Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) 27 Eylül’de açıkladığı 11 maddelik “Demokrasiye, Adalete, Barışa Çağrı” deklarasyonu kapsamında başlattığı ziyaretler devam ediyor. HDP bu kapsamda sol-sosyalist partilerle iki günlük süren ziyaret gerçekleştirdi. Dün Türkiye İşçi Partisi (TİP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Kaldıraç ve Türkiye Komünist Partisi’ni (TKP) ziyaret eden HDP, ziyaretlerin ikinci gününde ise Emekçi Hareket Partisi (EHP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) ve Emek Partisi’ni (EMEP)ziyaret etti.
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Tuncer Bakırhan, Grup Başkanvekili Saruhan Oluç ve Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan’dan oluşan heyet, günün ilk ziyaretini EHP İstanbul İl Örgütü’ne gerçekleştirdi. Burada HDP heyetini, EHP Parti Sözcüsü Özge Akman, Merkez Komite üyeleri Nurseli Gözüaçık, Hakan Öztürk ve Emre Öztürk karşıladı.
BEKLENTİLER BİRLİKTE MÜCADELE ETMEK
HDP Genel Başkan Yardımcısı Tuncer Bakırhan görüşmede, Türkiye’nin mevcut sorunlarını 11 maddede toparladıklarını ve HDP’nin düşüncelerini ortaya koyduklarını ifade ederek, “Bu çerçevede siyasi partileri, sendikaları dolaşıyoruz” dedi.
‘TOPLUMUN ALTERNATİF BEKLENTİSİ VAR’
HDP’nin seçimlere ilişkin tutumunu net bir şekilde ifade ettiğini söyleyen Bakırhan, “Döviz kurunda yaşananlar toplumu, halkı gittikçe yoksullaştırıyor. İnsanlar rahatsız. Bir taraftan bu rahatsızlıklar devam ederken ciddi bir alternatif beklentisi de var. Her birimiz kendi çevremizde mücadele etmeye çalışıyoruz. Toplumun beklentilerini karşılayacak olan şey ise omuz omuza, birlikte mücadele etmektir” şeklinde konuştu.
‘DEKLARASYONUN TARTIŞILMASI ÖNEMLİ’
Ardından söz alan EHP Parti Sözcüsü Özge Akman ise deklarasyon maddelerinin konuşulmasının ve tartışılmasının önemli olduğunu vurguladı. Akman, “Kuşkusuz hepsi ülkede mücadele ettiğimiz sorun alanları. Dünya çapındaki bir kapitalizmle birlikte emekçilerin birlikte yürüteceği bir siyaseti örmek de çok önemli” diye belirtti.
EMEP: ORTAK TOPLANTILARA DEVAM EDİLMELİ
HDP’nin ziyaretini değerlendiren EMEP Genel Başkan Yardımcısı Levent Tüzel de, ülkenin en önemli sorununun halkların geleceği olduğunu söyledi. Tüzel, “Tek adam rejiminin gönderilmesi noktasında halk güçleri olarak bize düşen görevdir. Mevcut bloklaşmalar dışında bir halk seçeneği oluşturmaya dönük bir araya geliş, güçlü bir halk ittifakı oluşturmak, bunun çalışmalarına HDP’nin başlamış olduğu görülüyor. Biz EMEP olarak bu noktada olumlu yaklaşım içerisinde olduğumuzu söyledik. Tek adam rejimi ve onun alternatifi olarak gösterilen güçlendirilmiş parlamenter sistem halkın sorunlarını çözme kabiliyeti taşımıyor. Halkın hem siyasette hem de ülke yönetiminde söz sahibi olacağı gerçek bir demokrasi için hepimizin bir araya gelmesi ve hızla çalışmalara başlamalıyız. Bu ortak toplantılara devam edilmesi noktasında görüş birliğimiz var” şeklinde konuştu.
DEMOKRASİ İTTİFAKI
Gün içinde yaptıkları ziyaretlere dair değerlendirmelerde bulunan HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç ise yapıların görüşmelerin olumlu olduğunun altını çizdi. Hem tutum belgesi hem de partilerin öneri ve eleştirilerini dinlediklerini belirten Oluç, önümüzdeki dönem demokrasi ittifakının şekillenmesine ilişkin ne tür adımların atılması gerektiğine dair görüş alış verişinde bulunduklarını söyledi.
MYK’DA DEĞERLENDİRİLECEK
Yapılan görüşmelerle ilk turu büyük ölçüde tamamladıklarını ifade eden Oluç, “Şimdi bu görüşmelerin sonuçlarını Merkez Yürütme Kurulu’muzda değerlendireceğiz. Değerlendirmelerden sonra adımları da atmak üzere konuşacağız, tartışacağız ve karar vereceğiz. Çok gecikmeden önümüzdeki hafta ilk adımları atmış oluruz” ifadelerini kullandı.
EKSİKLİKLERE DAİR ÖNERİLER SUNULDU
Siyasi partilerin tutum belgesine dair eksik gördükleri noktaları aktardığını söyleyen Oluç, “Her belgede eksiklik olabilir. Buna ilişkin önerilerini söylediler. Esas olarak yaptığımız görüşmelerde öne çıkan demokrasi ittifakının, 3’üncü Yolu’n nasıl şekilleneceğine dair kısmıydı. Burada da çok umut verici değerlendirmeler oldu. Biz umutlu bir şekilde ilk turu sonuçlandırdık. Gerçekten demokrasi ittifakının bir ihtiyaç olduğu ortaya çıktı. Halkların yeni bir alternatifinin çıkarılması ve bu güçlü alternatifin önümüzdeki dönemi etkilemek üzere adım atmaya başlaması çok büyük bir ihtiyaç olarak herkes tarafından dile getiriliyor. Farklılıklardan çok ortaklıkların öne çıkartan ve ortaklıkları büyütmeye çalışan anlayışın belirleyici olduğunu gördük” şeklinde konuştu.
Kadir Güney / MA
