Barış ve Demokratik Toplum Süreci’nin yürütüldüğü bir dönemde 1 Eylül Dünya Barış Günü daha fazla anlam kazandı. Birçok kentte kitlesel geçmesi beklenen Dünya Barış Günü kapsamında çalışmalar yürüten kadın örgütleri de barış noktasında kadınların üstleneceği role işaret ediyor. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi de çalışmalar kapsamında 31 Ağustos Pazar günü saat 15.00’te İstanbul Kadıköy Rıhtım Meydanı’nda yapılacak mitinge hazırlanıyor.
DEM Parti İstanbul Kadın Meclisi Sözcüsü Kamile Kandal, sürece ilişkin Meclis’te komisyonun kurulmasının önemli olduğunu dile getirerek, “Barışa doğru, arada pürüzler, engeller çıkacaktır elbette. Yüzyıllık bir sorun, bunun çözümü de çok kolay değil, ama bu yola girmiş olmak da çok önemli, çok değerli. O anlamda bir barış yılı olacaksa, barış konuşmaya başladıysak, 1 Eylül Barış Günü’nde bunu çok güçlü haykırmamız, bütün dünyaya anlatmamız gerekiyor. Türkiye toplumuna, bölge toplumuna, dünya toplumlarına, halklarına bunu çok iyi anlatmamız gerekiyor. 1 Eylül, Türkiye’deki halklar ve önümüzdeki süreç için çok önemli, ülkenin ve halkların geleceği için çok önemli tarihi bir süreçteyiz” ifadelerini kullandı.
‘SÜREÇ KADIN MÜCADELESİNİN BİR PARÇASI’
Barış ve Demokratik Toplum Süreci’nin yürütüldüğü bir dönemde 1 Eylül’ü karşılamanın çok anlamlı olduğunu dile getiren Kamile Kandal, bu sürecin yalnızca savaşın sonlanması değil, bir dönüşüm ve inşa süreci olduğunun altını çizdi. Erkek egemen politikalara karşı mücadele etmenin de bir sürecin bir parçası olduğunu ifade ederek, “Biz kadınlar olarak barışın önemini kadınlara anlatabilmeliyiz. İktidar, ‘aile yılı’ derken kadın ve çocukları koruyamayan bir sistem var. Erkek egemen sistem; kadınları eve hapsetmek, eşit miras hakkını-nafaka hakkını elinden almak, sadece annelik rolüyle sınırlandırmak istiyor. Biz buna karşıyız, bunun mücadelesini veriyoruz, barış ortamı, barış iklimi de buna hizmet eder. Savaş ortamında, şiddet kültürü çoğalıyor. Barış ortamı sağladığımız zaman, barış dilini, barış kültürünü sağladığımız zaman, kadınlar da bundan etkilenecektir” diye konuştu.
‘KOMİSYON KADINLARI DİNLEMELİ’
Kadınların süreçte yer alması ve sürece destek vermesine ihtiyaç olduğunu aktararak, barışın kadın öncülüğünde kurulabileceğini söyledi. Mecliste kurulan komisyonda kadın rolünün önem taşıdığını ifade eden Kamile Kandal, “Burada ortak bir mutabakatın olması gerekiyor. Sadece AKP ile Kürtler arasında ya da Kürt Özgürlük Hareketi ile AKP-MHP arasında değil; bütün toplumsal kesimlerin, muhalif partilerin içinde olduğu bir komisyon olması önemliydi. Bu komisyonda kadınlar, kadın kurumları dinlenmeli. Kadın mücadelesi veren aktivistlerden, kadın örgütlerine, feministlere kadar bütün kadınların, ‘Nasıl bir ülke, nasıl bir barış, nasıl bir toplum olmalı? Kadını merkeze alan, kadının haklarını koruyan bir barış olmalı’ diye tartışmak gerekiyor” diye belirtti.
Kadın özgürlük ve barış mücadelesi arasındaki anlamsal ilişkiye işaret eden Kamile Kandal, kadınları 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde alanlara çıkmaya çağırdı.
KADINLARA 1 EYLÜL ÇAĞRISI
Barış mücadelesini örgütlü bir şekilde ve sokaktan çekilmeyerek ilerleteceklerini ifade eden DEM Parti Kadın Meclisi üyesi Gonca Yangöz, süreçle beraber kadınların özgün gündemleri için de mücadeleye devam edeceklerini vurguladı. Kapı kapı dolaşarak kadınlarla bir araya gelip, süreci tartışacaklarını ifade eden Gonca Yangöz “Hala mahkemede cezasızlık hükümleriyle karşılaşıyor kadınlar, hala kadın cinayetleri işleniyor. Süreç başladı ve diğer meseleler bir kenarda değil. Mücadeleyi devam ettireceğiz, Kadın Meclisi bütün halkları bir araya getirerek, onların da ne söylediğini dinleyerek, bütün kadınların ortak görüşünü ve kendi fikrini anlatarak yola devam ediyor. Bütün kadınları; öğrenci, genç, ev işçisi kadınları, LGBTİ+’ları, bu ülkede özgürce yaşamak, başka halklarla özgürce kucaklaşmak isteyen bütün kadınları 1 Eylül’de alanlara bekliyoruz” şeklinde konuştu.
MA / Yeşim Tükel
