Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Olağanüstü Hal (OHAL) uygulamaları ve Kanun Hükmünde Kararnamelere (KHK) ilişkin birçok merkezde açıklama yaparak, mücadele çağrısında bulundu.
KESK Amed Şubeler Platformu, KHK’lere ilişkin Koşu Yolu Parkı’ndaki İnsan Hakları Anıtı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. “OHAL uygulamaları son bulsun 35. Madde kaldırılsın” pankartının açıldığı açıklamada sık sık “Direne direne kazanacağız” ve “KHK’ler gidecek biz kalacağız” ve “Haksız ihraçlar durdurulan” sloganları atıldı. Açıklamayı platform adına Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Diyarbakır 1 No’lu Şube Eşbaşkanı Emine Akşahin okudu.
AKP-MHP iktidarının 2016 yılından bu yana darbe girişimini gerekçe göstererek bütün sendikal eylem etkinliklerini hedef aldığına dikkati çeken Akşahin, bu süre zarfından KHK’lerle 160 bin kamu çalışanın ihraç edildiğini kaydetti. Akşahin, 6 Kasım 2020 tarihinde sendikal faaliyetler gerekçe gösterilerek gözaltına alınan 26 sendikalı hakkında yürütülen soruşturma sonucunda beraat kararı aldığını fakat Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 375 sayılı KHK’ ye eklenen geçici 35’inci madde kapsamında ihraç istemiyle Mili Eğitim Bakanlığı Teftiş Kuruluna gönderildiğini hatırlattı. Yargı kararının bu maddeyle yok sayıldığına değinen Akşahin, 25 sendikalının ihraç edile ceğibilgilerinininin duyulduğunu söyledi.
Akşahin, ülkede kamu kurum ve kuruluşlarında yaşanan yolsuzluklara işaret ederek, “Rüşvet, çete, mafya, iktidarın kirli ilişkililerle halkın ve devletin kaynaklarıyla saltanat sürmesin ülkede yaşanan hak ihlallerine, kadın kırımına, halkın iradesinin gasp edilmesine, ekolojik kıyıma, yaşanan çocuk istismarlarına, anti demokratik uygulamalara, halkın bütçesinin savaşa, operasyonlara aktarılmasına, ülke kaynaklarını sermayesine sermaye katan beşli şirkete peşkeş çekmesine göz yummadık, susmadık, teşhir ettik ve bu noktada ebetteki sayısız suç işledik. Toplumsal barışa, refaha, ahlaka demokrasiye aykırı tüm uygulamalara karşı durduk bedeli ise işimiz, özgürlüğümüz ve türlü cezai yaptırımlar oldu” diye belirtti.
İhraç kararlarının derhal geri çekilmesini talep eden Akşahin devamında şunları söyledi: “35’inci madde kapsamında yürütülen komisyonunun kapatılmasını, kamu emekçilerini tehdit eden uygulamalardan vazgeçilmesi çağrısında bulunuyoruz. Bundan sonraki süreçte de, 35.madde komisyonu kapatılıncaya ve tüm ihraç arkadaşlarımız görevlerine dönünceye dek yerelden başlayarak bölgesel ve merkezi eylem etkinlikler yapılacaktır. Haklı taleplerimiz yerine getirilinceye kadar toplumun tüm kesimlerini bizimle birlikte mücadele etmeye davet ediyoruz. Halen sendikal faaliyetler gerekçe gösterilerek gözaltına alınan ve gözaltı süreleri keyfi kararla uzatılan arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını, bu hukuksuzluğa son verilmesini istiyoruz.”
MERSİN
KESK Mersin Şubeler Platformu, KHK’ye ilişkin Özgür Çocuk Parkı’nda açıklama yaptı. “Haksız ve hukuksuz işten atılan KESK üyeleri işlerine iade edilsin” ve “KHK’ler gidecek biz kazanacağız” pankartının açıldığı açıklamada, “AKP halka hesap verecek” ve “KHK zulmüne son verin” sloganları attı. Açıklamaya, Mersin Emek ve Demokrasi katıldı.
Eğitim Sen Mersin Şubesi Başkanı Mahmut Sümbül, “Mücadeleyle, yapacağımız eylem ve etkinliklerle, hukuksal olarak, yurt içinde ve yurt dışındaki paydaşımız eğitim örgütleri ile dayanışmayla, mağduriyetler giderilene kadar çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. Faşizme ve karanlığa asla teslim olmayacağız. Tüm emekçileri işimiz, mesleğimiz, iş güvencemiz ve geleceğimiz için dayanışmaya ve birlikte mücadeleye davet ediyoruz” diye belirtti.
ANTEP
KESK Antep Şubeler Platformu, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu’nun, KHK ile ihraç edilen akademisyenlerin başvurularını reddetmesini basın açıklaması ile protesto etti. Merkez Şahinbey ilçesinde bulunan Kırkayak Parkı’nda yapılan açıklamada, “İhraçlarınıza, açığa almalarınıza, baskılarınıza teslim olmayacağız. Biz kazanacağız geri döneceğiz” yazılı pankart açıldı. KESK Antep Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Ömer Parlakçı, 15 Temmuz 2016’dan sonra KHK’lerle 160 bine yakın kişinin ihraç edildiğini hatırlattı.
OHAL İnceleme Komisyonu’nun keyfi kararlar aldığının altını çizen Parlakçı, “Akademisyenlerin imzaladıkları bildiri AYM tarafından düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında görülmesine rağmen OHAL Komisyonu üyelerinin bildiriyi suç kapsamında değerlendirmesi yürütülen siyasi hesapların bir parçasıdır. Ve en önemlisi AYM kararına rağmen alınan bu kararlar, açıkça suçtur” diye konuştu.
MA
