Van’da 2 Nisan Caddesi’nde 19 Ocak 1993 yılında faili meçhul cinayete kurban giden Özgür Gündem gazetesi çalışanı Orhan Karaağar, ölümünün 29’uncu yılında Hacıbekir Mahallesi’nde bulunan mezarı başında anıldı. Anmaya, Karaağar’ın ailesi, gazeteci arkadaşları, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), İHD, MEBYA-DER, Göç-Der üyeleri katıldı.
‘FAİLLERİNİ TANIYORUZ’
Anmada konuşan Gazeteci Adnan Bilen, Orhan Karaağar’ın katledildiği ana kadar özgür basının bir neferi, Apê Musa’nın bir generali ve bir basın direnişçisi olarak yaşadığını söyledi. Faillerin ortaya çıkarılması için yıllardır bir mücadele verildiğini ancak katillerin ortaya çıkarılmadığını söyleyen Bilen, “Faillerini hepimiz çok iyi biliyoruz. Hatta bu failler, bazı itirafçıların söylemlerini netleşti. Kimin bu cinayeti işlediğini devlet de biliyor. Ama devlet bunu bildiği halde cinayetin aydınlatılması bir yana daha da karanlığa ve bilinmezliğe sürülmesine bizzat öncülük etti. Orhan’ı katleden karanlık ama bizce gayet açık güçler ortaya çıkarılmış olsaydı 15 gün önce yine böyle bir günde Hrant Dink katledilmezdi” dedi.
‘BU MEŞALE ASLA SÖNMEYECEK’
Özgür basın tarihinin direniş ve şehitler tarihi olduğunu belirten Bilen, “Bombalamalar, katletmeler, işkenceler, tutuklamalar yani her türlü baskı yöntemi özgür basın üzerinde denendi ve uygulandı. Ama özgür basın çalışanları tarihlerinden aldıkları o güç ve direnişle yollarına devam ettiler. Bugünden sonra onların anıları bağlı kalacağımızın sözünü veriyoruz. Bu meşale asla sönmeyecek. Tekrar Karaağar başta olmak üzere tüm özgür basın şehitlerini saygıyla anıyoruz. Yine 15 yıl önce bugün katledilen Hrant Dink’i de özgür basın olarak anıyoruz” diye belirtti.
‘MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ’
Karaağar’ın kardeşi Şengül Karaağar, “Orhan katledileceğini çok iyi biliyordu. Annem ona ‘Seni öldürecekler’ diyordu. Orhan da ona ‘Beni öldüreceklerini biliyorum. Ben yapmazsam, diğeri yapmazsa kim bu işi yapacak, kim bu davayı sahiplenecek’ diye cevap veriyordu. Kanımızın son damlasına kadar onun davasının yanındayız. Halkımızın çağrımız; tüm kirli politikalara karşı birlik olalım ve mücadele edelim” diye konuştu.
FAİLLER BELLİ
Yerine kayyım atanan Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Mustafa Avcı, “Mesele Kürtleri kabul etmeme meselesidir. Daha önce Kenan Evren, Tansu Çiller, bugün ise AKP var. Kim iktidara gelirse gelsin onuruna sahip çıkan Kürtleri hedef alıyorlar. ‘Fail belli değil’ diyorlar. Hayır, failler belidir. O failler de Kürt sorununu bugüne kadar çözmeyen ve şiddetle bastıranlardır. Gazetelerimiz bombalandı, şehitler verildi ama özgür basın yılmadı. Hiçbir şey artık eskisi gibi değil, bu faşizmin karşısında direnen bir halk gerçeği var. Kürtler kazanacaktır. Onların anıları mücadelemizin gerekçesidir” dedi.
AİLE ZİYARET EDİLDİ
Konuşmaların ardından mezara karanfil, Yeni Yaşam ve Xwebun gazeteleri bırakıldı. Daha sonra gazeteciler Karaağar ailesine ziyarette bulundu.
DFG’DEN AÇIKLAMA
Anmaya katılmak için Diyarbakır’dan yola çıkan Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) yöneticileri, hava muhalefetinden dolayı anmaya katılamadı. DFG tarafından yapılan açıklamada, Orhan Karaağar’ın katillerinin aradan geçen 29 yıla rağmen ortaya çıkarılmadığı hatırlatıldı. Açıklamada, “Bizler aslında katillerin kimler olduğunu biliyoruz. Tıpkı Apê Musa gibi, Cengiz Altun gibi, Hafız Akdemir ve daha birçok arkadaşımız gibi Orhan da devlet destekli karanlık güçler tarafından katledildi. Bu gerçeği, faillerin bulunup yargı önüne çıkarılmamasında, davanın karanlıkta bırakılmak istenmesinden biliyoruz. Ancak, tüm çabalarına rağmen gerçeğe ulaşma çabasını katledemediler. Çünkü hakikate kurşun işlemez. Ardılları mücadelesini sürdürerek, Orhan’ı verdikleri mücadelede yaşattılar” denildi.
DFG açıklamasında, 19 Ocak 2007 yılında katledilen Hrant Dink’i de andı.
MA
