İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından yarın gerçekleştirilecek “Demokrasi için bir nefes” mitinginin çalışmaları bugün de devam ediyor. Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl Örgütü’ne yönelik saldırıda yaşamını yitiren Deniz Poyraz, artan yoksulluk, doğa talanı ve baskılara karşı gerçekleştirilecek mitinge ilişkin HDP, bölgede 11 milletvekiliyle günlerdir çalışmalar yürütüyor.
İzmir’deki miting çalışmalarını yürüten grupta yer alan HDP Ağrı Milletvekili Abdullah Koç, mitingin önemi, hazırlıkları ve halktan yansıyan atmosferi anlattı.
Koç, il binalarına yönelik saldırının AKP-MHP’nin HDP’yi kriminalize etmesinin bir sonucu olduğunu söyledi. Saldırının önceden planlandığına işaret eden Koç, 2014 Milli Güvenlik Kurulu’nda (MGK) alınan “Çöktürme Planı” kapsamında saldırıların en üst boyuta ulaştığı dönemde bu miting kararını aldıklarını söyledi.
“DUR DEMEK GEREKİYOR”
Emek ve Demokrasi Güçleri’nin HDP’ye yönelik, insan haklarına, kadın mücadelesine, doğanın talanı ve yoksulluğa dair aldığı miting kararının önemine işaret eden Koç, “Aslında bugün yaşadığımız siyasi cinayetler neredeyse Türkiye’nin kuruluş tarihinden bu yana var. Yakın tarihimize baktığımızda Vedat Aydın, Tahir Elçi, Musa Anter ve Savaş Buldan’ın cinayeti söz konusuydu. Bunları yanı sıra Türkiye de 15 bin faili meçhul var. Bunlar politik cinayetler. Bunlar aynı zamanda Türkiye demokrasisine, halkların bir arada yaşamasına saldırılardır. Dolayısıyla emek ve demokrasi güçlerinin demokratik alanın bunlara dur demesi gerekiyor” dedi.
Türkiye’nin içinde bulunduğu tüm krizlerin Kürt sorununda dayatılan savaş politikalarının sonucu olduğunu kaydeden Koç, “Bütün halkların barış kardeşlik içerisinde yaşaması, yoksul bırakılmış tüm halklar için barışın sağlanması ve daha müreffeh bir yasam için demokrasi güçlerinin bu tür yönelimlere dur demesi lazım. Aynı zamanda HDP’nin siyaset yapma gerektiğine ilişkin de emek ve demokrasi güçlerinin tavır koyması lazım” diye belirtti.
“GÜÇLÜ SES VERİLMESİ GEREKİYOR”
Demokrasiye yönelik saldırılara karşı alınan miting kararının çok önemli olduğunu vurgulayan Koç, “Demokrasi alanına müdahale herkesi etkiler ve önünü kesebilir. Türkiye hukuk devleti olmaktan uzaklaşan bir ülke. Anayasa rafa kalktı. Kürtlere dönük bu cezasızlık politikası bumerang gibidir ve herkesi de etkisi altına alabilecek bir ortamla karşı karşıyayız. O yüzden emek ve demokrasi güçleri de bunun farkında olarak bu miting de karar kıldı. Bütün olarak faşizme, yok saymaya, savaş politikalarına, yoksulluğa, halkın tüm değerlerine saldırıya karşı emek ve demokrasi güçlerinin güçlü bir ses çıkarması lazım. Türkiye ve Dünya kamuoyuna güçlü bir mesaj vermesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“BÜYÜK KENETLENME VAR”
Yaptıkları miting çalışmasında özellikle Deniz Poyraz’ın katledilmesine ilişkin İzmir halkında büyük bir kenetlenmeyi gördüklerini ifade eden Koç, “Deniz yoldaşımızın katledilmesine, partimize açılan kapatmaya ilişkin büyük bir tepki ve aynı zamanda birliktelik oluşmuş durumda. Kendi iradesine her zaman sahip çıkan bir halk var ama ilk kez bu kadar güçlü bir kenetlenme var” diye konuştu.
“GELİN GÜÇLÜ SES VERELİM”
Koç, yarın Gündoğdu Meydanı’nda saat 18.00’da yapılacak mitinge tüm İzmir halkını davet ederek, “Demokrasi önündeki engelleri kaldırma, toplumsal barışa bir yol ve nefes vermek adına gelebilecek katliamlara gelin Gündoğdu Meydanında güçlü bir ses çıkaralım” dedi.
MA
