaka sayıları her geçen gün artıyor. Buna karşı bakanlığın herhangi bir önlemi yok. Eğitime ayrılan bütçe başından beri hep azdı. Pandemi sürecinde bunun artmasını umut ediyorduk. Fakat bakanlık pandemi karşısında öğrenci başına 20 TL’lik bir bütçe ayırmış. Bu bütçe ile okullara dezenfektan mı alınacak maske mi? Durum böyle olunca arkadaşlarımız velilere yöneliyorlar ve onlardan para toplamaya çalışıyor. Bundan dolayı da sorunlar yaşanıyor. Velilerle öğretmenler sürekli karşı karşıya geliyor” ifadelerini kullandı.
ÖNLEM ALINMAZSA SORUNLAR BÜYÜR
Pandeminin başından bu yana sadece Antep’te binlerce öğrencinin salgına yakalandığını ifade eden Parlakçı, “Bundan dolayı yüzlerce sınıf kapatıldı, halen kapalı olan sınıflar var. İl Eğitim Müdürü’nün buna ilişkin ciddi önlemler alması gerekirken, bu önlemleri göremiyoruz. Bizler Antep’te 40’a yakın okuldan topladığımız verilere baktığımızda onlarca öğretmenin ve öğrencinin salgına yakalandığını gördük. Yine öğretmen arkadaşlarımız ve personelimiz hayatını kaybetti. Bunlar kader değil. Alınmayan önlemler nedeniyle arkadaşlarımız hayatlarını kaybetti. Bununla ilgili en azından bundan sonraki süreçte bakanlığın yapılan uyarıları dikkate alması gerekir. Yoksa çok ciddi sorunlar yaşanmaya devam eder” uyarısında bulundu.
EĞİTİME DEĞİL SAVAŞA BÜTÇE!
Mecliste görüşülen 2022 yılı bütçe görüşmelerini hatırlatan Parlakçı, “Bizler savaşa değil, eğitime, halka bütçe talebinde bulunuyoruz. Ama iktidarın tercihi eğitime, sağlığa ve halka ayrılan bütçe her geçen gün azalıyor. Ülkedeki vurguna, talana, savaşa kaynak varken 5’li çeteye krediler verip bu borçlara yönelik aflar varken, sağlığa ve eğitime ayrılan pay azalıyor. Bu bir tercih. Eğitim giderek bilimsellikten uzaklaşıyor. Eğitim eşit değil, nitelikli değil. Eğitim anadilde olmalı ama anadilde değil. Bunun gibi eğitimde çok sayıda sorun var. Bunların giderilmesi gerekiyor” diye konuştu.
Ferhat Çelik – Emrullah Acar / MA
